Suyu boşa saldılar, ‘ekmeyin’ diyorlar

Seyhan Sol Sahil Sulama Birliği tarafından Seyhan Barajı’nda 357.31 hm3 sulamada kullanabilir su kaldığı gerekçesiyle üreticilere güzlük ekim (soğan-sarımsak, patates, her çeşitli sebze vb.) için su verilemeyeceği bildirilmişti. Üreticilere dolaylı olarak “su yok, ekmeyin” anlamına gelen bu bildirim tepki çekmişti. TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi, CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut kendisinin de Adana’da çiftçilik yaptığına dikkat çekti. Çukurova Bölgesi’nde her yıl olduğu gibi bu yıl da küresel iklim değişikliğiyle beraber artan sıcaklıklar ve susuzluğun tarıma ve çiftçiye “darbe vurduğunu” belirten Barut, narenciyeden ayçiçeğine, mısırdan pamuğa birçok üründe ciddi verim kaybı yaşandığını söyledi. Barut, “Bunu öngörmeyip kış döneminde Seyhan Baraj Gölü ve nehirden taşkın olabileceği bahanesiyle boşa su salımı olmuştur. Bu riskler yetkili kurum ve kişilerce öngörülmemiş, hiçbir hazırlık yapılmamıştır. Daha geçen ay içinde DSİ ve sulama birliklerinin plansızlık ve işbilmezliği nedeniyle su tasarrufu gerekçesiyle rotasyon uygulaması üreticilerimizi perişan etmişti. Bugüne dek iklim değişikliğine bağlı etkin ve acil eylem planı çağrılarımıza kulak tıkayanlar nedeniyle, kapalı sulama sistemleri yatırımları da uygulamaya girmemişti. Aşırı sıcak, kuraklık ve verim kayıpları nedeniyle Çukurova’nın afet bölgesi ilan edilmesi çağrımıza yanıt bile vermediler” dedi. 

Türkiye’de şu anda kişi başına bin 350 metreküp su düştüğüne işaret eden Barut, “Türkiye hızla su kıtlığı çeken ülkeler arasına giriyor” dedi. 

‘SU AKIYOR, BİZ BAKIYORUZ’

Bunun için daha önce birçok kez uyarıda bulunduğunu anlatan Barut, “Sulama sistemini değiştirmek lazım. ‘Vahşi sulama’ denilen, salma sulama yerine kapalı ve basınçlı sulama sistemine dönmek lazım. Çok fazla su tüketen ürün çeşitlerini, ürün yelpazesini değiştirmek gerekiyor. Bunun dışında kış boyunca ‘su taşkınları, sel taşkınları oluyor’ gerekçesiyle barajların savaklarını açıyorlar. Su akıyor, denize gidiyor. Su akıyor biz bakıyoruz. Kışın boşa giden suyu da belli bir yerde depolama imkanı olabilir dedim. Söylüyoruz. Ancak dinleyen yok” değerlendirmesini yaptı. 

‘HİÇ ANIMSAMIYORUM’

Barut, şimdiye kadar bölgede su sıkıntısı çekildiğini hiç anımsamadığını vurguladı. “Bu beceriksizliğin, plansızlığın eseri” diyen Barut, “Bu başarısızlığın da itirafıdır. Eğer sen bu ürünleri ektirmezsen, patlıcan, domates, biber, soğan tüketicinin sofrasına çok daha pahalı gelir. Üretici ekemeyecek, para kazanamayacak, tüketici de çok pahalıya tüketecek. İleride Türkiye açlıkla karşı karşıya kalabilir” görüşünü dile getirdi.   

Bu yanlış karardan vazgeçilmesini isteyen Barut, “Üretimi ve üreticiyi daha çok mağdur etmeyin. DSİ ve sulama birliğinin plansızlığı, işbilmezliği ve beceriksizliğinin bedelini çiftçimize ödetmeyin. Ülke tarımı ve ekonomisini, gıda egemenliğimizi tehlikeye atanlar, çiftçimizi zarara uğratanlar hesap vermelidir” değerlendirmesini yaptı. Tüm uyarılara karşın çiftçinin susuz bırakıldığını kaydeden Barut, şöyle devam etti:

“Küresel iklim değişikliği ve kuraklık, aşırı sıcaklar ve afet riskine karşı defalarca uyardık, kapalı sulama sistemi yatırımları için çağrı yaptık. Sulama krizine karşı önlem alın, plan yapın, hazırlıklı olun dedik, söz dinletemedik. Ülke ekonomisi, tarımı ve çiftçisine yapılanlar kabul edilemez. Bu tarihi vebalin sorumluları çiftçiye hesap vermelidir. Üretim kaybını önlemek, çiftçi zararını derhal karşılamak ve zararın büyümesini engellemek için acil adım atılmalıdır. Bugüne kadar meydana gelen aşırı sıcak, kuraklık, verilmeyen sulama suyu nedeniyle oluşan çiftçi zararı tüm yönleriyle tespit edilip karşılansın. Üreticilerimize üretimin sürmesi, tarlaların boş kalmaması, ülke gıda güvenliğinin tehlikeye girmemesi için ayni ve maddi destek verilsin.”