6 bin 600 görselden oluşan “Vakt-i Fener” tarihin sanatı

Fenerbahçe Stadı’na basın toplantısı için ısrarla çağrılınca birkaç kez sordum, kültür sanatı ilgilendirdiğine emin misiniz, diye. Konuyu sır gibi sakladılar, toplantı başlayana dek. Sizler de bugün öğreniyor olacaksınız, bu çok emek verilmiş, çok çalışılmış, çok anlamlı işe. Bir spor kulübü, hem geleceğe miras bırakmak hem gelirlerini artırmak için bir sanat eseri ısmarlıyor. Fikir, ABD’de yaşayan USA Fenerbahçe Derneği’nin başındaki Fatih Akarsu’nun yine ABD’de yaşayan sanatçı Burak Karavit’in işlerini bir fotoğraf sergisinde görmesiyle başlıyor, Başkan Ali Koç’la paylaşılıyor, yönetim kurulu üyeleri Simla Türker Beyazıt, Agah Ruşen Çetin ve Can Gebetaş da destek verince sanatçı Türkiye’ye geliyor, hatta ailesini de yollayıp tam bir yıl üzerinde çalışacağı projeye odaklanıyor.

Bir yılın sonunda Burak Karavit, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün tarihini incelemiş, 2 milyona yakın görseli tek tek taramış ve yenilemiş, 7 bin 480 görselin düzenlemesini yapmış ve kolaj tekniğini kullanarak 6 bin 600 görsel kullanıp bir “Vakt-i Fener” adını verdiği “tarihin sanatı”nı yaratmış! Eserin tam kalbinde ise üç boyutlu bir alan yer alıyor: Karşıdan bakıldığında Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yanlardan bakıldığında ise Fenerbahçe logosu görülüyor ve 3D Lenticular tekniğiyle tasarlanmış bu göbekte Atatürk portresine beş aşamada geçiliyor. Portre airbrush tekniğiyle renk kodlarına uygun restore edilmiş.

1907 ADET ÜRETİLMİŞ

Eserin tümü 2 m 28 cm boyunda, eni ise 1 m 16 cm. FB Kulübü’nün kuruluş yılı olan 1907 adet basılan ve numaralı olan eserler koleksiyonerlere 5 bin Avro’ya satılacak. Şimdiden 200 kadarı, eş, dost, aile arasında paylaşılmış. Bir numaralı olan ise FB Kulübü’nün müzesine kalmak üzere ayrılmış. FB Kulübü’nün bütün tarihini yansıtan eserde kullanılan temalar içinde bizi en çok ilgilendiren Cumhuriyet gazetesi satan bir küçük çocuk. Kolunun altındaki gazetede Gazi Mustafa Kemal’in FB Kulübü’ne yaptığı bağışın haberi manşet olmuş. Mustafa Kemal, 1932 Haziran ayında binası yangında harap olan Fenerbahçe’ye katkıda bulunmuş. Ali Koç, burada duygulanarak “Önemli olan Atatürk’ün hangi takımı tuttuğu değil, hangi takımın onun fikir ve ideallerine sahip çıkarak izinden gittiğidir!” diyor. Sanatçı Burak Karavit de yaptığı eserde mutlaka bir sosyal mesajı, manifestosu olmalı diye düşünüyor. 114 senelik kulübün görsel biyografisini yapmayı onun için kabul ettiğini ve bu kolajda yer alacak konuları büyük titizlikle seçtiğini, bir yılın yarısını tarih çalışmasına ayırdığını, diğer yarısında ise 2 milyona yakın görseli tek tek elden geçirdiğini anlatıyor.

20 TEMA YER ALIYOR

Eserde kronolojik sırayla yer alan kulübün önemli aşamaları saat yönünde ilerleyerek gelişiyor: Kuruluş, ilk marş, FB amblemi, ilk takım, ilk kupa; Harington Kupası, Yangın ve Atatürk’ün katıldığı kampanya, başkanlar, Uçan Kaleci, yüzme takımı, FB’nin gururu Türk kadın sporcuları, Lefter, Can Bartu, İslam Çupi, taraftarlar, Sırrı Acar, Faruk Ilgaz, Emin Cankurtaran, Tahsin Kaya, Aziz Yıldırım dönemi, 100. Yıl Şampiyonluğu, basketbol ve voleybol şampiyonlukları, 3 Temmuz Adalete Fener Yak, Kadınların Dünya Rekoru, stada Atatürk imzası ve son olarak Ali Koç dönemi, kiraz çiçekleri ile yer alıyor. Tabii en önemli kısım ise eserin kalbindeki FB logosu ile birlikte Atatürk! Bu arada sanatçı Burak Karavit, eserin bir yerine bir nazar boncuğu kondurduğunu söyleyince toplantıdan çıkan fikir, bu nazar boncuğunu bulma yarışması açılması!

KULÜBE GELİR  

İşin mali boyutunu da konuşmadan olmaz. Eser 5 bin Avro’ya satılacak ve sadece 1907 tane ama eserin içindeki her ayrıntı daha sonra kullanılabilecek zenginlikte. Bunlardan tişörtler, hatıra eşyaları yapılacak. Kulübe para lazım, maç yayın giderleri fazla değil, pandemide bilet de satamadılar. Loca fiyatları yüksek ve hepsi tutulmuş ama sayısı az. Bunun yanında maçlarda giydikleri formaların da üzerinde tarih ve oynadıkları kulüp yazıyor, bunları daha sonra açık artırmayla satıyorlarmış. Ali Koç’un bir projesi de kadın futbolu. Projenin lansmanı bugün başlıyor. Tanıtım filmi çok güzel olmuş, Nejat İşler seslendirmiş. Web sitesinde izlemek mümkün. Online satışlar da vaktifener.com sitesinde. Ali Koç, toplantıda kimsenin sormadığı soruyu kendi soruyor: “Eserin fikri hakları kimde?” Sanatçı onu elbette kendisine saklamış. “Ölür kalırsan kulübe geçsin” önerisine de “Niye, yakında ölecek miyim?” esprisiyle yanıt veriyor. Anlaşılan o ki Ali Koç, iş insanı kimliğiyle işi sağlama almak istiyor. Bu koleksiyon 1907 sayısıyla kalmaz gibi geliyor! Öyle çok talep eden olacaktır ki...