Ceren Damar’ın katiline ağırlaştırılmış müebbet

Ceren Damar, kopya çekerken yakalayıp tutanak tuttuğu Hasan İsmail Hikmet tarafından 2 Ocak 2019’de fakültedeki odasında 2 kurşun ve 17 bıçak darbesiyle katledildi. Davanın 4. duruşması dün Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, Annesi Feyza Damar, eşi Levent Şenel, avukatlar ile çok sayıda izleyici katıldı.

SANIK AVUKATINDAN SENARYO

Sanık Hikmet’in avukatı Vahit Bıçak, esas hakkındaki mütalaaya karşı yaptığı savunmasını yine sanıkla Ceren Damar arasında “ilişki” olduğu senaryosu üzerine kurdu ve sanığın cinsel suçun mağduru olduğunu öne sürdü. Sözleri zaman zaman izleyicilerin tepkisini çeken Bıçak, “Ceren Damar Şenel’e adalet için buradayız, Hasan İsmail Hikmet’e adalet için buradayız. Sanık, bir kişiyi öldürmüştür. Bir kişiyi öldüren kişi, başka kişileri de öldürebilir. Sanık burada bir katliam yapmamıştır, seri cinayet de işlememiştir. Davanın başından bu yana müvekkilim vahşi, cani bir cinayet işlemiş, katliam yapmış gibi gösteriliyor” iddiasında bulundu. Salonda bulunan izleyiciler ise “Sanık 17 bıçak darbesiyle öldürdü. Nasıl hunharca cinayet işlememiş?” diyerek tepki gösterdi. Mahkeme Başkanı Hasan Şatır, avukatı sık sık savunma sınırları içinde konuşması için uyardı. Uyarıya aldırmayan Bıçak ise Ceren Damar’ın 15 Temmuz lehine tweet attığını savundu.

PİŞMANMIŞ

Son savunmasını yapan sanık Hikmet, “Yargılamanın her aşamasında pişmanlığımı belirtmek isterim. Adil bir yargılama olduğunu düşünmüyorum. Sanki engizisyon mahkemesindeymişiz gibi hakaretler oldu. Böyle bir olayın yaşanmasını istemezdim ama oldu. Geçmişi geri getiremem. Ben hakettiğim cezayı almak istiyorum. Ne fazla ne az. Ben kaçmadım, kendim teslim oldum. Bir can gitti benimde 24 yıllık birikimim gitti. Hakkaniyete uygun bir karar verilmesini istiyorum. Son sözüm adalet tecelli edecektir” dedi.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET

Duruşmaya verilen aranın ardından kararı açıklayan mahkeme başkanı Hasan Şatır, sanık Hikmet’in “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığını bildirdi. Sanığa ayrıca “ruhsatsız silah bulundurma” ve “silahla tehdit” suçlarından 3 yıl hapis cezası ve 600 TL adli para cezası verildi. Mahkeme, cezalarda herhangi bir iyi hal indirimi uygulamadı. Diğer yandan mahkemenin, sanığı “tasarlayarak öldürme” ve “Canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme”den cezalandırmaması dikkat çekti.

‘BU DAVA BURADA BİTMEYECEK’

Kararın ardından Damar ailesi ve kadın örgütleri, Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Kararın “canavarca hisle öldürmeden” verilmemesine tepki gösteren baba Mustafa Damar, 14 aylık adalet mücadelelerinin bugün sona erdiğini söyledi. Kızının “canice, canavarca katledildiğini” belirten Damar, “Söylenecek çok söz var ama duygularımı dile getirmeye eğitimci kimliğim, aile terbiyem izin vermiyor. 14 aylık süreçte kızımın kanını akıttıkları yetmiyormuş gibi kızımın namusuna dil uzattılar, iftiralarda bulundular. Mezarda yatan kızımın kemiklerini sızlattılar. Bu dayanılacak gibi bir süreç değildi. Avukatlık cübbesi altına gizlenerek, savunmanın arkasına saklanarak masum, dürüst bir kamu görevlisinin namusuna dil uzattılar. Bunun hesabını soracağız, yanlarına bırakmayacağız. Bu dava burada bitmeyecek” diye konuştu.

Adaletin tecelli etmediğini ifade eden Damar, şunları kaydetti:

“Ağırlaştırılmış hapis cezası diye bir ceza yok. Yatacağı 30 yıl. Bununla mı adaleti tecelli edeceksiniz? Bununla siz katillerin önüne geçmeye mi düşünüyorsunuz? Bu karardan sonra kamu görevlileri cesaretle görevini yapacak onu mu düşünüyorsunuz? Bu şekilde suçlularla mücadele edilmez. Kim hazırlıyor bu yasaları? Hapishaneleri doldur boşalt yaparak suçun önüne geçebileceğinizi mi düşünüyorsunuz? Aftı, indirimdi, buna benzer reformlardı bu toplumun içindeki pislikleri temizlemez.”

17 BIÇAK DARBESİ

Kızının 27 yaşında katledildiğini anımsatan Baba Damar, “Ne için katledildi? Bu devletin yasalarını yerine getirdiği için katledildi. Katil kaç yıl yatacak? 30 yıl. Bu mudur sizin adaletiniz, savunduğunuz yasa? 17 bıçak onların çocuklarına saplansın da görelim bakalım o maddeyi öyle mi yazıyorlar. Mahkeme heyeti neyi gördü? Kamu görevlisini görebildi. Bunu kör de görür, sağır da görür. Bu karar milat olacak. Öyle klasik olmayacak. Yargıtay'da bunun içtihadını koyanlar yesin bakalım 17 bıçağı, evlatlarını bir kaybetsinler bakalım” dedi.