Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: Eşim beni tehdit etti, 'seninle ilişkilerimi gözden geçireceğim' dedi
Fransa'nın Strasbourg kentindeki AKPM Genel Kurulu'nda konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "AB ile imzalanan 3 anlaşma birlikte uygulanmalı" ifadelerini kullandı.
Fransa'nın Strasbourg kentindeki AKPM Genel Kurulu'nda konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'deki idam tartışmalarıyla ilgili bir soruya "Ben şahsen idam cezasına karşıyım. Bu kolay bir süreç değil, bu süreci yönetmeye çalışıyoruz" diyerek yanıtladı.
Parlamenterlerden gelen soruları yanıtlarken yaşanan çeviri sorununa şakayla karışık "Ben Türkçe'yi çalışma dillerinden biri sanıyordum" diyerek tepki gösteren Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle: Bugüne kadar sadece 179 milyon euro gönderilebildi, bürokratik sebeplerden ötürü. AB'nin kuralları var ama bu normal şartlar için geçerli. Bu insanlara imkanları bir an evvel sağlamamız lazım. Ege Denizi'nde yüzlerce insan öldü. Biz bunu durdurmak istedik ve AB'ye bir öneride bulunduk. 18 Mart'ta bir anlaşma imzaladık. Bu anlaşma düzenli bir şekilde uygulanıyor. Yunanistan'ın iade etmek istediği mültecileri geri alıyoruz. Biz AB ile üç anlaşma imzaladık, birbiriyle alakalı. Bu üç anlaşma birlikte uygulanmalı.
'ERDOĞAN BİRAZ AÇIK KONUŞUYOR, RAHATSIZ OLUYORSUNUZ'
1000’den fazla kaçak göçmeni aldık. AB ile de bir geri kabul anlaşmamız var. Vize serbestisi için şartları yerine getirdik, getiriyoruz. Bir tane terörle mücadele yasası kaldı. AB benim yararıma olan göç anlaşmasını uygulayalım gerisini uygulamayalım derse bu haksızlık olur. Biz bu sitemlerimizi AB'ye söylüyoruz. Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip) Erdoğan biraz açık konuşuyor, rahatsız oluyorsunuz. En önemli adımları atan biziz bizim de isteklerimiz var. Sonra sizi tehdit ettiğimizi söylüyorsunuz. AB'nin cevabını bekliyoruz, umarım bu zorlu süreçte işbirliğimiz devam eder.
'GAZETECİ VE KOMUTANLARIN TUTUKLANMASINA BUNLAR SEBEP OLDU'
Her şeyden önce (Fethullah) Gülen bir terör örgütünün başıdır. Daha önce de Türkiye'de değişik girişimlerin arkasında olmuştur. 17-25 Aralık darbe girişimi ve Oslo görüşmelerini kaydedip sızdırıp MİT Müsteşarı (Hakan Fidan) hakkında yargıç ve polisleri kullanan örgüttür. Gülen bu darbe girişiminin arkasında olduğuna dair yüzlerce belge ve delillerimiz var. Darbe girişimini Gülen'in talimatıyla yaptıkları itiraf ettiler. Gülen'in iadesini istiyoruz. Delilleri ABD'ye ulaştırdık. ABD'de dahil kimsenin darbe girişiminin arkasında FETÖ'nün olduğuna dair şüphesi yok. Gazetecilerin ve komutanların tutuklanmasına bunlar sebep oldu. Böylesine büyük bir şebekenin yarattığı hasarı tamir etmeye çalışıyoruz. 'TERÖRE
'HİZMET EDENLER ELBETTE YARGILANMALI'
Dokunulmazlık konusuna gelince… Kaldırılması genel bir durum değildir. Kürsü dokunulmazlığı devam ediyor. Herhangi bir konuda dokunulmazlık kalkmamıştır. Bugüne kadar suçlandığı dosyalarla ilgili dokunulmazlık kalktı. Bugün terör örgütüne silah taşımak milletvekili dokunulmazlığı kapsamında olmamalıdır. Teröre hizmet eden kişilerin elbette yargılanması lazım.
(Başkanlık referandumu) ABD'de başkanlık sistemi var. Burada önemli olan demokrasi ve hukukun tamamen işlenmesi, güçler ayrılığının tesis edilmesidir. Bugünkü sistemde yürütme ile parlamento arasında güçler ayrılığı olduğunu düşünmüyorum. Sistemde var ama uygulamada tam tesis edilmemiş. Biz her zaman önemli konularda halka gidiyoruz. Halk ne karar verirse onu da kabul etmek durumundayız.
'23 YILDIR EVLİYİZ EŞİM İLK DEFA BENİ TEHDİT EDİYOR'
Darbe girişimi olduktan sonra böylesine bir travmayı atlatmak kolay değil. Vatandaşlarımızdan idam konusunda talepler geldi. Demokraside halkın taleplerine tamamen kulak tıkamak kolay değil. Zorlu süreci yönetmeye çalışırken Avrupa'dan bize tehditler geldi. ‘Sizi atarız’ diye. Bu kez halkın reaksiyonu daha zor olmaya başladı. Ben şahsen idam cezasına karşıyım. Burada görev yaparken idam cezasının doğru olmadığını anlatmaya çalıştık. Bu kolay bir süreç değil, bu süreci yönetmeye çalışıyoruz. Burada görev yaparken idam cezasının doğru olmadığını Belarus dahil anlatmaya çalıştık. Bu kolay bir süreç değil, bu süreci yönetmeye çalışıyoruz. Ben eşimi idam cezasının kötü olduğuna dahil ikna ettim. Eşim darbe girişiminin ertesi günü beni tehdit etti. Dedi ki idam cezası konusunda senin konumunu biliyorum. Ama bu sefer karşı çıkarsan senle ilişkilerimi gözden geçiririm. Ben hiçbir şey söylemedim. O anda tepki versem onun da tepkisi farklı olacak. 23 yıllık evliyiz ilk defa eşim beni tehdit ediyor. Benim eşim de o travmayı yaşadı.
'OHAL BİZİ DE MEMNUN EDEN BİR DURUM DEĞİL'
Olağanüstü hal bizim istediğimiz bir şey değildi. 3 aydan önce kaldırmak istedik ama 3 ay bile yeterli olmadı. Tehdidin tamamen ortadan kalktığına inanmıyor halkımız. Bu karmaşık bir çete. Bu konuda adımları atmazsak yine aynı durumla karşı karşıya gelebiliriz. Dikkatli ve titizlikle çalışıyoruz. Gerekli adımları atabilirsek ve tehdidin geçtiğinden emin olursak OHAL'i kaldırabiliriz. Milletimizin OHAL'e desteği yüzde 80'in üzerinde. Fransa bir yıla uzattı, eleştirmiyorum. Türkiye'de Fransa'daki saldırıya benzer saldırılar oldu ama OHAL'i getirmeyi düşünmedik. OHAL bizi de memnun eden bir durum değil, ama OHAL bugüne kadar bizim halkımızın günlük hayatını etkilemedi. OHAL terör örgütlerini hedef alıyor.
En Çok Okunan Haberler
- AKP'den yanıt geldi!
- Mesele cami değil sen anlamadın mı?
- Nasuh Mahruki'ye tutuklama!
- Atatürkçü teğmenler, tarikatçı bakan!
- Komisyonda kavga: Yerlikaya ve CHP'li Başarır itişti!
- Bahçeli'nin 'Öcalan çağrısını' nasıl yorumladı?
- Yol haritasını belirledi
- Rekabet Kurumu onayladı: Koç Holding dev satın alım!
- MHP'de 3 milletvekilinin istifası istendi!
- O alanda ‘operasyon’ başlatıldı