‘Beni Ezgim için yaşatın’ diyordu

Oğuz Kıllı (31), 14 Mayıs gece saat 01:00 sıralarında Esenyurttaki D-100 Karayolu’nda şoför değişikliği yapmak için araçtan indiği sırada başka bir araçtan açılan ateş sonucu yaraldı. 15 gün boyunca yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Kıllı, hayata tutunamadı. Kıllı’nın annesi Maliye Kıllı, “Çocuğum vurulduğu akşam, yeni aldığı eve yemeğe davet etmişti bizi. Evinde dahi oturamadı oğlum. Torunun yetim, gözü yaşlı kaldı. Oğluma ateş edenler ise ortada yok. Adaleti olmayan bu dünyada adalet istiyorum” dedi.

 

Oğuz Kıllı, eniştesiyle beraber trafikteyken şoför değiştirmek için aracı yolun sağına çekti. Araçtan indiği sırada başka bir araca ateş eden araçlı başka bir grubun sıktığı kurşunlardan biri Kıllı’nın sol leğen kemiğinden girip, sağ leğen kemiğine saplandı. Ana arteri kesilen Kıllı, Esenyurt Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Oradan ise Bakırköy Dr. Sadi Konuk Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Pazartesi günü ise beyin ölümü gerçekleşen Kıllı dün hayata gözlerini yumdu. Kıllı’dan geriye gözü yaşlı eşi Esra, üç yaşındaki kızı Ezgi kaldı.   

 

 

Maliye Kıllı, oğlunun yaralandığını hastaneden gelen bir telefonla öğrenciğini söyleyerek, “çocuğumun bilinci açıktı. ‘Ağlama annem’ dedi. Çocuğumu başka bir hastaneye sevk ettiler. İki saat ambulans bekledik” diye konuştu. Kıllı, gözyaşları içerisinde oğlunun dünyalar iyisi bir insan olduğunu belirterek, “Hiçbir canlının ayağı taşa değsin istemezdi. Ağzı bağlanmış, deliğe atılmış bir köpek için bile ağlamışlığı vardır. Çocuğum ölmeden önce doktorlara, ‘beni Ezgi’m için yaşatın’ diyerek yalvardı.

 

 

Kıllı’nın ablası Nesrin Karslı ise sürecin sıkıntılı ilerlediğini söyleyerek, “İlk ifadeyi vermek için bile üç gün dolaştık. Görgü tanıklarımız var. Olay D-100 Karayolu’nda olmasına rağmen bizlere ‘mobese yok’ deniliyor” dedi. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, olayın yaşandığı sırada magandaların sıktığı kurşunlar nedeniyle iki kişininde yaralı olduğu öğrenildi.