AKP'nin 367 benzetmesi

Anayasa Mahkemesi(AYM), yüzde 10 seçim barajının kaldırılması amacıyla yapılan biresey başvuruları esastan görüşmek için gündemine alınca bir kez daha AKP ile karşı karşıya kaldı. AKP’nin Yüksek Seçim Kurulu’ndaki(YSK) temsilcisi Şeref Malkoç, AYM’nin usulüne uygun bir başvuru olmadığı için yasa iptali kararı veremeyeceğini, vermesi halinde “kendi sınırlarının dışına çıkacağını” söyledi. Malkoç, “AYM Başkanının açıklamaları anayasaya uygun değil” dedi. Malkoç, Türkiye’nin en önemli sorununun erklerin birbirinin alanına girmesi olduğunu belirterek, “AYM, yüzde 10 barajını kaldıracak bir yasa iptali yoluna giderse geçmişteki 367 barajı gibi bir garabet doğar” diye konuştu.

YSK’de AKP’yi temsil eden Malkoç, AYM’nin 2015 seçimlerini de etkileyebileceği belirtilen yüzde 10 seçim barajına karşı bireysel başvuruları 3 hafta içinde karara bağlamak için gündemine almasını Cumhuriyet’e değerlendirdi. Malkoç, AYM’nin barajı kaldıracak bir yasa iptaline gidemeyeceğini belirterek şunları söyledi:

Anayasaya aykırı: Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın (Hak ihlali kararı vermeleri halinde anında uygulanacağı) yolundaki açıklamaları anayasaya uygun değil. Çünkü Anayasa Mahkemesi’nin önünde usulüne uygun olarak seçim barajıyla ilgili yasanın iptali için açılmış bir dava bulunmuyor. Yasaların iptaliyle ilgili bizdeki usuller bellidir. Yasaların Resmi Gazete’de yayımı ve yürürlüğe girmesinin ardından cumhurbaşkanı ya da belli sayıdaki imzayla milletvekilleri iptal başvurusu açabilir. Ya da görüşmekte olanbir davada mahkemeler iptal başvurusu yababilir. Burada böyle bir durum yok.

AYM kendini Meclis’in yerine koyamaz: Burada Anayasa Mahkemesi’nin önünde bireysel başvuru var. Bu başvuruyu inceleyebilir. İncelemesi sonucu hüküm de verebilir. Anayasa Mahkemesi, bu başvurulara göre hak ihlali olmuş mudur olmamışmıdır, karar verebilir, tıpkı tutukluluklarda olduğu gibi. Ancak barajla ilgili yasa değişecekse bunu TBMM yapar, Yetki TBMM’dir. Anayasa Mahkemesi, kendini Meclis’in yerine koyamaz.

Barajı AYM kaldıramaz: Başvurularla ilgili hak ihlali kararı verse bile bu karar yüzde 10 seçim barajıyla ilgili bir uygulama kararı olmaz. Tek başına Anayasa Mahkemesi’nin kararı uygulama için yetmez. TBMM’nin bir düzenleme yapması gerekir. TBMM düzenleme yapmadan barajla ilgili uygulama yapılamaz.

Baraj kalkmaz tazminat hakkı doğar: Anayasa Mahkemesi’nin görüşeceği bu bireysel başvurularda hak ihlali vermesi barajın kalkması sonucunu doğuramaz. Anayasa Mahkemesi hak ihlali karar verse bile seçim hukukuna göre ancak bu başvuruyu yapanlara tazminat hakkı ya da tazminat davası açma hakkını doğurur.

Sınırını aşamaz: Anayasa Mahkemesi, bu başvurular üzerinden barajı kaldıracak bir karar vermesi tıpkı geçmişteki 367 kararı gibi bir garabet yaratır. Anayasal kurumlar anayasa çerçevesinde faaliyet yürütmek zorundadırlar. TBMM yasama faaliyeti yapmalı, yürütme icra faaliyeti yapmalı, yargı da yargı sınırları içinde kalmalıdır. Zaten Türkiye’nin temel sıkıntısı da erklerin kendi sınırları içinde kalmayıp birbirinin alanına girmeleridir.

YSK devreye girer: Anayasa ve yasalardaki bu açıklıklara karşın Anayasa Mahkemesi’nin barajın kaldırılması konusunda karar vermesi halinde yine uygulama yoluna gidilemez. Böylesi bir durumda da YSK devreye girecektir. Orntaya çıkacak karmaşayı çözecek olan YSK’dir.