Dolarda kırmızı alarm
TL’deki değer kaybı içerideki risklerle hızlanıyor. Kur kırmızı çizgi olan 2.30’a dayandı.
Küresel piyasalarda ABD Merkez Bankası Fed’in faizleri artıracağı endişeleri sürürken, kur dün 2.29’u da aşarak 31 Ocak’tan bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Yeni zirvede, Fitch kararı ve IŞİD’e askeri müdahale ihtimaliyle artan jeopolitik riskler de etkili oldu. Ak Yatırım Uluslararası Piyasalar Araştırma Müdürü Gökhan Şen “Türkiye’nin hemen Güney’inde uluslararası koalisyonun oluşmasını sağlayan tehdit, kredi notu değerlemesi gibi kısa vadeli maddeleri izliyoruz. Ancak faizlerin çift haneye yakın olması ve reel kurun seviyesi TL için koruyucu faktörler” dedi.
Küresel anlamda ise doların yükselişini Fed’in yanı sıra 15 aydır ilk kez daralmaya işaret eden Almanya imalat PMI verisi tetikledi. Dolar yen karşısında altı yılın en yüksek seviyesinde işlem görürken, Avro karşısında ise iki yılın zirvesine yaklaştı. Avro/dolar paritesi 1.2586’ya kadar geriledi. Öğleden sonra gelen ABD’de verileri ise kurdaki artışı bir miktar sınırladı. ABD özel sektör istihdamı yeterince yüksek gelmedi, imalat verisi ise tahminlerin altında çıktı. Şen, Fed’den gelen mesajlar netleşip ABD’de kısa vadeli faizlerin yönü belli oluncaya kadar yaşanacak belirsizliğin doları destekleyeceğini ifade etti.
Merkez Bankası 40 milyon dolarlık daha döviz satış ihalesi açtı. Serbest piyasada dolar 2.2810’dan kapandı. TCMB’nin kurun seviyesinden ziyade oynaklığa karşı adımlar attığına işaret eden Gökhan Şen, “Yükselişin devam etmesi halinde, ihalelerin artırılması, likiditenin daha fazla kısılması, döviz depo piyasasının çalıştırılması, doğrudan müdahale ve sözle yönlendirme bankanın kullanabileceği araçlar arasında” dedi.
Kritik gün cuma
Piyasalarda gözler yarın Fitch’in Türkiye’nin kredi notu görünümüne ilişkin vereceği karara çevrildi. Goldman Sachs Türkiye’nin kredi notu görünümünün indirilmesini bekliyor. Diğer yandan cuma eylül ayı enflasyon verisi açıklanacak. ABD işsizlik verileri ve Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme programıyla ilgili ayrıntıları belli olacak. Bu da Avro/dolar paritesini aşağı çekip dolar/TL’yi tırmandırabilir.
Yabancı kaçıyor
Dolar endeksinin 12’nci haftada da yükselişine devam etmesi borsaya da düşüş getirdi. Yabancı yatırımcıların ağırlıkta olduğu bankacılık hisselerinde yoğunlaşan satışlar öncülüğünde seansın sonuna doğru kayıplarını artıran BIST-100 endeksi günü yüzde 1.05 düşüşle 74 bin 155 puandan tamamladı. Banka hisseleri yüzde 2.21 geriledi. Öte yandan 24 Temmuz 2024 itfalı 10 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi ortalama yüzde 9.89 bileşik seviyesinden kapandı.
Yükseliş yüzde 10’u aştı
Dolar en son 24 Ocak’ta kırmızı çizgi olarak tabir edilen 2.30 seviyesini geçmiş, 2.3090 TL ile zirve yapmıştı. Merkez, o dönemde de piyasaya doğrudan satış yöntemiyle müdahale etse de kuru dizginleyememişti. Kur son dört buçuk ayda, gerek yurtiçindeki enflasyon, cari açık gibi makro ekonomik kırılganlıklar gerekse Fed’in faiz artırımı endişeleriyle yüzde 10’un üzerinde yükseldi. Kur en düşük seviyeyi 14 Mayıs’ta 2.0760 ile yakalamıştı. O tarihten bu yana yükseliş yüzde 10.46 oldu.
Bankacılar ne düşünüyor?
Bankacılar dolardaki yükselişin aşırı olduğunu ifade ederek kurun bu seviyelerde kalmayacağını ve 2.28 seviyesinde tutunacağını ifade ediyor. Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, doların son günlerde “overshooting” yaptığını belirterek, “Bence 2.30 seviyeleri yüksek seviyeler. Kurların bu seviyelerden aşağıya geleceğini düşünüyorum. Sepetin 2.60 seviyesinin üzerine çıkması durumunda Merkez Bankası yeni adımlar atabilir” yorumunda bulundu.
Merkez’in rezervleri eriyor
Merkez Bankası kurdaki artışı sınırlamak için döviz satım ihalelerine sarılsa da bankanın döviz rezervleri en son açıklanan 19 Eylül haftası verilerine göre 439 milyon dolar azalarak 132 milyar 582 milyon dolara düştü. Ancak bu rakam bankanın brüt döviz rezervlerini ifade ediyor ve 21 milyar 201 milyon doları altın rezervlerinden oluşuyor. Net döviz rezervini bulmak için yükümlülükleri düşmek gerekiyor. Bankalar döviz yükümlülükleri için zorunlu karşılıkları döviz olarak TCMB’ye yatırıyor. Bankalar, TL yükümlülüklerine ilişkin zorunlu karşılığın bir bölümünü de döviz olarak TCMB’ye yatırıyor. TCMB’ye yatırılan zorunlu karşılıklar banka bilançolarının aktifinde döviz varlıkları içinde yer almakta, bankaların döviz rezervine dahil oluyor. Verilere göre 132.5 milyar dolarlık Merkez Bankası döviz rezervinin sadece 42 milyar doları Merkez’e ait. Ekonomist Uğur Gürses, Merkez Bankası’nın rezerv artışının kökeninde borçlanmanın yattığını belirterek “Ağustos sonu itibariyle Merkez’in elindeki döviz rezervinin 64 milyar lirası döviz munzam karşılıklarından, 16 milyar lirası da döviz olarak tutulan altın munzam karşılıklardan geliyor. Buna göre Merkez Bankası’nın bankalara 81 milyar dolar civarında dolar borcu var. Geriye 52.5 milyar dolar kalıyor. Bunun da yaklaşık 12 milyar lirası işçi döviz ödemeleri, kamu borçları gibi diğer ödemelere gidiyor. Sonuçta Merkez’in elinde yaklaşık 42 milyar dolar kalıyor” dedi.
En Çok Okunan Haberler
- 'Adama lafını yedirirler böyle, ensendeyim'
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Teğmenler hakkında yeni gelişme!
- CHP'den Tekin hakkında suç duyurusu!
- MHP'den 5'inci paylaşım da aynı saatte geldi!
- Erdoğan'ın Özer'e mektubu, davetler...
- Mesele 'yeşil alan' değil 1.5 milyar dolar!
- Rusya, bir ülkeye daha gaz tedarikini kesiyor
- 'Atatürk’e bağlılık ne zamandan beri suç sayılıyor?'
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu