'1 Mayıs çoşkulu bir süreçte kutlanacak'

1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamaları öncesi çeşitli çalışma örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve derneklerden kutlama mesajları gelmeye başladı. Mesajlarda 1Mayıs'ın coşku içerisinde geçmesi temenni edildi.

'1 Mayıs çoşkulu bir süreçte kutlanacak'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 30.04.2010 - 07:30

1 Mayıs İşçi Bayramı öncesi kutlama mesajları gelmeye başladı...

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutlayan Dinçer, bu anlamlı günde bütün farklılıkları birlik içinde eriten, kelimenin tam anlamıyla dayanışma örneği sergileyen bütün konfederasyonları, sendikaları, çalışanları tebrik etti.

''Sevinci ve hüznü, vakar ve acıyı birlikte yaşadığımız bugün, aynı zamanda tarihin gündoğumuna yeniden tanık olduğumuz gündür'' ifadesini kullanan Dinçer, şunları kaydetti: ''1 Mayıslar uzun yıllardır ülkemizde istenmeyen olayların yaşandığı vatandaşlarımız arasında korku ve endişe günü olarak hafızalarda yer almıştır. Tüm dünyada hak aramanın simgesi olan böylesine önemli bir günün, bu şekilde anılmasının temel nedeni, ülkemizin çağdaşlaşmasını istemeyenler tarafından on yıllardır uygulanan planlı bir çalışmanın neticesidir.

Dün 1 Mayıs'ın tatil olması ve resmen kabulü suç sayılıyordu. Hükümetimiz bugünü Emek ve Dayanışma Günü olarak resmi tatil ilan etti. Bu bakımdan bu yılki 1 Mayıs'ın hepimiz için ayrı bir önemi ve anlamı bulunmaktadır.

Bu anlam ve önem, 1 Mayıs'ın 32 yıl sonra emek ve dayanışma günü olarak hükümetimiz tarafından bayram ilan edilmesi ya da 1 Mayıs'ın simgesi olan Taksim'de kutlanmasından ibaret değildir. Bugün bir yandan yakın tarihimizle yüzleşirken, bir yandan da demokrasimizi büyük bir ayıptan daha kurtarmış olmanın onuru yaşanmaktadır.

33 yıl önce, daha çok demokrasi adına verilen mücadeleye karşı oluşturulan planlı barikatlar, vatandaşlarımız arasında gün ve gün biriken demokrasi özlemiyle yerle bir edilmektedir.''

Artık toplumun tüm kesimlerinin, hak edilen çağdaş seviyelere gelmek adına kasıtlı olarak kapalı bırakılan tüm alanları sorguladığını ve çeşitli hamasetlerle önüne konulan engelleri kaldırma azmi gösterdiğini vurgulayan Dinçer, ''Demokrasiye pusu kuranlar, karanlıkta tetik tutanlar ve topluma tuzak kuran kirli ellerin karşısında vatandaşlarımız çağdaşlaşma ve özgürlük adına yeni bir yürek oluşturmaktadır'' dedi.

Dinçer, bu çerçevede son yıllarda yapılan düzenlemelere paralel olarak artık 1 Mayısların özüne uygun olarak toplumsal birlik, beraberlik ve dayanışma duyguları paralelinde işçi, memur ve bütün toplumsal kesimlerin emek ve dayanışma günü olarak, tüm yasaklarından arındırılarak 33 yıl sonra yeniden kutlandığını belirtti.


"Gösterilecek vakar kirli ellere cevap olacak"

Bakan Dinçer, birlikte oluşturulan demokrasi coşkusunun gelişerek devam edebilmesi için 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün ruhuna yakışır bir biçimde, Taksim Meydanı'nda ''emek şöleni'' şeklinde kutlanmasının büyük önem taşıdığına işaret ettiği mesajında, şu ifadelere yer verdi: ''Gelecek 1 Mayısların da aynı şölen havasıyla kutlanması bugünden yarına iyi hatıralar bırakmamıza bağlıdır. Bunun için milletçe topyekün üzüleceğimiz değil, sevineceğimiz bir bayram gününü yaşamalıyız.

İnanıyorum ki, bugün bütün emekçilerimizin sağduyusuyla hukuk kurallarına sonuna kadar riayet edilerek emeğe ve alın terine en küçük bir gölge düşürülmeyecektir. Gösterilecek vakar, kirli ellerin geçmişte yaşattığı tüm olumsuzluklara en büyük cevap olacaktır.

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün barış ve huzur içinde geçmesini diler, bu demokratik sürece omuz veren, açık ve şeffaf bir demokrasiyle karanlıklara aydınlığa çeviren bütün emekçilerimizi hürmetle selamlarım.''

 

"Geleceğimiz kendi ellerimizdedir"

Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, "En yüce değer olan 'Emek' sömürü çarmıhına gerildi" diyerek, Türkiye'de de durumun aynı olduğunu vurguladı. Adıbelli, şöyle devam etti: "Emperyalizmin işbirlikçisi, her şeyiyle teslim olmuş AKP iktidarı yönetiminde, müthiş bir emek ve emekçi düşmanlığı sergilemektedir. İki ay önce Ankara Sakarya Meydanı'nda TEKEL işçilerine iktidar tarafından uygulana faşist saldırılar, emeğe karşı zulmün en çarpıcı örneklerini oluşturuyordu. Onlar, özelleştirme mağduru 4/C köleliğine mahkûm edilmiş emekçilerdi. Bir anda işlerini, özlük haklarını kaybetmişlerdi. Zincirlerinden başka kaybedecek bir şeylerinin olmadığını bilen o TEKEL işçileri karda, kışta, soğukta-ayazda, yağmurda-çamurda, kadın-erkek, yaşlı-genç demeden, Alevi-Sünni, Kürt-Türk demeden sınıf bilinciyle ölümüne mücadele ettiler. Emek mücadelesinin ateşini yeniden yaktılar. Egemen güçlerin yüreklerine yeniden korkular saldılar. Sınıfsal bir dayanışma gerçekleşti. Alın terinin, emeğin gücü bizlere yeniden umut verdi, ışığı yolumuzu aydınlattı."

Bu olumsuzluklara karşın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı'nın coşkulu, umutlu kutlanacağına işaret eden Adıbelli, "Geleceğimiz kendi ellerimizdedir. Tüm emekçiler birleşerek ve dayanışarak, kamu çalışanları grevli, toplu sözleşmeli sendika hakkını da alarak, o mutlu geleceği yaratacaklardır" dedi.

 

'1 Mayıs demokratikleşme yolunda Türkiye'nin önemli bir açılımıdır'

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kutadgubilig, yayımladığı mesajla çalışanların ''1 Mayıs Emek ve Dayanışma'' gününü kutladı.

Kutadgubilig mesajında şunları kaydetti: ''TİSK olarak tüm işçi ve memur kardeşlerimin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma gününü kutlarım. Ekonomimizin gelişmesi ve sosyal kalkınmamıza büyük katkılar sağlayan üretimin vazgeçilmezi unsuru işçilerimizin ve memurlarımızın 1 Mayıs'ı kutlamaları demokratikleşme yolunda büyük mesafeler kaydeden Türkiye'nin önemli bir açılımıdır. 1 Mayıs günlerinin toplumsal barışa ve sosyal diyaloğun geliştirilmesine büyük katkılar sağlamasını dilerim.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler