Depremde asıl risk Fethiye ve Denizli

Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Emre Timur, Muğla’nın Datça ilçesi yakınlarında son zamanlarda ardı ardına yaşanan depremlere ilişkin konuştu. Timur, “Datça bölgesinde meydana gelen sarsıntılar normal, çok büyütülecek depremler değil. Asıl risk yıllardır olmayan Fethiye, Denizli ve Burdur bölgesindeki fay hattı” dedi. 

HAREKETLİLİK VAR

5.5 büyüklüğündeki deprem hareketliliğinin normal olduğunu ifade eden Doç. Dr. Emre Timur, “Bu bölgede orta büyüklükte depremler olması normaldir. Daha büyük risk oluşturan ve beklediğimiz deprem Fethiye-Burdur Fay Zonu dediğimiz Datça’dan Isparta’ya kadar uzanan bir fay hattı. Uzun zamandan beri buralarda büyük bir tektonik hareket gözlenmiyor. Dolayısıyla bu bölgelerde bir hareket beklenebilir. En son doksanlı yıllarda Isparta civarında yıkıcı bir deprem oldu, ondan sonra neredeyse son yirmi yıldır büyük bir deprem gözlenmedi. Bu ana bir fay hattıdır ve Türkiye’deki ana tektonik sistemlerden birisidir. Bu fay hattında bir hareketlenme gözleniyor, bunu biz de zaten yakından takip ediyoruz. Son iki yıldan beri özellikle Girit’te, Datça’da ve Bodrum’da meydana gelen hareketler zaten bu fay hattının son dönemde biraz böyle bir hareketlendiğine dönük maalesef bir sinyal veriyor. Bu bölgede bir sismik hareket beklenebilir” dedi.

Denizli-Fethiye bölgesindeki hatta uzun süre deprem olmamasının korkuttuğunu ifade eden Timur, sözlerini şöyle sürdürdü: “Denizli ve Isparta tarafının daha riskli olduğunu düşünüyorum. Orası çok uzun zamandan beri büyük ölçekli bir hareket yapmadı. Hareket yapması gerekiyor. Batı Anadolu’nun tektoniği gereğince kuzeyde Çanakkale hareket etti mi onun altı Edremit, onun altı Ayvalık ve Bergama, Aliağa, ondan sonra aşağı doğru Foça var. Bütün bu bölgenin dönme ve ilerleme hareketini gerçekleştirmesi gerekiyor, bu hareketin tamamlanması lazım. İzmir ve Datça bölgelerinde büyük bir deprem beklemiyoruz ancak Isparta, Aydın ve Fethiye bölgesi şu anda riskli gözüküyor.”

Sıcaklar etkilemez Aşırı sıcakların depremi tetiklediğine dair söylentilerin doğru olmadığını anlatan Emre Timur, “İklimsel koşullar deprem hareketliliği ile ilintili değil. Yok, iklimsel etkiler kesinlikle yer kabuğunu veya yerdeki tektonik hareketleri etkilemiyor. Hele ki kilometrelerce aşağıda olan depremleri hiç etkilemez. Sıcaklık değişimleri yerin ilk birkaç metresini etkileyebilir” diye konuştu.

300 DEPREM OLDU

İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Datça ilçesinde 3-4 gün içerisinde deprem sayısının yaklaşık 300’ü geçtiğini belirtti. Prof. Dr. Sözbilir, “Bu bölgede bu büyüklükteki depremler sürekli oluyor. Korkmamıza ya da panik yapmamıza gerek yok” dedi.

Sözbilir, “Bu depremlerin sadece sarsıntısını hissediyoruz can ya da mal anlamında kayıp yaratacak depremler değil. Aynı fay üzerinde birbirine yakın büyüklükte bu kadar deprem olması bu fayın enerjisini boşalttığı anlamını taşıyor. Bir fay bin yılda bir kere deprem üretiyorsa o bin yıl dolmadan yıkıcı bir deprem üretmiyor” diye konuştu.

Depremlerin fırtına şeklinde bir sürekliliği olduğunu ifade eden Prof. Dr. Sözbilir, “Bu bölgede uzun zamandan beri deprem etkinliği var. 3-4 gün içerisinde deprem sayısı yaklaşık 300’ü geçti. Bir deprem fırtınası yaşanıyor, tekrar bitiyor bir daha yeniden yaşanıyor. Böyle bir silsile var. Aktif volkanların olduğu ve diri fayların olduğu bir bölge olması bu durumun yaşanmasına neden oluyor. Bu fayın üzerinde son yüzyılda 6’yı geçen depremler olmamış. 5 ve üzeri depremler olduktan sonra 5’e yakın 4 büyüklüğündeki depremler gerçekleşiyor” dedi.