Anayasa değişikliği neler getiriyor: OHAL bitse de yetkileri kalıcı
Referandumda ‘evet’ çıkarsa Bakanlar Kurulu’nun tüm yetkilerini elinde toplayacak Cumhurbaşkanı, aynı anda ‘parti genel başkanı’, ‘yürütmenin başı’, ‘devlet başkanı’ ve ‘başkomutan’ sıfatlarını kullanacak.
16 Nisan’da referanduma sunulacak anayasa değişikliği paketi ile Cumhurbaşkanı olağanüstü yetkilere sahip olacak. “Tarafsızlığı”na son verilen Cumhurbaşkanı; aynı anda “parti genel başkanı”, “yürütmenin başı”, “devlet başkanı” ve “başkomutan” sıfatlarını kullanacak. Cumhurbaşkanı, yürütme yetkisine ilişkin konularda istediği gibi Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkararak, ülkeyi tek başına yönetecek. Cumhurbaşkanı, Devlet Denetleme Kurulu vasıtasıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’ni denetleyebilecek. Tüm bunlara karşılık Cumhurbaşkanı denetlenemez olacak. Eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, tek başına Cumhurbaşkanı’na bu kadar yetki verilmesiyle kişisel anlamda, “diktatörlüğe açık bir sistem” kurulduğunu belirterek, “yarı diktatörlüğe bağlı sistemin temelleri atılmış oluyor” uyarısında bulundu.
16 Nisan’da referanduma sunulacak anayasa değişikliği paketinin 7. ve 8. maddeleri Cumhurbaşkanı’nı ülke yönetiminde “tek adam” haline getirecek nitelikte. 7. madde ile Cumhurbaşkanı’nın “Nitelikleri ve tarafsızlığı” başlıklı 101. maddesinin başlığı, “Adaylık ve seçimi” şeklinde değiştirildi. Başlıktaki, Cumhurbaşkanı’nın “tarafsızlığı” vurgusu kaldırıldı. Bu maddedeki, “Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir” hükmü, anayasadan çıkarıldı. Düzenleme, 16 Nisan’da kabul edildiği anda yürürlüğe girecek ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, hemen isterse AKP üyeliğine ve ilk kongrede de AKP Genel Başkanlığı’na dönebilecek.
Yeni seçilme şartları
Maddeye göre Cumhurbaşkanı, 40 yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşları arasından, doğrudan halk tarafından seçilecek. Cumhurbaşkanının görev süresi 5 yıl olacak. Bir kişi en fazla iki kez cumhurbaşkanı seçilebilecek. Teklifle, mevcut anayasadaki cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesinde 20 milletvekilinin yazılı teklifini arayan hüküm de kaldırılıyor. Ayrıca en son yapılan milletvekili genel seçimlerinde geçerli oylar toplamı birlikte hesaplandığında yüzde 10’u geçen siyasi partilerin ortak aday gösterebilmesi hükmü de değiştiriliyor. Cumhurbaşkanlığına, siyasi parti grupları, en son yapılan genel seçimlerde toplam geçerli oyların tek başına veya birlikte en az yüzde 5’ini alan partiler ile en az 100 bin seçmen aday gösterebilecek.
Olağanüstü yetkiler
Paketin 8. maddeyle anayasanın 104. maddesinde düzenlenen Cumhurbaşkanı’nın “görev ve yetkileri” değiştirilerek, Saray olağanüstü yetkilerle donatıldı. Erdoğan’ı “tek adam” yapacağı eleştirilerinin büyük bölümü de bu maddeye dayandı. Değişiklikle, “devletin başı” olan cumhurbaşkanına, “devlet başkanı” sıfatı getirildi. Ayrıca cumhurbaşkanına, “yürütme yetkisi” de verildi.
Anayasa değişikliğine göre TBMM ile Cumhurbaşkanlığı seçimleri aynı günde yapılacak. “Partili” olacak aday, Cumhurbaşkanı seçimlerini kazanıp, TBMM seçimlerinde çoğunluğu elde edemezse ironik bir durum ortaya çıkacak. Cumhurbaşkanı’nın partisi, Meclis’te resmen “muhalefet lideri” konumuna düşecek. Muhalefet lideri olacak Cumhurbaşkanı’nın yürütme görevini nasıl yerine getireceği soru işaretine neden oldu. Bu durumda Meclis’te çoğunluğu elde eden parti ile Cumhurbaşkanı arasında kriz yaşanacak. Meclis, Cumhurbaşkanı kararnamelerini kanun çıkararak, etkisiz hale getirebilecek. Cumhurbaşkanı ise, kendini bu durumdan kurtarmak için erken seçim kararı alıp TBMM ile birlikte kendisini seçime götürebilecek.
Tek başına kabine
104. maddede belirtilen “anayasadaki diğer görev ve yetkileri kullanır” hükmünün ayrıntısı ise paketin 16. maddesinde yer aldı. Anayasada Bakanlar Kurulu’nu düzenleyen maddeler yürürlükten kaldırıldı. Bakanlar Kurulu ve Başbakan’a verilen yetkiler, doğrudan Cumhurbaşkanı’na devredildi.
Ucube bir sistem Eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, yürütme ile ilgili tüm görevlerin Cumhurbaşkanı’na devrilmesini eleştirirken, Bakanlar Kurulu’nun kaldırıldığını anımsattı. Kabine üyelerinin siyasi sorumluluğu olmayan, Cumhurbaşkanı’nın sekreteri haline getirildiğini aktaran Şener, “Bir sekretarya ile devleti idare eden Cumhurbaşkanı ortaya çıkıyor. Tüm yetkiler, tek başına Cumhurbaşkanı tarafından yerine getiriliyor. Tüm devlet örgütünü, üst bürokratları tek başına atıyor. Başkanlık sisteminde bile bunun sınırları vardır. ABD’de bazı atamalar Senato’nun onayına bağlıdır. Bu yüzden, getirilen sistem ucube bir sistemdir” görüşünü kaydetti. Yarı diktatörlük Cumhurbaşkanı’nın aynı zamanda partili olduğuna işaret eden Şener, “Bir partinin başkanı nasıl devleti temsil eder? Adeta ortaya tek bir kişi ihdas edilmiştir. Burada mutlak anlamda söylemesek de kişisel anlamda, diktatürlüğe açık bir sistem kuruluyor. Yarı diktatörlüğe bağlı sistemin temelleri atılmış oluyor. Bunun iyi görülmesi gerekiyor” dedi. |
Yazı dizisinin ilk bölümü:
Anayasa değişikliği ile ne değişiyor?
Yazı dizisinin ikinci bölümü:
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu