AKP'nin balonu patladı

13 Mayıs 2007'de, Kordonboyu'nda oluşan insan seline denizden eşlik eden tekneleri her mitingte taklit etmeye çalışan AKP'liler, yine kiraladıkları tekneleri körfezde dolaştırdı. Denizin yanı sıra havayı da kullanmaya çalışan AKP'lilerin hevesi yarım kaldı. Üzerinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun fotoğrafının bulunduğu dev balonun, miting alanının üzerinde dolaştırılması planlanıyordu. Ancak AKP'nin balonu söndü! Mecazi olarak değil, “dilek ağacı heykeli”ne bağlı balon, rüzgârla birlikte sağa sola savruldu.

Gündoğdu'daki mitingin ilan edilen edilen saatinde ortalıkta pek kimse yoktu. İlçelerden ve Manisa'dan getirilenlerle alan doldurulmaya çalışıldı. Bazı öğrenci servislerinin de hafta içindeki yolcularıyla birlikte miting alanına getirildiği iddia edildi. “Getirilenlerin” mönüsünde tavuklu pilav, dondurma ve su vardı. AKP mitingi için çevik kuvvet polisi de ithal edildi. Çevre illerden gelen polisler, kendileri için kurulan gölgeliklerde mitingi izledi. “AK troller” de “retweetleriyle” Gündoğdu'dydı. Mitinge gelen AKP'lilerden “özçekim” yaparak sosyal medyadan konum bildirmeleri istendi. Bildirimler, sosyal medyada “top trend” yapılmaya çalışıldı. Geçen mitingte, “taşıma kalabalığa”, “İzmir'e hoş geldiniz” diye seslenen Binali Yıldırım, Davutoğlu alana gelene kadar kürsüyü doldururken, bu kez benzer bir gaf yapmadı. Onun yerini Davutoğlu aldı, Gündoğdu Meydanı'ndaki miting için “Konak Meydanı'ndan sesleniyoruz” dedi. İzmir'i de “Adnan Menderes'in memleketi” yaptı.

“Ahmet Hoca” lakaplı Davutoğlu, “Cumhuriyetin kalesi” İzmir'de “cumhuriyetçilik dersleri” vermeye çalıştı. O konuşurken, bir zamanlar Mustafa Kemal'in atlılarının nal şakırdattığı Kordon'da ara ara tekbir sesleri yükseldi.

Kürsüde konuşan Davutoğlu'ydu, ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın “manevi şahsiyeti”nin alandaki ağırlığı daha fazlaydı. Kimi AKP'liler, “tarafsız Cumhurbaşkanı”na sevgi ifadelerinin yazılı olduğu alın bandı taktı. Zaten Davutoğlu, Erdoğan'ın partinin başında olduğu dönemki kalabalığı toplayamadı. Yine de kitle, Erdoğan'ın İzmir'deki stat toplantısından fazlaydı. İzmir ve öncesinde Manisa'da konuşan Davutoğlu, “yaşam biçimi” endişelerine karşı “28 Şubat'ta insanların yaşam biçimlerine karışıldı” savını ileri sürdü. Muhalefet partilerini de o dönemde sessiz kalmakla suçladı. AKP'nin ülkeye “Osmanlı aşısı” yaptığını dile getiren Davutoğlu, Grup Yorum'un eski solisti Hilmi Yarayıcı'nın CHP'nin Hatay adayı olmasına ilişkin “DHKP-C'nin sözcülüğünü yapan kişi CHP'nin Hatay adayı. Hatay'ı Suriye'nin parçası gösteren haritaların önünde konser veriyor” suçlamasını getirdi. DHKP-C, Gülen Cemaati ve Kandil'in CHP, MHP ve Kandil'in paraleli olduğunu ileri sürerek, altılı çetenin eski Türkiye'yi geri getirmeye çalıştığını savundu. Davutoğlu, şunları söyledi:

“Karşımızdaki koalisyonu görüyor musunuz? MHP, CHP, HDP legal görünümlü üç parti. Paralel çete, HDP'ye talimat veren Kandil ve tüm bu saldırıların arkasında olan DHKP-C. Üç illegal terör örgütü yapılanması bunları destekliyor. DHKP-C onurlu savcımızı şehit etti. Bu saldırıların arkasında DHKP-C çıkınca HDP 'onlar yapmamıştır' dedi. Terör örgütünün avukatından demokrasi çıkar mı? 'Biz HDP'yi destekliyoruz' dedi DHKPC. Onun destekliği bir parti demokrat olabilir mi? Barış sözcüsü olabilir mi? Ulusalcı CHP var ya bu DHKP-C örgütünün uzantısı olan bir grubun solistini Hatay'dan 1. sıra milletvekili adayı yaptı. Onlar altıgen oluştursunlar biz yolumuzdan yürürüz.”

Öte yandan Davutoğlu, Merkez Bankası İzmir Şubesi'nin bulunduğu binada hazırlanan Başbakanlık Ofisi ile Konak Tünellerinin açılışını yaptı. İzmir Büyükşehir Belediyesi binasının hemen yanındaki ofisin açılışında konuşan Davutoğlu, “İzmir, ülkemizin, milletimizin ufuk şehridir” dedi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “yeni komşusunu”, kendisini ziyaretinde kapıda karşıladı ve uğurladı.