Daha önce görmediğiniz çok tuhaf meyveler

Brazilya'nın güneyinde yetişen bu tuhaf bitki inanılmaz bir antioksidan. Üzüme benzeyen meyvelerinden likör ve şarap da yapılıyor. Ama en tuhaf özelliği meyvenin direk ağacın gövdesinde yetişmesi.

İşte dallarını böcek bastı sanılan bir Jabutica ağacı.

Jamaika'da oldukça popüler olan bu meyve zannediyoruz mango ve şeftalinin bir gecelik aşkı sonucu meydana gelmiş. Ama ne hikmetse Jamaikalılar ona Amerika Kayısısı diyor.

Amarula içkisiyle tanışıyorsanız bu meyve hakkındaki şehir efsanesini de duymuşsunuzdur. Dallarda bekleyen marula meyvelerini yiyen filler sarhoş olup pata küte yerlere düşüyor. Aslında bu hikayenin doğruluk payı var çünkü Afrika'da yetişen bu meyve dalda kaldığı sürede fermente oluyor ve içindeki alkol %17'ye kadar çıkıyor. Ama tabii bu maymunları sarhoş etse de dev bir fil için çok çok az.

Görüntüsü ve adı ile rakıya süper bir eşlikçi olabilecek bu meyve kiwano olarak da biliniyor. Tadı salatalık, kabak, muz, limon arasında diye tarif ediliyor ve eğer çok ararsanız Alanya kavunu diye bulmak mümkün.

Amerika kıtasının tropikal bölgelerinde yetişen bu meyvenin dışı tuhaf görünüyor olabilir ama içi yumuşacık ve kremsi.

Hint Okyanusu adalarında yetişen ekmek ağacının meyvesi nişasta bakımından o kadar zengin ki ekmek niyetine yeniyor. Ağaçta yetişen patates gibi bir şey olduğunu düşünüyoruz.

Armudu andıran bu meyve Hindistan'a özgü ve kutsal sayılıyor. Öyle kabuğunu bıçakla soyabilecekmişsiniz gibi dursa da aslında yemek için bir çekice ihtiyacınız var. İçi yumuşacık ve tadı da gül kokulu marmelata benziyormuş.

Ülkemizde satılsa ismi kokona olacak bu meyve Güney Amerika'da yetişiyor ve tadı limon ile domates arasında. Yani isterseniz salataya doğrayabilirsiniz.

Küçücük fıçıcık içi dolu reçelcik

Güney Amerika'nın nispeten serin bölgelerinde yetişen bu meyvenin tadı çilek, papaya, ananas karışımı olarak tarif ediliyor. Gerçek bir tutti frutti olan çerimoya kesildiğinde bembeyaz ve siyah kocaman çekirdekleri var. Çekirdekler de kabuğu da zehirli. Yenmesi halinde felce sebep olabiliyor.

Güney doğu Asya'da yetişen duku, sarımsağı andırsa da tadı üzüm ile greyfurt arasındaymış. Ağacının kabuğu da akrep sokmalarına karşı kullanılıyormuş.

Safou'nun bir diğer adı tereyağı meyvesi. Çünkü Afrika'ya özgü bu meyve pişirildiğinde tereyağına benzer bir kıvam ve lezzet alıyor. Zaten %47si de yağ. Tam ekmeğe sürülecek meyve.

Talihsiz ismine rağmen salak aslında lezzetli bir meyve. Endonezya, Malezya be Brunei'de yetişiyor. İçi sarımsak dişleri gibi ama tadının süper olduğu söyleniyor.

Turuncu bir ahududu düşünün, ama ahudududan daha lezzetli ve C vitamini açısından da daha zengin. Üstelik kutup dairesine uzanan kuzey alanlarda da yetişebiliyor.

Bilmediğimiz her meyveye elma adı verme ekolü bu meyvede de devam ediyor. Güney Amerika ve Hint Adalarında yetişen yıldız şekilli mor elma güzel kokulu ve tatlı. Bulursanız soğuk tüketin.

Tuhaf şekillerine doyamadığımız doğanın bir başka mucizesi yıldız meyvesi ülkemizde bazı marketlerde bulunuyor. O tezgahlara da taa Güneydoğu Asya'dan geliyor. Tıpkı muz gibi yeşilken toplanan bu meyve buralara ulaşana kadar sararıyor elma, armut, limon arası tadını alıyor.

Hemen new age pazarlaması sanmayın, bu meyveye mucize denmesinin gerçek bir sebebi var. Bu meyveyi yedikten sonra belli bir süre için arkasından acı, ekşi ne yerseniz tatlı olarak algılıyorsunuz.

Güneydoğu Asya ve Avustralya'da yetişen Noni görüntü olarak duta benziyor. Ama hemen ağzınız sulanmasın çünkü meyvenin ağır bir kokusu ve keskin bir tadı var, o yüzden ancak açlıktan ölmek üzereyken yemek isteyebilirsiniz.

Ya da ejderha meyvesi. Sırf görüntüsü için satın alınabilecek bu meyvenin tadı kiviye ya da kavuna benziyormuş. O nasıl oluyorsa.

Amazon ormanlarında yetişen bu meyve tatlı ekşi bir tada sahip ve fosfor, demir, C vitamini açısından çok çok zengin.

Deniz kestanesinin meyve olanı. Malezya ve Endonezya'ya özgü Rambutan bu ülkelerde sokaklarda satılıyor. Orangutanların da favori meyvesiymiş kendisi.