‘ABD’ni yeniden harika yap’
The Purge (Arınma Gecesi) serisinin dördüncü bölümü The First Purge’de (İlk Arınma Gecesi/ 2018) siyahi yönetmen Gerald McMurray, ırk, sınıf ayrımı, cinsiyet, şiddet, bireysel silahlanma, vahşi kapitalizm temalarını çarpıcı bir anlatımla tartışıyor. Mamma Mia ! (2008) adlı müzikal komedinin on yıl sonraki devam filmi Mamma Mia! Yeniden Başlıyoruz’da (2018) kahramanların gençlik yıllarını izliyoruz
Korku-fantastik-bilimkurgu türü altında çekilen filmlerin çoğunluğu devlet erkini, totaliter rejimleri, hükümetleri eleştirmek için yapılmışlardır. Invasion of the Body Snatchers (Ceset Yiyicilerin İstilası/1956) ABD’indeki McCarthy adlı senatörün başlattığı Cadı Avı dönemini anlatır, Night of the Living Dead (Yaşayan Ölülerin Gecesi/ 1968) zombilerden çok ayrımcılığı irdeler, They Live (Yaşıyorlar/1988) Ronald Reagan hükümetini eleştirir. James DeMonaco’nun yazıp yönettiği The Purge (Arınma Gecesi/ 2013), The Purge: Anarchy (Arınma Gecesi: Anarşi/2014) ile The Purge: Election Year (Arınma Gecesi:Seçim Yılı/2016) adlı düşük bütçeli yapımlar gişede çok başarılı oldular, ABD’indeki şiddeti, bireysel silahlanmayı, sınıf ayrımını, ırkcılığı, kapitalizmi yetkin bir anlatımla eleştirdiler.
Bugün gösterime giren, James DeMonaco’nun senaryosunu yazdığı, AfroAmerikalı yönetmen Gerald McMurray’in (Burning Sands) yönettiği, serinin dördüncü bölümü The First Purge (İlk Arınma Gecesi/ 2018) Amerika’da her yıl bir kez düzenlenen bu geleneğin kaynağına giderek başlangıcını betimliyor. Ülkede işsizlik, yoksulluk iyice artmıştır, Ekonomik durum kritiktir, nüfus çoğalmıştır. Yeni Kurucular düşük gelirli nüfusu azaltmak için New York’taki Staten Adası’nda arınma gecesi düzenlemeyi tasarlarlar. Bu bölge, siyahi, latin, Asyalı gibi azınlıkların sayıca fazla olduğu bir bölgedir. Akşam 7’den sabah 7’ye dek 12 saat boyunca cinayet, yağma, tecavüz gibi her türlü suç serbest olacaktır. Bu sosyal deney (!) yoksul grupların sayısını azaltmak, ülkeyi refaha kavuşturmak için yapılacaktır.
Artık ‘Amerikan Rüyası’ sona ermiştir. Herkes sokaklara çıkıp içinde biriken öfkesini, şiddet dürtüsünü serbest bırakacaktır. Yeni Kurucuların amaçladığı bu yeniden doğuşta arınmacılar ile koruyucular, iyiler ile kötüler, haklılar ile haksızlar karşı karşıya kalırlar. Katılımcılara 5 bin dolar verilir. Bu toplumsal katarsiste Staten Adası’ndakiler protestocu ya da destekçi olmayı vicdanlarına göre seçeceklerdir. Uyuşturucu baronu Dmitri (Y’Lan Noel), eski sevgilisi aktivist Nya (Lex Scott Davis), kardeşi Isaiah (Joivan Wade) bu dehşet gecesini deneyimlerler.
“Ben 90’ların çocuğuyum. Babam bana erkenden ayaklarımın üstünde durmayı, adalet için savaşmayı, topluluğumu korumayı öğretti. New Orleans’ta büyüdüm. Filmdeki karakterlerin yolculuğunu birebir yaşadım. ABD’inde siyahi olmanın zorluğunu gayet iyi bilirim. Sinemacı olarak sınırları zorlamak, izleyicinin ülkemde yaşanan olayları anlamasını, düşünmesini istedim” diyen Gerald McMurray politik taşlamanın gücüne inanıyor. İlk Arınma Gecesi’nde Donald Trump hükümetini, Amerikan tarihi süresince siyahileri, kızılderilileri katleden Ku Klux Klanları, beyazların üstünlüğüne inanan Neo Nazileri eleştiriyor. Çekime 4 Temmuz Bağımsızlık Günü’nde başlayan McMurray bu arada Charlottesville olaylarının patlak verdiğini de vurguluyor. Charlottesville’de 12 Ağustos 2017’de yaşanan çatışma Neo Nazilerin şiddeti, cinayeti, yaralamalarıyla sonuçlandı. Eyalette sıkı yönetim ilan edildi. Filmde bu ırkçı eyleme gönderme yapan çok sayıda sahne var.
Dünyaya sanatla ulaşıldığını savunan Gerald McMurray, son yıllarda ülkesinde yaşanan gerçek olaylardan esinlendiğini vurguluyor: “Gerçek yaşamın kötülükleriyle savaşmak, siyahi yaşamlara saygıda bulunmak istedim” diyor. Senaryosunu James DeMonaco’nun yazdığı, Gerald McMurray’in yönettiği, Y’Lan Noel, Lex Scott Davis, Joivan Wade, Rotimi Paul, Marisa Tomei, Luna Lauren Velez’in oynadığı The First Purge (İlk Arınma Gecesi/ 2018) bugün gösterime girdi.
Mamma Mia ! Yeniden başlıyoruz…
Mamma Mia ! (2008) adlı müzikal komedinin başarısından 10 yıl sonra gerçekleştirilen Mamma Mia! Here We Go Again’de (Mamma Mia! Yeniden Başlıyoruz/ 2018) Donna Sheridan’ın yaşamını değiştiren ilişkilerinin başlangıç noktasına tanık oluyoruz. Devam filminde yönetmen Ol Parker, 1979’da Donna ve Dinamolar grubunun üniversitedeyken nasıl kurulduğunu, “Yaşam kısa, dünya büyük” diyen genç kızın Yunanistan’ın Kalokairi adasında nasıl yazgısını bulduğunu, karakterlerin ilk gençlik yıllarına dönerek, günümüzle parallellikler kurarak anlatıyor.
Avrupa yolculuğuna çıkan genç Donna’nın (Lily James) ilk durağı Paris olur. Burada genç Harry (Hugh Skinner) ile tanışır. Yunan adası Kalokairi’ye giden motoru kaçırınca onu adaya teknesiyle genç Bill (Josh Dylan) götürür. Adada yolu genç mimar Sam (Jeremy Irvine) ile kesişir. Donna bu büyüleyici adada kamlaya karar verir. Sam’in nişanlı olduğunu öğrenince düş kırıklığına uğrar. Arkadaşları genç Tanya ( Jessica Keenan Wynn) ile genç Rosie ( Alexa Davies), Donna’ya destek olmak için adaya gelirler. Donna hamiledir ve çocuğunun babası üç genç adamdan biridir.
Sophie (Amanda Seyfried) bir yıl önce yitirdiği annesi Donna’nın (Meryl Streep) düşünü gerçekleştirmek için Bella Donna Oteli’nin yeniden açılışına hazırlanmaktadır. Üç biyolojik babasından biri olan Sam (Pierce Brosnan) ona yardım eder. Donna’nın yakın arkadaşları Tanya (Christine Baranski) ile Rosie (Julie Walters) adaya gelirler. Korkunç bir fırtına yaklaşmaktadır. Sophie’nin açılış partisi ertelenince Sophie annesini düş kırıklığına uğrattığını düşünür. Oysa eskiden olduğu gibi adada herşey öylesine anında oluverir. Sophie’yi çok sayıda sürpriz beklemektedir.
Ol Parker’ın yönettiği, Abba grubunun unutulmaz şarkılarıyla dolu, aile, yaşam, ölüm, dayanışma, sevgi, aşk temalarını anlatan, Lily James, Amanda Seyfried, Dominic Cooper, Pierce Brosnan, Colin Firth, Stellan Skarsgaard, Andy Garcia, Christine Baranski, Julie Walters, Jeremy Irvine, Josh Dylan, Hugh Skinner, Cher, Meryl Streep, Jessica Keenan Wynn, Alexa Davies’in oynadığı Mamma Mia! Here We Go Again (Mamma Mia! Yeniden Başlıyoruz/ 2018) bugün gösterime girdi.
Genç kadro deneyimlilerin karşısında yetkin yorumlar sunuyor. Şarkılar, danslar, koreografi, kostüm ve mekan tasarımları çok başarılı. Eğlenmek, dans etmek, gülmek, neşelenmek, havanızı değiştirmek istiyorsanız 1970’leri selamlayan bu müzikal komediyi kaçırmayın. Hemen salondan çıkmayın,finaldeki yeni ve eski kadronun şarkı söyleyip dans ettiği sahnenin tadını çıkarın. Ardından espirili bir sekans daha var. Bu enerjik, coşturucu, yaşama sevinci veren müzikal komediyi izledikten sonra kendinizi çok daha iyi hissedeceksiniz.
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- İlk kez tek bir fotonun nasıl göründüğü gösterildi
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- Yıkılması gerekiyor!