Aşkla, cesaretle, umutla, dayanışmayla

54. Ulusal Yarışma önceki akşam Beyoğlu Sineması’ndaki açılış buluşmasıyla başladı. Film gösteriminin yapıldığı gecede dayanışma ruhu vardı.

Aşkla, cesaretle, umutla, dayanışmayla
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.10.2017 - 19:40

Önce yoğun bir portakal kokusu sarıyor ortalığı. Beyoğlu Sineması’nın merdivenlerinden inen herkes bu enfes kokunun kaynağını bulmak için etrafına bakarken portakalı ve doğal olarak Antalya’yı ne kadar özlediğini de fark ediyor. Zaten hemen girişte, “Antalya Hatırası” fotoğrafı çektirmek isteyenler için bir pano yerleştirilmiş, bu özlem hesaba katılarak. Güzel bir heyecan, yüksek bir enerji hâkim ortama. Kaan Müjdeci oradan oraya koştururken, bir köşede Nur Sürer kameralara konuşuyor, bir başka köşede jüri üyelerinden Hülya Uçansu ile Sevin Okyay sohbet ediyor, Onur Ünlü, Tayfun Pirselimoğlu, Mahmut Fazıl Coşkun gibi yönetmenlerin sık sık elleri sıkılıyor, farklı kuşaklardan oyuncular, yapımcılar, sektör emektarları, sinema yazarları, gazeteciler, kısacası sinemaya gönül vermiş güzel bir kalabalık mühim bir iş başarmanın coşkusuyla sohbet ediyor, kahkaha atıyor, başını dik, gönlünü dinç tutuyor. İşte 54. Ulusal Yarışma böyle başlıyor.

Beyoğlu Sineması’nın yenilenen salonunda genç kuşağın dikkat çeken oyuncularından Hazar Ergüçlü’nün sunumuyla başlayan 54. Ulusal Yarışma perdeye de yansıyan “Cesaretle, Aşkla, Neşeyle, Umutla” geliyor, ama en çok da “Dayanışmayla”. Ergüçlü’nün neredeyse her cümlesi coşkulu alkışlarla karşılanıyor salondaki izleyiciler tarafından. Heyecan, daha doğrusu heves o denli yüksek... Nasıl olmasın? 1964’ten bu yana ilk kez Antalya’dan dışlanan “Ulusal Yarışma” bu salonu dolduran kimine göre az, kimine göre yeterince çok sinema tutkunu tarafından yeniden hayata geçiriliyor, nasıl olmasın? “Gurbet Kuşları”nın yönetmeni Halit Refiğ’in sahneye çağrılan eşi Gülper Refiğ de farkında olan bitenin. “Antalya’da bir kapı kapanıyor, burada bir kapı açılıyor” diyen Refiğ şöyle sesleniyor salondakilere: “60’lı yıllarda bir avuç sinemacı, Metin Erksan, Halit Refiğ, Lütfi Akad, Ertem Göreç, Duygu Sağıroğlu, hiç destek almaksızın çok güzel filmler çektiler. Paraları yoktu belki ama tutkuları vardı, aşkları vardı, tıpkı sizler gibi. Sinema bir aşktır, bu aşkınız ebedi olsun.”

Sanatçılara destek veren sanatçılar

Önümüzdeki 5 gün boyunca 8 filmin izleyiciyle buluşacağı 54. Ulusal Yarışma 26 Ekim gecesi yapılacak bir ödül töreniyle sona erecek. En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Erkek ve Kadın Oyuncu ödüllerini kazananlara para ödülü verilemeyecek belki ama 5 sanatçının, Sarkis, Cevdet Erek, Gülsüm Karamustafa, Ahmet Öğüt ve Güneş Terkol’un birer eseri armağan edilecek. Sanatçılara yine sanatçılar destek olacak anlayacağınız. Tül Akbal Süalp, Okan Arpaç ve Ali Deniz Şensöz’den oluşan SİYAD jürisinin de bir ödül vereceği yarışmada ayrıca 1999’dan beri verilen Yıldırım Önal Anı Ödülü de ulusal yarışma Antalya’ya dönene kadar İstanbul’da verilecek ve bu yılki ödül de “Sinema ve tiyatroda yarattığı karakterlerle seyircinin gönlünde taht kuran, ortak mizah anlayışımızın mimarlarından biri olan” Ayşen Gruda’ya sunulacak.

54. Ulusal Yarışma’yı siz de desteklemek istiyorsanız yapacağınız şey çok basit: Hemen bugün evden çıkıp Beyoğlu Sineması’na gitmek ve saat 21.30’da başlayacak Onur Ünlü filmi “Put Şeylere”yi izlemek. İyi seyirler.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon