Türkiye'nin gizli cenneti: Ormana Köyü
Antalya'ya 2.5 saat uzaklıkta bulunan bu gizli cennet, doğal güzellikleriyle adeta büyülüyor. Eski bir yörük köyü olan Ormana, Manavgat çayını besleyen derelerin arasında kurulmuş ve kendine özgü mimarisini korumuş bir yerleşim.
Ormana'nın tarihi, Roma İmparatorluğu'na kadar dayanmaktadır; "Erimna ismi ile tarih kitaplarında yer almaktadır. Kent, M.Ö. 334'te Büyük İskender'e teslim olmuş;M.Ö 223-212'e Pers hakimiyeti altında yaşamıştır. Bugün dışarıya çok göç verip yerleşik nüfusu azalmış olsa da, göç edenlerin köylerine olan tutkusu ve yatırımları ile orijinal düğmeli evlerin hemen hemen 50 kadarı onarım görmüştür. Köy halkı yörüklükten manavlığa geçeli çok zaman olmuş, yerleşik yaşamı benimsemişlerdir. Ancak köy, sarp yerleşimi nedeniyle tarıma elverişli değil. Çevrede bazı üzüm bağlarını ya da evlerin bahçelerinde yetişen bahçe sebzelerini görebiliyoruz ancak temel geçim kaynağı hayvancılık. Özellikle kurbanlık keçileri ve oğlakları ile tanınıyor. Çevresindeki yaylalar ve sulak arazide olması hayvancılık için ideal bir ortam oluşturuyor.
DÜĞMELİ EVLER
Duvardan taşan ahşap parçacıkları nedeniyle evler bu adı almıştır. Bu yörede yetişen katran ağaçlarından yapılan kalaslar, taşların arasına geçmeli olarak yerleştirilirken dişleri dışarıda bırakılıyor. Böylece duvar uzun yıllar boyunca yıkılma riski taşımıyor. Bugün köyde 300 kadar düğmeli evin bulunduğu söyleniyor. Ancak henüz 50 kadarı restore edilebilmiştir. Restorasyon için kendi kasaba halkından ustalar eğitilip yetiştiriliyor ve böylelikle evlerin restorasyonu köyün istihdamına da katkıda bulunuyor.
EYNİF YAYLASI
Antalya’nın az bilinen ilçelerinden İbradı‘nın dağ köyü Ormana‘nın Eynif Yaylası, 90 bin dönümlük alana sahip. Ormana köyünün kuzeybatısında, köye 10 km uzaklıkta yer alan geniş düzlük köyün tarım alanı olarak kullanılıyor. Yüzyıllar boyunca kervanların geçiş noktası olan Eynif Ovası, Toros Dağları’nın iki yakası arasında yolculuk yapan kervanların dinlendiği bir merkezdi.
TOL HAN
1220-1237 yılları arasında I. Alaeddin Keykubat tarafından klasik plana göre yaptırılmıştır. Hanın planında mescit yoktur. Tol; halk dilinde taş kemer veya taş kemerlerle yapılmış ev, oda veya kapı anlamına gelmektedir. Tol Han'ın yapılış tarzı da taş kemerlidir. Halen bu kemerlerin birçoğu, hanın çevre duvarları ve kapı kısmı ayaktadır. Bu han, Eynif Ovasının ve İbradı'nın çevresinin ticaret yolları güzergâhında kaldığının en güzel kanıtıdır.
ALTINBEŞİK MAĞARASI
Antalya'nın İbradı ilçesi Ürünlü Mahallesi sınırlarında bulunan Altınbeşik Mağarası, milyonlarca yıllık sürecin izlerini taşıyor. Türkiye’nin en büyük, dünyanın üçüncü büyük yeraltı gölüne sahip Altınbeşik Mağarası adını üst kısmında yer alan Altınbeşik Tepesi’nden alıyor. Denizden 450 metre yükseklikte olan mağara 1966 yılında Türkiye speleoloji derneği kurucusu ve onursal başkanı Dr. Temuçin Aygen tarafından keşfedilip, 1994 yılında ise milli park olarak ilan edilmişti.
En Çok Okunan Haberler
- Muazzez İlmiye Çığ’ın ardında bıraktığı ‘karanlık iddia’
- 'Öcalan' çıkışı sonrası AKP-MHP oylarında büyük düşüş!
- Uzmanlar 'evde kalın' çağrısı yaptı!
- Rize'de heyelan meydana geldi
- 'Ne üdüğü belirsiz' paylaşım
- TFF 1. Lig ekibine transfer yasağı!
- Real Madrid Başkanı'ndan Arda Güler kararı!
- 'Görüş ayrılığı' iddialarına kürsüden yanıt
- Yasadışı bahis soruşturmasında 2. dalga!
- Enes ve Baran arasında 'halı' diyaloğu