'Barbarları Beklerken' gösterime girdi: Korku imparatorlukları

Nobel ödüllü yazar J.M.Coetzee’nin "Waiting for the Barbarians" (1980) kitabını sinemaya uyarlayan Kolombiyalı yönetmen etkileyici, düşündürücü dramında emperyalizmi ve sömürgeciliği yetkin, sert bir anlatımla eleştiriyor. "Barbarları Beklerken"de (2020) Mark Rylance, Johnny Depp, Robert Pattinson oynuyorlar.

'Barbarları Beklerken' gösterime girdi: Korku imparatorlukları
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.10.2020 - 11:59

"İmparatorluklar varlıklarını sürdürmek için sürekli hayali düşmanlar üretirler…"

Uçsuz bucaksız çölün ortasında herhangi bir imparatorluğun sınıra yakın karakolu. Bu kale Afganistan, Fas, Moğolistan gibi dünyanın her tarafında olabilir. Zaman 19.yüzyıl olarak düşünülebilir. Burada olup bitenler geçmişte, günümüzde, gelecekte sürekli yaşanan, yinelenen olaylardır. Öykü evrensel ve tüm zamanların öyküsüdür. Bu sınır karakolu hümanist, şiddet karşıtı, arkeolojiye, sanata ilgi duyan Yargıç (Mark Rylance) tarafından yönetilmektedir. Burayı evi gibi gören sulh hakimi uygarlığa (!) döndüğünde mutsuz olacağından emindir. Bir gün imparatorluğun ordusundan yetkili birinin gelip göçebeleri, onların tanımıyla barbaraları sorgulayacağı haberini alır. Yargıça göre her kuşakta bir kez barbarlarla ilgili bir histeri krizi başgösterir. Albay Joll (Johnny Depp) adamlarıyla çıkagelir. Siyah üniforması ve siyah gözlüklerinin ardına saklanmış olan Joll, ilaç almaya gelen iki göçebeyi sorgularken yarası ağır delikanlının gözü önünde yaşlı amcasını işkenceyle öldürür. Joll’e göre göçebelerin hepsi barbardırlar, sabır,baskı ve işkence gerçeği öğrenmenin tek yöntemidir.

Albay Joll, sorgusunu bitirip raporunu yazdıktan sonra kaleden ayrılır. Yargıç, Joll’un tutukladığı göçebeleri hemen salıverir, aralarındaki genç bir kadın (Gana Bayarsaikhan) dikkatini çeker. Joll’un babasını işkenceyle öldürdüğü, iki bileğini kırdığı, kör ettiği kız derin bir acı içindedir. Yargıç onu yanına alıp  iyileştirmeye çalışır. Kaleye yine gelen yeni komutan (Sam Reid) Yargıca barbarlara karşı genel saldırı yapılacağını söyler. Yargıç şaşırmıştır, ne yapacağını bilemez. “Buraları onların toprakları, bizler buraya sonradan geldik. Kendi kendimize çölün üstünde imparatorluk kurduğumuzu düşünüyoruz. Onlar bizi geçici misafirler olarak görüyorlar” diyen Yargıç kızı çöle geri götürmeye karar verir.

Karakola döndüğünde Albay Joll’un yardımcısı Mandel(Robert Pattinson) düşmanla işbirliği yüzünden Yargıçı tutuklayıp hücreye koyar. Albay Joll, yerlilerin  çenelerini ve ellerini birbirlerine dikerek kaleye getirir. Yargıç dayanamaz, isyan eder. Ancak tek başınadır. Yargıç ile Joll karşıt karakterlerdir. Yargıç, sömürgeciliğe karşı, merhametli, aydın, vicdanlı bir adamdır. Joll, totaliter rejimlerin acımasız, gaddar, soykırımcı yüzüdür. Joll’un yanlış hareketleri yüzünden güvensizlik ve tehlike iyice artar.

"Bird of Passage", "Embrace of the Serpent", "Green Frontier"i çeken Kolombiyalı yönetmen Ciro Guerra, epik ve gerçekçi anlatım arasında ince bir denge kurmuş. “ Japon filmlerini, Akira Kurosawa’nın 1960’larda çektiği yapımları izledim. David Lean’in epik stilinden esinlendim, özellikle Alec Guinness’i yönetme metodundan. Mark Rylance dışında Yargıçı oynayacak başka bir aktör yoktu” diyen Ciro Guerra, efsane İngiliz görüntü yönetmeni Chris Menges’le (78) çalıştığı için çok memnun. Özellikle çöldeki toz fırtınası sahnesi çok etkileyicidir.

Johnny Depp, "Karayip Korsanları"ndaki Jack Sparrow, Robert Pattinson da "Alacakaranlık" serisindeki vampir Edward Cullen karakterlerinden sonra bağımsız yaratıcı yapımlardaki başarılı yorumlarıyla dikkat çekiyorlar.

Steven Spielberg’in "Bridge of Spies"taki (Casuslar Köprüsü/2016) rolüyle yardımcı erkek oyuncu Oscar’ını alan Mark Rylance, Albayın zulmü, vahşeti karşısında değişen Yargıç rolünde dikkat çekiyor. İmparatorluğun bir parçası ve hizmetkarı olan Yargıçın tinsel uyanışı, vicdanıyla hesaplaşma öyküsü evrensel, tüm zamanların öyküsüdür.

Her zaman olduğu gibi faşist totaliter rejimler kendilerinden olmayan yabancılara tahammül edemezler. Güney Afrikalı yazar J.M. Coetzee’nin "Barbarları Beklerken" (1980) kitabını yetkin bir anlatımla sinemaya uyarlayan Ciro Guerra, günümüzde Orta Doğu ve Orta Asya’da gittikçe emperyalist şiddete, sömürgeciliğe, az gelişmiş ülkelerde yıllardır oynanan siyasi oyunlara sert alegorik bir gönderme yapıyor.

Ciro Guerra’nın yönettiği, senaryosunu J.M.Coetzee’nin yazdığı, görüntü yönetmenliğini Chris Menges’in yaptığı, Mark Rylance, Johnny Depp, Robert Pattinson, Gana Bayarsaikhan, Greta Scacchi, Sam Reid, David Denick’in oynadığı Waiting for the Barbarians (Barbarları Beklerken/ 2020) bugün gösterime girdi. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler