Cemaati AKP'nin yanına çağırdı

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu ve sonrasında yaşananlara daha çok reform yaparak tepki vereceklerini; yargının siyasallaşmasının, bunun önüne geçmek için daha şeffaf siyaset ve toplum için adımlar atılmasını sağlayacak bir fırsat yarattığını kaydetti. Bakan Şimşek, "Kötümserliğe kapılmayalım, Türkiye bunu da atladır" dedi.

Maliye Bakanı Şimşek, partisinin İl Kadın Kolları Başkanlığı'nca düzenlenen ve AKP Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar'ın konuşmacı olduğu, 'Ülke Gündemi ve Son Olaylar' başlıklı konferansa sürpriz bir şekilde katıldı. Türk Hava Yolları'nın (THY) bir toplantısı için Antalya'da bulunan Bakan Şimşek, öğle saatlerinde gerçekleştirmeyi planladığı il başkanlığı ziyaretini, tüm yöneticilerin konferansta olması dolayıyla Kepez Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'ne kaydırdı.

Milletvekili Tayyar'ın konuşmasının sonlarına doğru salona gelen Bakan Şimşek, burada yaptığı konuşmada Türkiye'nin içinden geçmekte olduğu son süreçte birçok şeyin birbiriyle ilişkili olduğunu anlattı.

'TÜRKİYE ÖNEMLİ AKTÖR'

Türkiye'nin AKP iktidarları boyunca elde edilen başarısının tesadüf olmadığını kaydeden Bakan Şimşek, "Türkiye, kendi bölgesinde ve dünyada hem yumuşak, hem de ekonomik anlamda, çok önemli aktör olma noktasında önemli mesafe kat etti. Bu dikkatleri çekiyor" dedi. Bu çerçevede 23 Aralık'ta açıklanan ve odağında hükümetin önemli yatırımlarının bulunduğu soruşturmayı 'ilginç' olarak nitelendiren Bakan Şimşek, şunları söyledi:

"İstanbul Atatürk Havalimanı, 30 milyon kapasite yolcu için yapıldı. Fakat şu anda yıllık İstanbul'a gelen, Atatürk Havalimanı'nı kullanan 50 milyon, yani mevcut kapasitenin çok ötesinde. O nedenle bizim hükümetimiz dünyanın en büyük, 150 milyon kişi kapasiteli 3'üncü havalimanını yapma noktasında adım attı. Dikkat ederseniz Gezi olaylarında ve son gelişmelerde çok büyük projelerin aslında hedef alındığını görüyorsunuz. Değişik kisveler altında, değişik gerekçelerle."

TÜRKİYE EKONOMİSİ HEDEF

Soruşturma kapsamında havaalanı işine girmiş işadamlarının çoğu hakkında tedbir kararı alındığını aktaran Bakan Şimşek, tedbir kararı kaldırılmadığı takdirde havalimanı yapılmasının önemli ölçüde tehlikeye girdiğini söyledi. Açılan davaların krediye ulaşmada engel oluşturabildiğini ifade eden Bakan Şimşek, "Yüzeyin altına indiğiniz zaman komplo teorilerine inanmasanız da Türkiye'nin istikrarının, Türkiye ekonomisinin önemli ölçüde hedef alındığı, hedefin bu olduğunu görmek çok kolay" dedi.

TÜRKİYE SORUNLARI GERİDE BIRAKIYOR

Türkiye'nin 2002 yılında topladığı bütün vergi gelirlerinin yüzde 86'sının borç faizine ödediğini kaydeden Bakan Mehmet Şimşek, "Zaten ülke uçurumun eşiğindeydi ve fiilen de müflis bir konumdaydı. AKP'yle bu resim kökten değişti. Beşeri sermayemize, çocuklarımıza, geleceğimize yatırım yapıyoruz. Vergi gelirlerinin yüzde 23'ü eğitime gidiyor. Topladığımız bütün vergilerin dörtte biri eğitim harcamalarına gidiyor. Önümüzdeki 50 yıllık geleceğimizi şekillendirecek bu çok önemli bir konu" diye konuştu.

Türkiye'nin son 10 yılda çıkışını siyasi istikrar sayesinde yakaladığını belirten Maliye Bakanı Şimşek, 1923 - 2002 yılları arasında ortalama hükümet ömrünün 17 ay olduğunu, ülkenin siyasi istikrarsızlıktan çok çektiğini söyledi. Buna Ak Parti iktidarları dışında iki istisna dönemi olarak Adnan Menderes'i ve Turgut Özal'ı gösteren Bakan Şimşek, şöyle devam etti:

"Türkiye ilk defa çok güçlü temelleriyle geleceğe güvenle bakmaya başlamıştır. Bu da demek ki, ciddi ölçüde içeride ve dışarıda bazı kesimlere rahatsızlık veriyor. Türkiye, çok karmaşık etik bir problemini daha çok demokrasi, daha çok temel hak ve özgürlüklerle, kardeşlik hukuku içerisinde çözmeye çalışıyor. Genelde yok böyle bir şey, çatışmayla konumlar idare edilmeye çalışılıyor. Türkiye'de çözüm süreciyle birlikte bu olasılık son derece yükselmiştir."

'CEMAATE GÖNÜL VERMİŞ, SAMİMİ İNSANLARLA PROBLEMİMİZ YOK'

Maliye Bakanı Şimşek, Türkiye'nin çok önemli konularını birer birer geride bırakırken karıştığını, siyasi istikrara yönelik çok ciddi bir tehdidin söz konusu olduğunu ifade etti. Yaşananların siyasi operasyondan ibaret olduğunun iyi anlatılması gerektiğini belirten Bakan Şimşek, ortaya atılan iddiaların doğru olmadığını söyledi. İddianamede ismi geçen işadamına yönelik tedbir kararının yargının ne kadar siyasallaştığının açık göstergesi olarak yorumlayan Bakan Şimşek, "Bunu aşmanın tek yolu, tekrar milli idarenin güçlü bir şekilde tecelli etmesidir. Acık ve net olarak bizim cemaate gönül vermiş, samimi insanlarla problemimiz yok, olamaz da. Bizim problemiz siyasi operasyona kalkışanlara, milli iradeye yönelik şantaj içinde olanlara yöneliktir. Bu da en temel hakkımızdır" diye konuştu.

OPERASYONU FIRSATA ÇEVİRECEĞİZ

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yaşanan olaylara daha çok reform yaparak tepki vereceklerini söyledi. Yargının siyasallaşmasının, bunun önüne geçmek için daha şeffaf siyaset ve toplum için adımlar atılmasını sağlayacak bir fırsat yarattığını kaydeden Bakan Şimşek, "Böyle bir belirsizlik dönemini, böylesine bir operasyonu da fırsata çevirip, ülkemizin önünü açacak şekilde daha güçlü adımlar atmamız söz konusu. Kötümserliğe kapılmayalım Türkiye bunu da atladır" dedi.

Geçici etkilenmelerin söz konusu olabileceğini belirten Bakan Şimşek, şunları dile getirdi:

"Bizim daha çok çalışmamız, daha çok rahatsızlık vermemiz gerekiyor. Başka da bir alternatif yok. Olup bitenlerin önemli kısmının siyasi bir operasyon olduğuna dair güçlü emareler var, vatandaşımızın güçlü algısı var. Oyunu bozmak açısından da bu çok önemli. İrade sandığa yansıyınca sorunlar rahat bir şekilde aşılır, Türkiye güçlü bir şekilde yoluna devam eder."

CEMAATİ AK PARTİ'NİN YANINA ÇAĞIRDI

AKP Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar da Bakan Şimşek'ten önce verdiği konferansta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 17 Aralık operasyonuna ilişkin Uzakdoğu'da yaptığı 'dostmodern darbe' ifadesini kullandı ve "Bir dostmodern darbe girişimidir. Hırsızlık, yolsuzluk yapmış ise Allah da onların belasını versin. Onlarla ilgili hukuk gereğini yapar. Ama siz hukuk çarkını kendi özel hesabınız için kullanırsanız, buna da itirazımız var" diye konuştu.

Türkiye'nin çok ciddi bir şekilde yakın tarihin en önemli, kritik darbe girişimiyle karşı karşıya olduğunu ve sürecin henüz sonuçlanmadığını anlatan Tayyar, Ergenekon'dan boşalan yeri bugün 'Neocon' adını verdiği başka bir çete yapılanmasının aldığını söyledi.

Cemaatle çeteyi aynı kefeye koyarak tartmanın doğru bir yaklaşım olmadığını belirten Milletvekili Tayyar, "Cemaat tabanıyla problemimiz yok. O Neocon çetesi, sürdürdüğü siyasi operasyonu etkili kılmak için cemaatin omzundan iktidara yaylım ateşi yapıyor. Cemaate düşen omuzunu oradan çekecek, çeteyle arasına mesafe koyacak. Siyasi operasyon karşısında meşruiyetini milleten alan Ak Parti'nin yanında yer alacak" dedi.