Başsavcı Kocaman: '17-25 milat değil'
Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, AKP’nin FETÖ konusunda “Kandırıldığımızı anladık” diyerek milat ilan ettiği 17-25 Aralık’ı soruşturmalar konusunda toptan bir kriter olarak görmediklerini söyledi. Başsavcı Kocaman, “Örgütün yönetici takımını alalım, adam himmet toplamış, örgüt adına toplantılar düzenlemiş. Sohbetleri o organize etmiş. Bu kişi 17-25’ten önce de sonra da sorumludur” dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, makam odasında adliye muhabirlerine FETÖ davalarıyla ilgili bilgi verdi. Ankara’da 15 bin ByLock kullanıcısı olduğunun tespit edildiğini dile getiren Kocaman, bunların büyük çoğunluğuna operasyon yapıldığını, ancak yüzde 25’lik bir kısmının halen durduğunu kaydetti. Kocaman, “Bu kullanıcıların büyük bir bölümü soruşturmalara konu edildi. Ancak Emniyet ve ilgili kurumlardaki yoğunluk nedeniyle bunların tamamına adli soruşturma açılamadı” dedi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bir FETÖ davasında “sempatizan” diyerek üyelikten yargılanan kişiye beraat vermesiyle ilgili kararın sorulması üzerine Kocaman, “Ben bu kararı eleştiriyorum” ifadesini kullandı. Örgütle mücadelenin devam ettiği bu süreçte Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin kararının doğru olmadığını savunan Kocaman, şunları söyledi:
Yargıtay’ı eleştirdi
“Normal bir vatandaş dini duygularla, FETÖ’cüleri tam anlamıyla tanımadığı için sohbetlerine gitmiş. Bu kişiler bizim için tek başına FETÖ üyesi değil. Ama örneğin terörist ele başının talimatı sonrası Bank Asya’ya para yatıranlar terör örgütü üyesidir. Bu karar Yargıtay Ceza Genel Kurulu’ndan geçene kadar, biz şu anda aynı kriterlerle devam ediyoruz. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda geçer, o zaman hepimizi bağlar. Ama şu aşamada biz katılmıyoruz. Ben umudumu koruyorum. Değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizi etkilemez. FETÖ ile mücadele kararlı bir şekilde devam edeceğiz.” Kocaman, FETÖ soruşturmalarında uygulanan 17/25 Aralık 2013 tarihinin esas kabul edilmesiyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
‘Ana kriter Bank Asya’
“17/25 FETÖ örgütü için toptan kriter olmamalı. Örgütün yönetici takımını ele alalım; adam himmet toplamış, örgüt adına toplantılar düzenlemiş. Sohbetleri o organize etmiş. Bu kişi 17/25’ten önce de, sonra da sorumludur. 40 yılın sorumluluğu vardır. Ama vatandaş bu örgütün gerçek yüzünü görünce araya perdeyi çekmiş. Yönetici takımı bilerek ve isteyerek örgütün içinde kalmış ve örgütün eylemlerini organize etmiş. Kesinlikle yanlış anlaşılmasın. 17/25 örgütle ilgili genel bir milat değildir. Bizim bahsettiğimiz normal vatandaş için değil. Bank Asya bizim ana kriterimiz. 17/25’ten önce kredi çekmiş, taksit yatırmış kişiler değil. Örgüt başının talimatıyla hesap artışı yapanlar bizim için ciddi şüpheli. Fakat 17/25’ten önce bu kavgalardan önce, adam konut kredisi çekmiş, daire almış. 17/25’ten sonra da taksitlerini ödemeye devam ediyor. Bir şey demiyoruz. Ne yapsın adam.”
Hız savunması
FETÖ’nün yeterince tanınması halinde örgütün iç yüzünün daha kolay anlaşılacağını belirten Kocaman şunları söyledi: “2014 Ocak’ını düşünün. Cumhurbaşkanımız, başbakan, hükümet, bakanlar ve herkes televizyonlarda bunları anlatıyor. Diyeceksiniz ki niye banka hemen kapatılmadı. Yüzlerce, binlerce kripto FETÖ’cü oralardayken, kararlar alınamadı. Bu nedenle gecikti. Samanyolu TV’nin Türksat’tan çıkarılma kararı çok önceden alınmasına rağmen, gereği yapılamadı. Her yerde kripto FETÖ’cü olduğu için, devlet adımlarını hızlı atamadı. Bizim borçlar hukukunda bir tabir vardır. Orta zekâlı, iyi niyetli, dürüst, objektif üçüncü kişi özelliklerini taşıyorsanız bunu görürsünüz hemen. Bir sağlık probleminiz yoksa, bunu görmeniz lazım.”
‘Sert eleştiri yapmadım’
Başsavcı Kocaman, açıklamalarının haber sitelerinde haber olmasının ardından dün yazılı bir açıklama yaparak, sözlerini “düzeltti”. Adliye muhabirleri ile sohbet toplantısında konuşulan konuların, bir kısım medya organlarında maksadını aşar şekilde “Başsavcıdan Yargıtay’a eleştiri” başlığıyla yer aldığı belirtilen açıklamada şöyle denildi: “Yargıtay 16. Ceza Dairesinin vermiş olduğu karara ilişkin yaptığımız değerlendirme, hukuki olarak farklı bir bakış açısını dile getirmekten ibarettir. Medyada yer aldığı şekilde, ‘Yargıtay’ın kararı ile ilgili sert bir eleştiri’ asla söz konusu değildir.”
AKP’nin miladı da kriteri de başka
AKP’nin en önemli isimleri, defalarca 17-25’in kendileri için bir milat olduğunu söylemişti. Bu açıklamalardan en net olanlarından birisi, Başbakan Binali Yıldırım’ın geçen sene 13 Ağustos’ta medya kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldiğinde yaptığı konuşmaydı. Yıldırım, “Bizim için milat 17-25 Aralık’tır” demiş ve Ankara Cumhuriyet Başsavcısı’nın aksine şu ifadeyi kullanmıştı: “Bizim için ölçü 17-25 Aralık’tan sonra FETÖ ile ilişkinin sürdürülmesidir.”
Suç ortaklığı da soruşturulacak mı? Başsavcı Kocaman’ın “17 Aralık milat değil” açıklaması sonrası gözler, 17 Aralık 2013 öncesinde hükümet ile cemaatin ortaklığına çevrildi. İktidar temsilcileri, cemaatin terör örgütü olduğunu 17 Aralık’ta anladıklarını, daha önceki birlikteliklerinde “hizmet hareketi” olarak gördüklerini savunarak, 17 Aralık 2013’ün soruşturmalarda milat kabul edilmesini istiyordu. Yargı da buna paralel olarak soruşturma yürüttü. Başsavcının açıklamasının ardından soruşturmaların FETÖ’nün bizzat AKP eliyle devletin içine yerleştirilmesi, beslenmesi, yani “örgüte yardım” kısmına uzanıp uzanmayacağı merak konusu oldu. Diğer yandan Hüseyin Gülerce gibi cemaatte yöneticilik yapmış ve 17 Aralık’tan sonra pozisyon değiştirenlerin de soruşturmalara dahil edilip edilmeyeceği yanıtını bekliyor. |
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Cüneyt Özdemir'den teğmen Ebru Eroğlu'na iş teklifi
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Emekli askeri hakimden Varank’a sert yanıt!
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Fikret Orman'dan Talisca yanıtı!