Soma işçileri Ankara’ya çıkartma yapacak

Soma maden katliamının ikinci ayında DİSK’e bağlı Devrimci Maden-Sen tarafından dün düzenlenen 'Soma Geleceğini Tartışıyor' forumunda Salı akşamı Ankara’ya gitme kararı çıktı.

Foruma CHP Manisa Milletvekili Özgür Özer, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel, Devrimci Maden-Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün, Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, madenciler, madenci yakınları, DİSK üyeleri ve yurttaşlar katıldı.

Eylemciler sıkça "Direne direne kazanacağız", “ Katiller bulunsun yargılansın”, "Taşerona hayır”, “Madenler kamulaştırılsın”,” Özgür’e uzanan eller kırılır” sloganları atarak, "Verilen sözler tutulana kadar direneceğiz", "Maden ocakları kamulaştırılsın", İş sağlığı ve İş güvenliği istiyoruz" ve yetkililer tarafından madencilere verilen sözlerin bulunduğu çok sayıda pankart ve döviz açıldı.

Maden katliamında yaşamını yitiren 301 maden işçi için saygı duruşunda bulunulmasıyla başlayan etkinlikte eşini yitiren Selda Sümer’in şiiri duygulu anlar yaşattı. İlk konuşmayı yapan Dev Maden-Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün, maden katliamının nedenlerini anlattığı konuşmasında " 'Ucuza üretim, çok çok üretim, çok çok kar', bu cümlenin büyüsüne kapılanlar başka hiçbir değere, kanuna, mevzuata, insan canına, insan hakkına kulak asmadılar. Zalim bir üretim ve çalışma düzeni Soma'da da böyle yaratıldı. Kontrolsüz özel sektör, taşeronlar, dayı başlarıyla sağlanan çok çok üretim, ucuza üretim çarkı hızlandıkça can kayıpları da hak ihlalleri de hızlandı.

Madencilik kuralları çiğnendi, yasalar hiçe sayıldı, sensörler, elektronik ölçüm cihazları ve işçilerin uyarısı göz ardı edildi. Göstere göstere, bağıra bağıra gelen facia nihayet gerçekleşti. Yürekler kavrulup yandı. Ölüm, gözyaşı, acı ve hüzün Soma'dan bütün ülkeye ve hatta dünyaya yayıldı. Bildiğiniz gibi facianın ilk saatlerinde, ilk günlerinde saklanıp gizlenmeye çalışılan kusurlar, ihmaller, insafsızlıklar ve alçaklıklar bir bir daha sonra ortaya çıktı. Bu kadar acı içinde bir acı daha vardı ki, uzun süre bu acı unutulmayacaktır. Bu ihanet unutulmayacaktır. O da 301 can kaybına rağmen mevcut sendika hala kusurları saklamaya, gizlemeye, işverenleri korumaya ve aklamaya çalıştı ilk günlerde. İşçiler sahipsiz bırakılmıştı ve aldatılmışlıklarına alabildiğine isyan etti. Onun için bu isyanımız işçiye ihanet eden herkesi, haksızlık eden herkesi yakacaktır" dedi.

DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, "Soma'daki bu madenlerin gerçek sahibi TKİ'dir. TKİ, Enerji Bakanlığı'na bağlı bir kurumdur ve iki aydan bu güne kadar herhangi bir TKİ yöneticisinin yargılandığını, hesap sorulduğunu, Enerji Bakanının ya da Enerji Bakanlığı'ndaki herhangi bir yetkiliden hesap sorulduğunu görmedik. Çalışma Bakanı dedi ki, 'O madenlerde bütün denetimler yapılmıştır, her şey mevzuata uygundur' dedi. Ama aslında bunu söyleyerek Çalışma Bakanı etkin bir denetim yapılmamış olduğunu, bu madenlerde işçilerin ölüme terk edildiğini itiraf etmiş oldu. Ve bu güne kadar TKİ'den, enerji bakanlığından, çalışma bakanlığından, başta bakanların kendisi olmak üzere ne hesap soruldu, ne yargılandı. Yargı önüne çıkarılan tek bir bürokrat ya da yönetici görmedi Soma. Hatta benim onurum koltuklardan ya da paradan daha değerlidir diyerek istifa eden tek bir yönetici de görmedik" diye konuştu.

Geçen hafta TBMM’de AKP’li bir milletvekilin saldırısına uğrayan CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel yoğun sevgi gösterilerle başlayan konuşmasında "Maaşlar tam şekilde ve eksiksiz ödenecek, şartlar düzenlenene kadar. Maaşları bir buçuk ay boyunca salladılar, ödemediler. Ne zaman ki biz Meclis'te büyük bir patırtı, sizlerde burada büyük bir eylem örgütlediniz, o gün maaşları işveren ödemezse devlet öder diye garantiye alıp, ardından işverene parayı ödettiler. Ama içinde prim yok, vergi yer altı yerine yer üstü diye düzenlenmiş 400-500 lira eksik maaş var. AKP heyeti burada gerçekleri söylüyor Ancak Ankara’ya gidince gerçekleri unutup yalanlara sarılıyorlar, Soma işçilerine ve halkına verdikleri sözleri tutmuyorlar” dedi.

Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel de Soma’da üretimin yeniden başlaması gerektiğini belirterek ”Ancak madenler kamulaştırılmalı iş ve işçi güvenliği sağlanmalıdır. Ülkemiz zaten enerji alanında dışa bağımlıyken kapatılması yanlış olur. Ocaklar kamulaştırılmalı, gerekli önlemler alınmalıdır” dedi.

Forum, Çarşamba günü TBMM Genel Kurulunda görüşülecek gündem nedeniyle hep birlikte Salı akşamı Ankara’ya gitme kararının alınmasıyla sona erdi.