'Ağa Han Müzesi Hazineleri' sergisi yarın açılacak

İslam dünyasının, Endonezya'dan Sicilya'ya, Endülüs'ten Çin'e uzanan farklı coğrafyalarda aynı döneme denk gelen yansımalarını içeren ''Ağa Han Müzesi Hazineleri'' başlıklı sergi, yarın Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi'nde (SSM) açılacak.

'Ağa Han Müzesi Hazineleri' sergisi yarın açılacak
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 04.11.2010 - 12:37

SSM'nin, Ağa Han Kültür Vakfının iş birliğiyle düzenlediği serginin tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda konuşan Müze Müdürü Nazan Ölçer, en değerli İslam sanat eserlerini bünyesinde barındıran ve 2013 yılında Toronto'da ziyarete açılacak Ağa Han Müzesi'nin başyapıtlarını sanatseverlerle buluşturan serginin, halkının büyük çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede ilk kez gerçekleştirildiğini belirtti. İslam dünyasının, Endonezya'dan Sicilya'ya, Endülüs'ten Çin'e uzanan farklı coğrafyalarda aynı döneme denk gelen yansımalarını içeren sergide, seramik, ahşap, metal, kumaş gibi materyallerden yapılan ve üzerlerinde Kur'an-ı Kerim'den metinlerin yer aldığı objelerin yanı sıra el yazmaları ve minyatürlerin de bulunduğunu belirten Ölçer, eserlerin Ağa Han ve ailesinin şahsi koleksiyonu olduğunu söyledi.

Ölçer, İslami sanatların seçkin örneklerinden oluşan serginin, koleksiyonun toplandığı ülkelerin coğrafi ve kültürel çeşitliliği aracılığıyla, İslam'ın evrenselliğine işaret ettiğini vurgulayarak, ''Sergi, İslam sanatının Avrupa'dan Çin'e ulaşan bir coğrafyada beslendiği ve beslediği kültürleri gözler önüne seriyor. Serginin, İslam sanatının dünyanın dört bir yanında ortaya çıkan ve hiç görmediğimiz yansımalarını gözler önüne sererek, belki de zaman zaman unuttuğumuz hoşgörü ve karşılıklı anlayış hislerini tazeleyeceğini umuyoruz. Sergide, her zaman görme fırsatı bulamayacağımız eserler yer alıyor'' diye konuştu.

İslam sanatında yazının her zaman büyük önem taşıdığını, sözü kağıda aktaran sanatçıya verilen değerin bütün sanatların üstünde tutulduğunu anlatan Ölçer, ''Onlar yazdıkları eserlere küçük notlarla kimliklerini, kimin öğrencisi olduklarını, ne amaçla yaptıklarını yazarlar ve bizlere tarihte iyi bir pencere açma fırsatı verirler. Tuvallere yansıyan resim sanatı, İslam sanatında bazen bir kitabın sayfalarına girebilir ve onunla kısıtlı kalabilir ama bazen de onların devasa boyutlarda yaptıkları minyatürlere yol açar'' dedi.
 

'En iyi sergi oldu'

Ağa Han Kültür Vakfı Genel Müdür Luis Monreal ise sergideki başyapıtların, Toronto'da 2013'te açılacak Ağa Han Müzesi'ne ait olduğunu belirterek, ''Kuzey Amerika'da böyle bir müze kurma fikri, Batı dünyasına İslam kültürünün çeşitliliğini göstermek amacıyla ortaya çıktı. Çünkü İslamiyet, geniş bir coğrafyaya yayılan, farklı mezheplerden inananlarıyla, 1300 yıldan uzun bir geçmişe sahip bulunuyor. İslam sanat ve geleneğinin evrensel yönünü de göreceğimiz sergide yer alan eserler arasında, Çin'den İspanya'ya kadar çok geniş bir coğrafyayı kapsayan eserler bulunuyor'' diye konuştu. Müzenin, Vakfın, İslam dünyasına yaptığı çalışmaların bir uzantısı olduğunu belirten Monreal, tarihi şehirleri rehabilite etme, canlandırma ve gerekirse tarihi eserleri koruma altına alma amacını taşıdığını söyledi.

Afganistan, Pakistan, Suriye, Tanzanya, Zanzibar, Mali'nin de aralarında bulunduğu birçok ülkedeki İslami eserleri restore ettiklerini, koruma altına aldıklarını ve koleksiyona kazandırdıklarını kaydeden Monreal, Türkiye'nin de Ağa Han konusunda ne kadar hassas olduğunu bildiklerini, Türk mimarlarının, her yıl verilen Ağa Han mimar ödüllerihi defalarca aldığını anlattı. Koleksiyonun farklı eserlerinin, İtalya, İngiltere, Almanya ve Portekiz'de sergilendiğini, eserlerin İstanbul'un ardından da Malezya, Güneydoğu Asya ülkelerinde ve ABD'de sanatseverlerle buluşacağını belirten Monreal, ''Bugün burada gerçekten çok parlak başyapıtların bir kısmını göreceksiniz. Bu sergiye katılım müze için hazırlık gibiydi. Koleksiyonun içindeki eserleri farklı şekillerde yorumlamalarına izin verildi. Farklı bir yorum ortaya çıktı. İltifat etmek için değil, samimi bir şekilde söylemek istiyorum. İstanbul şimdiye kadarki en iyi sergiyi bir araya getirdi. Hazırlanan katalog da en iyisi'' dedi. Toplantının ardından Ölçer, Monreal ve küratör Benoit Junod, gazetecilere sergiyi gezdirdi.

Dokunmatik ekran

SSM, bu sergide ''Efsane İstanbul: Bizantion'dan İstanbul'a - Bir Başkentin 8000 Yılı'' sergisini kurgulayan mimar Boris Micka ile çalıştı. Micra, eserleri, İstanbullulara farklı bir deneyim yaşatacak ve ziyaretçiyi sıkmayacak interaktif bir düzenle yerleştirdi. İslam sanatına farklı bir bakış açısı getiren sergide, 4 eserin üzerindeki yazılar, dokunmatik ekranlar yardımıyla Farsça, Türkçe ve İngilizce olarak ekrana yansıtıldı. Böylece müzeyi gezenler, dünya edebiyatının şaheserlerinden biri kabul edilen İranlı şair Nizami'nin 12. yüzyılın sonlarında yazdığı ''Hamse''sini, 15. yüzyılda Timuri edebiyatçısı Hüseyin el-Vaiz el Kaşif'in masal derlemesini, Firdevsi'nin ünlü destanı Şehname'nin 1492'de Şiraz'da yazılan resimli nüshası ile 1654 tarihli İsfahan'da yazılan nüshasını okuyabiliyor.

Sergi, 27 Şubata kadar görülebilecek. Sergi süresince, tüm hafta sonları, Sabancı Üniversitesi öğrencileri tarafından ücretsiz rehberli tur hizmeti verilecek. Ayrıca serginin ilerleyen günlerinde ''Komşu Günü'' etkinliğiyle Emirgan çevresindeki sanatseverler müzede ağırlanacak. Sergiyle paralel, hafta içi 10.00–12.00 ve 13.00–15.00 saatleri arasında, okul grupları için atölye çalışmaları gerçekleştirilecek.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon