Dink davasında değişen bir şey yok

Hrant Dink’in katledilmesine ilişkin Yargıtay’ın sanıkların örgüt üyesi oldukları gerekçesiyle bozduğu davada, mahkeme Dink ailesinin avukatlarının soruşturmanın genişletilmesine ilişkin taleplerini reddetti. Heyet, soruşturmanın genişletilmesinin yargılamanın uzamasından başkaca bir yarar sağlamayacağını savundu.

Dink davasında değişen bir şey yok
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.01.2015 - 02:08

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in katledilmesine ilişkin Yargıtay’ın sanıkların örgüt üyesi oldukları gerekçesiyle bozduğu davada, mahkeme soruşturmanın genişletilmesine ilişkin tüm talepleri reddetti. Heyet, soruşturmanın genişletilmesinin yargılamanın uzamasından başkaca bir yarar sağlamayacağını belirtti.

Dink cinayeti faili Ogün Samast’ın çocuk mahkemesinde görülen davası ile ana davanın birleştirilmesi üzerine İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “örgüt üyeliği” suçlamasıyla görülen ilk duruşmaya Samast katılmadı. Duruşmada Dink ailesini 17 avukat temsil ederken azmettiricilikle yargılanan tutuksuz sanık Erhan Tuncel hazır bulundu. Duruşmada söz alan Dink ailesi avukatı Hakan Bakırcıoğlu, soruşturmanın genişletilmesi taleplerini sıraladı. Bakırcıoğlu, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ve İstihbarat Daire Başkanlığı’na yazı yazılarak Dink’e ilişkin yapılan tüm çalışmalara ilişkin bilgilerin ve raporların istenmesini talep etti. Bakırcıoğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast iddiası ile inceleme yapılan Seferberlik Tetkik Kurulu arşivlerinde Dink cinayetine dair bilgi veya belgelere ulaşılmış ise mahkeme dosyasına gönderilmesini istedi. Bakırcıoğlu MİT tarafından TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’na yollanan ve gizli olup olmadığı nedeniyle uzunca bir süre kendilerine verilmeyen cinayete ilişkin belgelerin taraflarına verilmesini de talep etti.

Bakırcıoğlu diğer taleplerini şöyle sıraladı: “Eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek tarafından silindiği iddia edilen kullanıcı işlem kayıtlarına ilişkin hazırlanan ön inceleme raporu ve disiplin raporunun bir sureti istensin. Azmettirici olarak yargılanan Yasin Hayal’in arkadaşı olan Ergün Çağatay tanık olarak dinlensin. Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü’nde görevlilerin Hayal’in 13 Şubat 2006 ile 3 Ağustos 2006 tarihleri arasındaki görüşmelerini imha ettikleri gerekçesiyle haklarında suç duyurusunda bulunulsun. Söz konusu kayıtlarla ilgili Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü bilgisayar ve harddiskleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılsın.”

Bakırcıoğlu, İstanbul TEM Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından bir bankanın güvenlik kamerasındaki olay anına ve önceki günlere ait silindiği iddia edilen görüntülerle ilgili ise şube bilgisayarları üzerinde bilirkişi araştırması yapılmasını, geri dönüşümünün sağlanmasını ve dönemin Trabzon Alperen Ocakları İl Başkanı Mustafa Öztürk’ün imha edildiği iddia edilen telefon kayıtlarının istenmesini
talep etti. Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu da soruşturmanın genişletilmesini talep ederek
müvekkilinin yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasını istedi. Mahkeme heyeti de Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 13 Mayıs 2013 tarihli bozma ilamını göz önünde bulundurarak Dink ailesi avukatlarının taleplerinin araştırılmasının yargılamanın uzamasına neden olacağını belirterek talepleri reddetti. Heyet, davanın firari sanığı Ahmet İskender hakkında çıkarılan yakalama kararının infazının beklenmesine karar verdi. Mahkeme, bankaya ait görüntülerdeki ikinci kişinin Osman Hayal olup olmadığının tespiti için TÜBİTAK’a yazılan yazının cevabın beklenmesine karar vererek duruşmayı 28 Nisan’a erteledi.

 

Zenit: Yem yapıldım

Dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli polis Muhittin Zenit’in savcılık ifadesinde, cinayet günü yardımcı istihbarat elemanı Erhan Tuncel ile görüşmesiyle ilgili dönemin İstanbul İstihbarat Müdürü Ali Fuat Yılmazer, eski Trabzon İstihbarat Şube Müdürleri Engin Dinç ve Faruk
Sarı ile geçen günlerde tutuklanan eski Cizre Emniyet Müdürü Ercan Demir’i suçladı. Zenit ifadesinde, bu kişilerin talebi üzerine Tuncel’i aradığını belirterek “Cinayette ihmali olduğunu düşündüğüm kişiler beni yem olarak kullanmış, Tuncel ile bana bu telefon görüşmesini yaptırmışlardır. Önce telefon görüşmesini yaptırdılar. Sonra da basına sızdırarak cinayetin  sorumlusuymuşum gibi göstererek zan altında bıraktılar. Gerçek failler bu noktada kendisini kamufle etti” dedi. Zenit, bu kişilerin kendisine Tuncel’in muhbirlikten çıkarıldığını söylemediğini kaydetti. Zenit, Bayburt’a tayin olduktan sonra kendisini arayan Tuncel’in bilgi vermek için polise ulaşmaya çalıştığını ancak kimsenin yanıt vermediğini belirterek “Erhan Tuncel beni arayarak, ‘Buradaki abilerle görüşemiyorum. Görüşmemi sağlar mısın’ dedi. Görüşmenin sonrasında Ercan Demir’i aradım, ‘Tuncel beni aradı, elemanınızla görüşün’ dedim” diye konuştu. Eski Cizre Emniyet Müdürü Demir de savcılık ifadesinde Zenit’in yem olarak kullanıldığı iddiasını yalanladı. Demir, Tuncel’in istihbarat elemanlığından çıkarıldığının Zenit’ten neden gizlendiğini ise, “Olay nedeniyle bir an önce faillerle ilgili bilgi almak istiyorduk. Olayın sıcaklığı ve yoğunluğu nedeniyle aklımıza gelmemiş olabilir” şeklinde anlattı. Savcının “Zenit’in sizi arayıp uyarmasına rağmen Tuncel ile neden irtibat kurmadınız?” sorusu üzerine de “Ben görüşmekle görevli arkadaşlarıma talimatımı vermişimdir” dedi. Demir’e, Tuncel’in Ogün Samast’ın tetikçi olarak seçildiği ve silah arayışlarına başlanıldığı yönündeki bilgiyi vermek için İstihbarat Şubesi’ni aradığı halde telefonlarına cevap verilmediği iddiası anımsatıldı. Demir de, “Biz art niyetli davranmış olsak bile 155 polis ihbar hattı var, 156 jandarma hattı var. Ayrıca İstihbarat’ın yerini biliyor” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler