Barlarda viski ve votkada ana markaların şişelerini toplayıp kaçak dolum yapıyorlar

Pernod Ricard Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Türkiye Genel Müdürü Selçuk Tümay: Temmuzdan bu yana alkollü içkide ÖTV yaklaşık yüzde 25 arttı. Türkiye’de hiçbir şeyin vergisi bu kadar artmadı. Abartılı oldu.

Barlarda viski ve votkada ana markaların şişelerini toplayıp kaçak dolum yapıyorlar
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 03.02.2021 - 06:00

Dünyanın en büyük ikinci alkollü içki şirketi Fransız Pernod Ricard Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Türkiye Genel Müdürü Selçuk Tümay, alkollü içkide vergi oranı ne kadar yüksekse, kaçak ve sahte oranının da o kadar cazip hale geldiğini söyledi. Tümay, “Barlardan bizim markaların şişelerini toplayıp doldurup piyasaya sürüyorlar. Özellikle viski ve votkadaki ana markalarımızda bu çok yaygın. Bundan biz de çok mağdur oluyoruz. 285 liraya satılan bir ürünü, kaçak doldurup bakkala 50-60 liraya götürdüğünüzde cazip geliyor” dedi. Tümay, Türkiye’de 55 milyon yetişkinin yüzde 20’sinin alkollü içki tükettiğini, kişi başı tüketimin 2 litre civarında olduğunu vurguladı. “Yaptığımız tek zam ÖTV zammı, başka zam yapmaya da fırsat kalmıyor” diyen Selçuk Tümay ile Türkiye alkollü içki pazarını konuştuk.

- Pandemide sektörünüz nasıl etkilendi?

Dışarıdaki tüketim eve kaydı. Aynı ürüne dışarıda 3 birim ücret ödenirken evde tüketilirken belki bir birim ödeme yapıldı. Bizim tüketimin bir kısmı iç piyasa, bir kısmı Duty Free’deydi (gümrüksüz satış), yurtdışı seyahatler durunca bu alandaki alım durdu ve alımlar iç piyasaya kaydı, bu işimize yaradı. Çünkü bizde Duty Free globalde yönetiliyordu. Bu anlamda Türkiye’nin işi büyüdü. İşimizin yüzde 25’i Duty Free’deydi.

- İç piyasada ne kadar artış oldu mesela viskide?

Viskide tüketim 12 milyon litreye çıktı. Türkiye’de viski son 10 yıldır kesintisiz geliyor. Olmamız gereken noktanın çok altındayız daha. Türkiye’de alkolde kişi başı tüketim çok düşük. Bundan 10 yıl öncesine kadar tüketimin yüzde 60’ı bira, yüzde 30’u da rakı olan bir pazar vardı. Şimdi bira yüzde 55’lerde rakının payı yüzde 16-17’lere düştü, diğer kategoriler büyüdü.

- Toplam alkol piyasasının cirosu ne kadar?

Bu alanda toplanan vergi yaklaşık 12 milyar TL. Vergi oranları her kategoride farklı rakıda yüzde 75, viskinin yüzde 50’si vergilerden oluşuyor. Demek ki 20 milyar TL’lik bir ciro var. Yılda 2 defa Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) artışı oluyor. Onu da devlet pek sektirmiyor. Bu yıl ki ÜFE yüzde 17.07 geldi, ÖTV’ye bire bir yansıdı.

- Bu oranda bir artış bekliyor muydunuz?

Olacağını bekliyordum ama yüzde 17’yi yansıtacaklarını beklemiyordum. Artış yüzde 10-12 seviyelerinde kalır diye düşünmüştüm. Çünkü bir enflasyon hedeflemesi de var. Mesela ocak ayında sigarada ÖTV artışını atladılar. Devlet muhtemelen Duty Free’den olan düşüşün iç piyasadaki hacim artışını gördü, bu suni ve ödünç bir hacim. Duty Free açıldığında insanlar tekrar oralardan almaya devam edecek, çünkü yüzde 30-40 daha ucuz.

SİNEYE ÇEKİYORUZ

- ÖTV artışından sonra sizin ürünlerin fiyatları nereden nereye çıktı?

Üst segment 70’lik viskimizin fiyatı 285 TL’ye çıktı. Ciromuzun yarısı vergiye gidiyor. Toplam ürünün maliyeti belki işin yüzde 20’sidir, üstüne o kadar eklenen şey var ki. Bir de enflasyon ve devalüasyon da oluyor. 18 yıldır bu şirketteyim hemen hemen hiç zam yapmadık ya yüzde 1 ya yüzde 2’dir. Tamamen sineye çekerek devam ettik. Yaptığımız tek zam ÖTV zammı, başka zam yapmaya da fırsat kalmıyor.

- Altı ayda bir yapılan zammı genel merkezinize anlatmakta zorlanıyor musunuz?

Türkiye Avrupa’da verginin en yüksek olduğu 4. ülke konumunda. Ama diğer ülkelerde kişi başı gelir çok yüksek ve alkolizm problemi var. Bizde öyle bir durum yok. Onlarda kişi başı tüketim 10 litrelerde. Bizde resmi 1.4 litre, gayri resmi 2 litre tüketiliyor. Tabii anlatmak çok kolay değil.

- Yüksek vergileri hükümete anlatmıyor musunuz, ne diyorlar?

Alkollü İçki Üreticileri ve İthalatçıları Derneği ile lobi faaliyeti yürütüyoruz ama çok da faydalı olmuyor, çünkü devletin gelire ihtiyacı var, direkt vergi alınamadığı için bu tarz vergiler artırılıyor. Altı aylık yüzde 17 vergi artışı çok yüksek bir rakam. Temmuzdan bu yana toplamda yüzde 25 civarında artış var. Türkiye’de hiçbir şeyin vergisi bu kadar artmadı. Tabii abartılı oldu. Biz diyoruz ki vergiyi daha fazla artırdığınızda iş merdiven altına döner. Sahte, kaçak patlar yine devlet bundan zarar görür, toplum zarar görür diye anlatıyoruz.

Selçuk Tümay, Şehriban Kıraç'a konuştu. 

ŞİŞE ORİJİNAL, İÇİ SAHTE

- Kaçak üretim sektörde çok yaygın, sizin markalarda var mı?

Var tabii. Hatta bizim üst segment markamızın adıyla bile viski kiti satılıyor. Online alıyorsunuz onu etil alkole katıp rivayete göre viski üretiyorsunuz. Barlardan bizim markaların şişelerini toplayıp doldurup piyasaya sürüyorlar. Özellikle viski ve votkadaki ana markalarımızda bu çok yaygın. Bundan biz de çok mağdur oluyoruz. Devlet kaçak bir içki yakaladığında muhatap bulamadığı için bazen bizden hesap sordukları da oluyor. Avrupa’da kaçak üretim yok mesela. Özellikle Ortadoğu’da çok yaygın. Mesela Irak’ta fabrika kurmuşlar bizim markalarımızı üretiyorlar. Vergi ne kadar yüksekse bu iş o kadar cazip hale geliyor. 285 liraya satılan bir ürünü bakkala 50-60 liraya götürdüğünüzde cazip geliyor. Direkt orijinal şişeyi doldurdukları için sahte olup olmadığı da anlaşılmıyor üstüne etiketi de basıyor. Biz ekstradan kendi bandrolümüzü koyuyoruz ama yine de önüne geçemiyoruz. Şimdi yeni bir uygulamayla artık bandrolü almadan ÖTV’yi ödememiz isteniyor. Hem bandrol pahalılandı hem de ÖTV’yi peşin ödeme şartı kondu. Üçe katlanan stok maliyetiyle çalışıyoruz.

- Krizle baş edebilmek için neler yaptınız?

Depomuz Mersin’de ve orada 100 kişi çalışıyor. O işi devam ettirmek birinci önceliğimiz oldu. Ürün tedarikinde sıkıntı yaşamadık. Gece hayatı tarafındaki işletmelerde ciddi alacağımız vardı bunların üzerine çok düşmedik.

- Ne kadar alacağınız var gece kulüplerinden?

Otel tarafını da sayarsak 50 milyon TL civarında alacağımız vardı. İşler haziranda açılınca bir kısmını aldık. Ama 20 milyon TL’si tamamen gece hayatı tarafındaydı, onlar hiç açılmadığı için alamadık.

- Bu dönemde barmenler için de bir eğitim projesi başlattınız ne yapıyorsunuz?

Globalde yürüyen bir proje. Aralık ayında başladık. Online ve ücretsiz bir eğitim. Tüm barmen ve bar sahiplerine açık. Atıksız bir kokteyl nasıl yapılır, su, buz daha az nasıl tüketilir, çok alkollü kişiye artık alkol servisi yapma gibi eğitimleri içeriyor. Türkiye’de bunun atölyelerini yapacağız. En fazla Türkiye’den ilgi var.

10 YILDIR TÜKETİM ORANI AYNI

- İçki tüketilen mekânlar kapalı, bu ev tüketimine ne kadar yansıdı?

Bizde yüzde 30’u ev dışı tüketimdi. Şimdi yüzde 100’ü ev tüketimine döndü. Yüzde 100 ev tüketimi belki bizim alanda yüzde 110’a çıktı. Tabii ki bu bir varsayım daha rakamlar açıklanmadı.

- Yani bu dönemde kişi başı tüketim arttı mı sizce?

Yok o yükselmedi. Türkiye’de alkol penatrasyonu düşük yüzde 20’lerde. Yüzde 80’i alkol tüketmiyor. 15 yaş üstü 55 milyon nüfus var, bunun yüzde 20’si alkol tüketiyor. Erkeklerde tüketim yüzde 30, kadınlarda oran yüzde 10. Miktar olarak yüzde 90’ını erkekler tüketiyor. Türkiye’de toplam yılda 80 milyon saf alkol tüketiliyor. 10 yıldır bu değişmedi.

- İller bazında tüketim nasıl?

İşimizin yüzde 20’si İstanbul. Ama üst segment viski satışlarımızın yüzde 60-65’i Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da. Konya bizim en çok satış yaptığımız ilk 10 şehir arasında.

VİSKİ TÜRKİYE’Yİ LİDER YAPTI

- Türkiye grubunuz içinde nasıl ayrışıyor?

Ortalamaya göre hızlı büyüyoruz. Bu da viskinin Türkiye’de yeni yeni oturuyor olmasından kaynaklanıyor. 2 milyon litreden 12 milyon litreye giden bir tüketim var. Pazarın yüzde 40- 45’i bizde. Türkiye son 3-4 yılda bu anlamda lider konumda. Üst segment viski markamızın en çok satıldığı ülke Türkiye oldu. Litre olarak Çin ve ABD’yi geçtik. Bu bize büyük şöhret getirdi. Pahalı bir ürünün ve kişi başı tüketimin az olduğu Türkiye’de lider olması dünyada da en fazla satılan ülke olmamız ilgilerini çekiyor. Ciromuzun yüzde 70’i viskide.

- Pernod Ricard’dan biraz bahseder misiniz?

19 bin çalışanımız var. Paris’te borsaya koteyiz. 50 milyar Avro değeri olan bir şirket. 80 ülkede de kendi operasyonumuz var. Türkiye’de 2002’den bu yana faaliyet gösteriyoruz. Bünyemizde 150 kişi çalışıyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler