Vergi hukuku uzmanından çağrı: 'Vergisini zamanında ödeyene indirim yapılmalı!'
Vergi hukuku uzmanı Prof. Dr. Funda Başaran Yavaşlar vergi aflarının çalışan kesimleri ve düzenli vergisini ödeyenleri mağdur ettiğini belirterek “Artık vergisini zamanında ödeyen gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine tanınan yüzde 5’lik vergi indiriminin yüzde 10 çıkartılması talebi meşrudur. Ayrıca, ücretlilere de aftan yararlananlarla aynı oranda vergi iadesi yapılması gerekir. Aksi takdirde bu anayasa ihlalidir” dedi.
Türkiye artık sıklığı 1.5 yıla inen vergi afları düzenlemesine yeni birisisini daha ekledi. 09.03.2023 tarih ve 7440 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Degˆis¸iklik Yapılmasına Dair Kanun” yürürlüğe girdi.
Kanunun adı “yapılandırma” olduğu için kamuoyunda nitelendirme farklılıkları görülse de, vergi hukuku uzmanı Prof. Dr. Funda Başaran Yavaşlar, değişikliği tamamıyla bir af yasası olarak tanımlıyor.
Yavaşlar, yasa kapsamına giren vergi borcuna bağlı tüm gecikme faizleri ve zamlarının silinip, bunların yerine ana vergi borcunun yıllık yüzde 9 (aylık yüzde 0,75) faizle güncellenmesini gerekçe gösteriyor.
286 BİN 500 TL VERGİ YERİNE 103 BİN 600 BİN TL ÖDENECEK
2018 yıl sonu itibariyle 100 bin TL vergi borcu bulunan bir işletmeninin TÜİK verileri dikkate alındığında güncel reel vergi borcunun 286 bin 500 TL’ye denk geldiğini belirten Yavaşlar, yeni vergi değişikliği ile birlikte bu işletmenin anapara ve faiz için tek ödeme seçeneği ile sadece 103 bin 600 bin TL ödeme yapacağını ifade etti. Yavaşlar, “Kanunda ayrıca vergi cezası affı, kasa ve stok affı, matrah ve vergi artırımı yaparak vergi incelemesini ve tarhı -vergi borcu tespiti- engelleme imkanları da yer alıyor. Bunlar da dikkate alındığında bu rakam daha da düşüyor” dedi
"250 MİLYAR TL’LİK KAYIP NASIL KARŞILANACAK?"
Prof. Dr. Funda Başaran Yavaşlar, bu af yasası ile birlikte en az 250 milyar TL’lik vergi gelirden vazgeçildiğini belirterek, “Bu tutar 2023 bütçesinde kamu geliri olarak yer aldığına ve kamu giderleri bu gelir dikkate alınarak hazırlandığında göre, affedilen miktar kadar kamu hizmetinden vaz mı geçilecektir? Geçilmeyecekse, kamu hizmetlerinin finansmanı için gereken bu rakam kimden ve nasıl sağlanacaktır? Neticede, para basma enflasyon, borçlanma ise faiz yükü olarak geri döndüğüne göre, vergi kaçırmayanların üzerindeki vergi yükü biraz daha mı arttırılacaktır?” dedi.
"ANAYASA İHLALİ VAR!"
Son yıllarda sık sık vergi affı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Funda Başaran Yavaşlar, zamanında vergisi ödeyen mükellefler ile ücreti çalışanların bu uygulama ile cezalandırıldığını ifade etti. Yavaşlar şöyle konuştu:
‘’Sıklığı artık 1,5 yıla inen vergi afları serisi karşısında, vergisini zamanında ödeyen beyana tabi gelir vergisi ve kurumlar vergisi mükelleflerine tanınan yüzde 5’lik vergi indiriminin yüzde 10’a çıkarılması talepleri fazlasıyla meşrudur. Ayrıca artık ücretlileri de unutmamak gerekir. Bu kesim, ücretleri daha ellerine geçmeden stopaj yoluyla vergilerini ödediği için, kural olarak bu tür af yasalarından yararlanamamaktadır. Ayrıca, eline geçen miktardan tasarruf yapmak bir yana, tamamını zorunlu ve olağan yaşam giderlerine harcadıkları için, mali güçlerine oranla daha yüksek bir dolaylı vergi yüküne de taşımaktadırlar. 20 yılı aşan bir zaman diliminde sürekli ve sistematik olarak, bir kesimin vergi yükü af yasalarıyla azaltırken diğer kesime benzer bir imkanının tanınmaması ve toplam vergi yükünün büyük kısmının doğrudan ve dolaylı vergilerle onların üzerine bırakılması, bu kesimin mülkiyet hakkının ölçülülük ilkesine aykırı şekilde ihlal edilmesi anlamına gelir. Ücretlilere de aftan yararlananlarla aynı oranda vergi iadesi yapılmadığı veya bu seneki gelir vergileri bu oranda azaltılmadığı sürece, bu anayasa ihlalinin ve adaletsizliğin yargıdan dönmesi gerekir.’’
"ÖDENMEYEN 100 BİN TL’LIK VERGİ BORCUNUN SEYRİ!"
Teknik detaylara girmeden basitleştirerek bir örnek vermek gerekirse: (A), son ödeme tarihi 31.12.2018 olan 100.000 TL’lik vergi borcunu ödemediği için, bu borca 01.01.2019 tarihinden itibaren 31.12.2022’ye kadar toplam yüzde 88,1020 oranında gecikme zammı uygulanacaktır. Böylece, 31.12.2022 tarihi itibariyle (A)’nın toplam borcu, işletilen 88.102 TL’lik gecikme zammıyla birlikte 188.102 TL olacaktır.
(A) af yasasından yararlanarak borcunu ödemek istediğinde 88 bin 102 TL silinecek, onun yerine ana borç olan 100 bin TL’ye yıllık yüzde 9 faiz oranı uygulanarak 36 bin TL faiz alınacaktır. Bu durumda (A), 188 bin 102 TL yerine -36 bin TL’si faiz olmak üzere - 136 bin TL ödeyecek ve böylece toplam borcunda yaklaşık yüzde 28 oranında azalma ortaya çıkacaktır.
Ancak, 100 bin TL’nin 31.12.2018’deki değeri ile 31.12.2022’deki değeri aynı değildir. TÜİK rakamları dikkate alındığında dahi, reel olarak (TÜFE) 31.12.2018’in 100 bin TL’si, 31.12.2022’nin yaklaşık 286 bin 500 TL’sine karşılık gelmektedir. Dolayısıyla, af kapsamı çerçevesinde (A)’dan faiz dahil 136 bin TL alındığında, 2018’deki 100 bin TL ’lik ana borcun sadece yüzde 47.5’i tahsil edilmiş, yani yüzde 52.5’i affedilmiş olmaktadır.
Üstüne, 136 bin TL 48 taksitle dört yılda ödenmek yerine- tek seferde ödendiğinde 36 bin TL üzerinden yüzde 90 indirim daha yapılacağından, (A)’nın yapacağı ödeme 103 bin 600 TL’ye inmekte, dolayısıyla vergi borcunu zamanında ödemeyip dört yıl boyunca parayı kullanan (A), 2019’a oranla yüzde 64 daha az vergi ödeyerek borcundan kurtulmaktadır.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin en ünlü tekstil devi kapandı
- SMA'lı bebeğin babası intihar etti!
- Soğuk havada TIR kuyruğu 30 kilometreyi geçti
- Muğla'da helikopter kazası: 4 kişi öldü!
- CHP'den Erdoğan'a sert yanıt!
- Öğrencisinin Suriye'de Bakan olduğunu öğrendi
- Evini kiraya verecekler için geri sayım
- ‘Binadan çıkamıyorum, bu çaresizliğe...'
- 'Su sorununu çözmek, DSİ'nin görevi değil'
- Fidan ve Colani yeni dönemi açıkladı