Satışlarda düşüş genelde yüzde 5, ipoteklide yüzde 49’u aştı: Beklemeye geçen talep korkutuyor

Ekonomi yönetiminin piyasaları soğutma çabası en çok gayrimenkul sektöründe hissedildi. Konut satışlarında düşüş devam etti. Fiyatlarda aylık bazda artış sürse de enflasyonla arındırılınca reel düşüş görüldü. Türkiye İstatistik Kurumu’na göre Türkiye genelinde konut satışları Haziran 2024’te yıllık yüzde 5.2 azalarak 79 bin 313 adede geriledi. İlk altı ayda bu sayı yüzde 3.7 düşüşle 545 bin 74 oldu. İstanbul Ticaret Odası Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Hakan Akdoğan, “Bu düşüş talebin beklemeye geçtiğini gösteriyor. Faiz ve ekonomi rayına girince bu talep birikmesi bir patlamaya dönüşecektir. Bu da maalesef malzeme artışının yanı sıra talep sebebiyle de bir fiyat artışı yaratacaktır” dedi.

Sektör temsilcileri, son günlerde sık sık, uzun süredir konuttaki arz açığını kapatan ikinci el konut satışlarının düşüşe geçmesinin barınma krizini tetikleyecek en büyük etken olduğunu söylüyordu. Dün açıklanan istatistiklerde bu düşüşün devam ettiği görüldü. Haziranda sıfır konutların satışı yıllık yüzde 1.8 düşüşle 25 bin 425’e gerilerken ikinci el konut satışları yüzde 6.7 düşüşle 53 bin 888 oldu. Altı aylık verilere bakıldığında ise sıfır konut satışları yüzde 1.3 artarak 173 bin 324 adede çıkarken ikinci el konut satışları yüzde 5.8 düşerek 371 bin 750’ye geriledi.

İPOTEKLİ DURMA NOKTASINDA

İstatistikler satış çeşitlerine göre incelendiğinde kapanan kredi muslukları çok net görüldü. Bu kapsamda krediyle alınan (ipotekli satış) konut sayısı yüzde 49.4 düşüşle 6 bin 813 oldu. İlk altı ayda ipotekli satışlar yüzde 57.7 düşüşle 51 bin 415 adede geriledi. 

Düşüş yabancılara yapılan konut satışlarında da görüldü. Yabancı satışı yıllık göre yüzde 45.1 azalarak 1440, ilk altı ayda da yüzde 45.7 azalarak 10 bin 461 adet oldu.

PARASI OLANA ALIM ZAMANI

Fiyatların yılın ilk 6 ayında reel olarak yüzde 11 düştüğünü söyleyen Endeksa Genel Müdürü Görkem Öğüt şunları ifade etti: “Ek olarak, inşaat maliyetlerinin çok yüksek olması sebebiyle Türkiye hâlâ ihtiyacının en fazla yarısı kadar konut üretimi yapabiliyor. Konut üretimi talebi karşılayamadığı için, sıfır konutlarda fiyatların rakamsal olarak düşmesini beklemiyoruz. Örneğin, çok talep gören mahallelerde pazara sunulan bir evin ertesi gün ilanda olmadığını gözlemleyebiliyoruz. Bu nedenle özellikle oturma amacıyla satılık konut arayışında olanların, yüksek pazarlık güçlerinden yararlanarak ev alması için doğru bir zamandayız.”