‘ABD de Rusya da Türkiye’nin Suriye’de olmasını istemiyor’

Prof. Çelikpala, Moskova’nın ‘güvenli bölge’ çıkışını değerlendirdi: ‘ABD de Rusya da Türkiye’nin Suriye’de olmasını istemiyor’

‘ABD de Rusya da Türkiye’nin Suriye’de olmasını istemiyor’
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 25.02.2019 - 21:45

Daha önce Suriye’nin kuzeyinde kurulması planlanan “güvenli bölge”ye karşı çıkan Rusya’nın “tampon bölgede askeri polisimiz konuşlandırılabilir” mesajını değerlendiren Prof. Dr. Mitat Çelikpala, “Türkiye’nin ABD ile, YPG’nin Şam’la yaptığı pazarlıklar var. Bu görüşmelerin tamamı hakkında bilgi sahibi olan Rusya, istedikleri yönde ilerleme göremiyorsa buraya başkasını sokmak yerine güvenliği kendileri üstlenmeyi düşünmüş olabilir” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den asker çekme kararı ve Suriye’nin kuzeyinde “güvenli bölge” kurulacağı açıklamasının ardından Ankara-Washington arasındaki temaslar sürerken Rusya’dan önceki gün sürpriz bir çıkış gelmişti. Moskova’dan, daha önce ABD çekilmesinin ardından bölgenin tekrar Suriye ordusunun kontrolüne geçmesi gerektiği yönünde açıklamalar yapılmasına karşın, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, politikalarında değişiklik olduğunun işaretini vermiş, şu ifadeleri kullanmıştı: “Gerilimi azaltma bölgelerine yönelik anlaşmalarda Rus askeri polisinin konuşlandırılması deneyimine sahibiz. Söz konusu tampon bölge için de bu hâlâ mümkün. Ancak vurgulamak isterim: Askerler Şam ve Türkiye’nin pozisyonlarını göz önünde bulundurarak konuyla ilgili detaylar üzerinde anlaşmaya çalışıyor.”

‘Kontrolü sağlayıp Şam’a devredebilirler’
Lavrov’un açıklamalarını Cumhuriyet’e değerlendiren Kadir Has Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Çelikpala, “Türkiye’nin ABD ile, YPG’nin Şam’la yaptığı pazarlıklar var. Bu görüşmelerin tamamı hakkında bilgi sahibi olan Rusya, istedikleri yönde ilerleme göremiyorsa buraya başkasını sokmak yerine güvenliği kendileri üstlenmeyi düşünmüş olabilir” dedi. Lavrov’un açıklamasının, Moskova’nın Suriye’deki geleneksel tavrına uygun görünmediğini söyleyen Çelikpala, “Rusya sıcak çatışmanın olmadığı bir zemin hazırlanırsa girer. Diğer yandan bu coğrafyanın tamamında kontrolü sağlayıp Şam’a devretmeyi düşünüyor olabilirler” görüşünü dile getirdi.

‘Astana süreci kırılmaya gidebilir’
Çelikpala, hem ABD hem de Rusya’nın, Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin askeri varlığını istemediği vurgusu da yaparak şu ifadeleri kullandı: “Sahadaki hiçbir aktör sınırın diğer tarafında Türkiye’nin kalıcı biçimde var olmasını istemiyor. Buna Astana ortaklarımız da, geleneksel müttefiklerimiz de dahil, Şam’ın kendisi de dahil. Dolayısıyla Türkiye’nin sahada askeri olarak uzun süreli kalıcı rolünün olmadığı senaryolar çalışılıyor. Bu anlamda baktığımızda Ruslar, Şam’ın da istediği meşru oyuncu olarak sahada. Rusya’nın YPG ile de bağlantıları var, muhtemelen onların da itirazları olmayacaktır. ABD eğer bu bölgeden çekilecekse o bölgeyi Rusya’ya bırakır mı, sorusuyla karşı karşıya kalıyoruz. Türkiye’nin olmadığı her türlü senaryoya diğer aktörler ehven-i şer olarak baktığı için bu da muhtemel bir senaryo olarak ortaya çıkabilir. Tabii bu aynı zamanda Suriye’de ABD-Rusya uzlaşması gerektiriyor. Fakat bu uzlaşının sağlanması, Türkiye’nin ikna edilmesini gerektiriyor, burada Astana süreci bir kırılmaya da gidebilir. Çünkü Türkiye her halükârda sahada olmak istiyor.”

Trump’ın Suriye’den çekilme kararının ardından ABD kurulu düzeninin, Suriye’den tamamen çekilmeye karşı olduğunun görüldüğünü belirten Çelikpala, “Trump sözünden dönmemiş olmak için bir oyun kurmaya çalışıyor. Nihayetinde ABD, Suriye’den tamamen çekilmeyecek” diye konuştu. Önümüzdeki dönemde ABD’nin 200 askerinin oradaki rolünün ne olacağının konuşulması gerekeceğine değindi. “Bunlar savaşan asker mi olacak, danışmanlık mı yapacaklar, henüz belli değil. Fakat her durumda ABD’nin Rusya ile, Türkiye ile, hatta Şam’la, İran’la görüşmesi gerekecek. Fakat kısa ve orta vadede Suriye’deki karmaşa bitmeyecek gibi görünüyor” diye konuştu. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler