Ahmet Mümtaz Taylan: "Eleştiren gençleri ancak bir öğretmen yetiştirebilir"

Oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan 13. Eğitimde Edebiyat Semineri'nde konuştu. Eğitimi denize, öğretmenleri fırtına kuşlarına benzettiğini söyleyen Taylan "Soru soran, merak eden ve eleştiren gençleri ancak bir öğretmen yetiştirebilir" dedi.

Ahmet Mümtaz Taylan:
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 04.03.2020 - 16:43

Günışığı Kitaplığı’nın "13. Eğitimde Edebiyat Semineri" 29 Şubat’ta FMV Işık Ortaokulu’nun ev sahipliğinde düzenlendi. Seminerde konuşan isimler arasında sanatçı Ahmet Mümtaz Taylan, yazar Gülten Dayıoğlu ile karikatürist ve yazar Behiç Ak, yazar ve yayıncı Mine Soysal, yazar İshak Reyna, yazar Burcu Aktaş ve Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi  Prof. Dr. Nermin Yazıcı yer aldı. Seminere bu yıl 45'ten fazla il ve ilçeden, 600'ü aşkın öğretmen, eğitim yöneticisi, kütüphaneci ve akademisyen katıldı.

"EĞİTİM DENİZ, ÖĞRETMENLER FIRTINA KUŞU"

Seminerin kapanış konuşmasını yapan oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan, öğretmenlik mesleğinin hem kendi hikâyesinde hem de toplumda bıraktığı izler üzerine konuştu. Öğretmenleri fırtına kuşlarına benzettiğini belirten Taylan şunları söyledi: “Fırtına kuşları, açık denizlerde hiçbir yere konmadan çok uzun uçabilen kuşlardır. Eğitimi denize, öğretmenleri de fırtına kuşlarına benzetirim. Aşağıda ne kadar sığlık ya da derinlik olursa olsun, yukarıda mutlaka ne yapacağını bilen bir öğretmen vardır”

Öğrencilikten sanat hayatına uzanan yoldaki anılarını katılımcılarla paylaşan Taylan “Eğitime güvenmem, çünkü güdümlü bir iştir. Ama öğretmen öyle değildir. Bu oyunu bozsa bozsa öğretmen bozabilir. Soru soran, merak eden ve eleştiren gençleri ancak bir öğretmen yetiştirebilir” dedi.

"SIRADIŞI İNSANLAR YETİŞTİRİLMELİ"

Seminerin açılış konuşmasını “Öğretmenlikten Edebiyata Bir Ömür” başlıklı konuşmasıyla Gülten Dayıoğlu yaptı. Yazarlık kariyeri ve öğretmenlikten edebiyata uzanan birikimini katılımcılarla paylaşan Dayıoğlu yaptığı konuşmada "Sorunları algılama ve çözüm üretme bilincimiz, nitelikli kitaplarla gelişiyor. Nitelikli kitaplar, yaşam koçumuzdur" dedi. Dayıoğlu, topluma değer katan sıradışı insanlar yetiştirmenin hedeflenmesi gerektiğini belirtti.

 

BEHİÇ AK VE BEYKAN SÖYLEŞİSİ

Program kapsamında çocuk edebiyatının önemli yazarlarından karikatürist Behiç Ak ve editörü Müren Beykan, yeni kuşakların okuma denklemi üzerine bir söyleşi yaptı.

Behiç Ak “Çocuk edebiyatının sanatsal bir tür olarak kabul edilmesi zaman aldı, yetişkin edebiyatı hep daha ön plandaydı. Bu önyargı zamanla kırıldı. Günümüzde yetişkin edebiyatı ve çocuk edebiyatı birbiriyle yarışır durumda” dedi. Yayıncı Beykan ise “Editör, yazara bir şeyleri hatırlatabilir, ama aslolan yazardır. Öte yandan iyi bir editör de yazar için güvencedir. Kaotik bir edebi metnin, bütünlüğü bozulmadan yayımlanması iyi bir editöre bağlıdır” diyerek editör-yazar işbirliğinin önemini vurguladı.

Beykan, proje başkanı olduğu "Zeynep Cemali Öykü Yarışması" hakkında da önemli bilgiler paylaştı ve son başvuru tarihi olan 20 Mayıs’ı eğitimcilere hatırlattı.

BİR OKUR OLARAK ÖĞRETMEN

Türkçe eğitim uzmanı ve Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi  Prof. Dr. Nermin Yazıcı, öğretmenin bir okur olarak edebiyatla arasındaki etkileşim evrenini anlattı. “Birini severken, ona göç edersiniz. Sevmek, birinin yararına, onun serpilip gelişebileceği bir mekân yaratmaktır. Ben sadece doğurduğumu seviyorum dersek, bu ciddi bir sorundur” diyen Yazıcı, eğitimcilerin bu sevgi göçünü gerçekleştirebilecek fırsata sahip olduğunun altını çizdi.

"SANSÜR, AZINLIĞIN ÇIKARINI KORUYOR"

Mine Soysal, İshak Reyna ve Burcu Aktaş’ı bir araya getiren bir başka söyleşide, edebiyat kitaplarının incelenmesi, seçimi ve okura ulaşması konusunda eğitimcileri kolaylayacak ipuçları tartışıldı. Yazar, yayıncı Mine Soysal “Özgür düşünceyi yerle bir etmeyi amaçlayan sansürün asıl işlevi, bir azınlığın çıkarını korumaktır. Buna kişisel rıza göstermekse otosansürü yaratır” dedi. Editör, akademisyen İshak Reyna, okurun kitabı ön kapağından çok künyesine bakarak incelemesinin, ilk tanışma sürecinde kendi okuma haritasını oluşturabileceğinden söz etti.

Yazar, eleştirmen, yayıncı Burcu Aktaş ise “Edebiyat, kendimizi, dünyamızı ve bilmediklerimizi keşfetmemizi sağlayan bir araçtır. Bir şeyleri red ya da kabul etmeyi ilk kez çocuk kitaplarıyla deneyimleriz” sözleriyle çocuklukta yapılan okumaların büyük etkisinin altını çizdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler