ABD bunu tartışıyor: Biden, Türkiye’ye yönelik yaptırımları kaldıracak mı?
Dünyaca ünlü hukuk firmalarının temsilcileri, Washington tarafından Türkiye'ye uygulanan yaptırımların gelecekteki muhtemel seyrini CNBC'ye değerlendirdi.
Amerikan hukuk firması Kirkland & Ellis'ten avukatlar, ABD'nin Rusya ile olan S-400 anlaşmasına karşılık Türkiye'ye uyguladığı yaptırımlar hakkında CNBC'ye değerlendirmelerde bulundu.
Avukatlar, ABD Başkanı Joe Biden’ın, Trump döneminde devreye sokulan ve kamuoyunda CAATSA olarak bilinen, "Hasımlara Yaptırımlar Yoluyla Karşılık Verme Yasası" (CAATSA) kapsamında Türkiye’ye uyguladığı yaptırımların gelecekteki seyrini "oldukça karmaşık" olarak nitelerdirdi.
BİDEN'A "SERTLEŞME" ÖNERİSİ
Biden yönetiminin S-400 yaptırımlarını nasıl ele alacağının önemli ve kalıcı bir emsal oluşturacağına değinen, Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi Füze Savunma Projesi direktörü Thomas Karako, CNBC'ye demecinde, “Müttefiklerimiz, ortaklarımız ve düşmanlarımız, Trump yönetimi tarafından CAATSA yaptırımlarının zoraki, yavaş ve soğuk bir biçimde uygulanmasına tanık oldular. Bu hikayeyi daha fazla zayıflık ile daha da kötüleştirmek, diğer birçok ortağa talihsiz bir sinyal gönderir" dedi.
"DAHA AZ ESNEKLİK" VURGUSU
Uluslararası Ticaret ve Ulusal Güvenlik uzmanı Sanjay Mullick ise yaptırımların kalkıp kalkmayacağına ilişkin bir soruyu, “Evet, başkan bunu yapabilir ve kararı geri alabilir veya en azından bunun için Kongre ile birlikte çalışabilir. Bu, daha az esneklik ve daha az çevikliğin olabileceği bir durum” şeklinde yanıtladı.
'TEK TARAFLI BİR ADIM' OLASI DEĞİL
Aynı hukuk şirketinin Uluslararası Ticaret ve Ulusal Güvenlik uygulama grubu Danışmanı Abigail Cotterill Cotterill ise yürütme organı ve Kongre arasında gerekli olmasa bile en azından bir miktar koordinasyon görmeyi bekleyebileceklerini vurguladı.
Avukatlar, Biden yönetiminin yaptırımları kaldırma potansiyeli sorulduğunda, "ABD başkanının tek taraflı bir adım atma olasılığı zayıf" dedi.
“TÜRKİYE BUNUN OLACAĞINI BİLİYORDU”
Mullick, uygulanan yaptırımların hedefe yönelik olduğunu belirterek, “Burada odak noktası şudur ki lisanslama, teknoloji ve finansal işlemlerle ilgili yasaklara pek fazla odaklanılmadı" dedi.
Öte yandan yaptırımların, ABD-Rusya ilişkilerinin geniş bağlamına tam anlamıyla uyan bir yaklaşımda olduğunu vurgulayan Mullick, “Türkiye'ye yönelik yaptırımlar bir bakıma, Rus savunma sanayii ile birlikte çalışan şirketlere yaptırım uygulayan yasanın bir türeviydi. Böylece Türkiye bilerek ya da bilmeden -ki bence bilerek- bu yola girmiş oldu” dedi.
Dönemin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, ABD’nin, Türkiye'deki S-400 sisteminin operasyonel hale getirilmemesi konusundaki beklentisini vurgulamış, Türkiye’nin bu sistemlere sahip olmasının kabul edilemez olduğunu ifade etmişti.
En Çok Okunan Haberler
- 87 yaşındaki iş insanı İnan Kıraç evlendi
- AKP koridorlarında konuşulan 'erken seçim tarihi' sızdı
- Mühimmat fabrikasında patlama
- 2025 yılının asgari ücreti belli oldu!
- Özel'den Erdoğan'a 'Esad' ve 'HTŞ' yanıtı
- Teğmenler soruşturmasında flaş gelişme
- Muhalif gruplarla anlaşmaya varıldı!
- Gayrimüslimlerin tapuları üzerinden dönen yolsuzluk
- 2 yaşındaki çocuğun 'öksürüğünün' sebebi şaşırttı
- AKP’ye katılacaklar mı?