Turizm işçileri ücreti az, sosyal güvencesi olmayan, uzun ve yoğun çalışma koşullarına mahkûm

Turizm sezonunun başlamasıyla birlikte bu alanda çalışan emekçiler için de hareketlilik başladı. Turizm emekçilerinin çok büyük bir kısmı mevsimlik işçi olarak çalışıyor. Konuyla ilgili Patronların Ensesindeyiz Antalya Turizm Emekçileri Dayanışma Ağı Temsilcisi Ece Mutlu ile sektörde çalışan emekçilerin durumunu konuştuk. 

Mutlu, “Ege-Akdeniz bölgelerinde yoğun sezon nisan ayında başlayıp Kasım ayında sonlanıyor. Turizm işletmelerinin çoğu çalışanlarıyla sezonluk anlaşıyorlar ve 6-7 aylık çalışma süresinin ardından çalışanların işlerine son veriyorlar. Her sezon sonu işsiz kalmanın ve kış boyunca güvencesiz bırakılmanın hukuki olarak emekçiye en büyük sıkıntısı yasal yollarla hakkını aramasının sınırlandırılması oluyor. Yasalarca aranan sigorta sürekliliği sağlanamadığı için işçi işsizlik maaşı, tazminatlar, yıllık izinler gibi pek çok haktan yararlanamıyor” diye konuştu.  

‘MAAŞ YETMİYOR’ 

2000 yılından beri  turizm sektöründe çalışan ve ismini vermek istemeyen S.T. çalışma saatlerinin günde 8 saat fakat yoğun zamanda 14 saati bulduğunu belirterek “Sabah 8 itibarıyla çalışmaya başlıyoruz, çoğu zaman gün boyu yemek molasına gitmeden, haftalık izinlerimizi yapamadan çalışıyoruz. Aldığımız maaş ise hayat pahalılığı karşısında erimiş durumda” ifadelerini kullandı. 

‘MESAİ ÜCRETİ VERİLMİYOR’ 

4 yıldır bir otelin spa departmanında çalışan ve ismini vermek istemeyen O.S. çalışma koşullarını şu şekilde değerlendirdi: “Çalışma saatlerim günde 12 saati buluyor, haftada bir gün izin. Fazla mesai ücreti verilmiyor, otellerin spa bölümlerinde genellikle çalışanlara yönelik prim uygulaması olur, fazla mesai ücretinin verilmemesi primin veriliyor oluşuyla ilişkilendiriliyor.” 

‘İŞ GARANTİMİZ YOK’ 

Sezonluk işçi olarak çalıştıklarını altını çizen O.S.,“5-6 ay sonrası için iş garantimiz yok. Turizmi etkileyen bir kriz patlak verdiğinde bir yıl veya daha uzun süreler işsiz kalabiliyoruz” dedi.