İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Türkiye’deki barınma sorununa dikkat çekti
Antalya’da gazetecilerle bir araya gelen İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, ekonomik verileri değerlendirdi. Cumhuriyet'in barınma sorununa ilişkin sorusunu yanıtlayan Aran, "Çalışanlarımızın maaş düzenlemesinde kira enflasyonunu da dikkate alıyoruz. Bunu bilançomuzu zora soksa da tercih ediyoruz. Bu sorunun çözümü için kurumlar yeniden lojman sistemine dönmeli" dedi.
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB)tarafından düzenlenen “14. Uluslararası Resort Turizm Kongresi” Türkiye İş Bankası sponsorluğunda Antalya’da düzenlendi. Kongre öncesinde İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, gazetecilerle bir araya geldi.
Cumhuriyet gazetesinin barınma sorununa ilişkin sorusunu yanıtlayan Aran, “Bu konu toplumsal bir sorun haline geldi. İş Bankası Genel Müdürü olarak ben de ev sahibi-kiracı ilişkisinde, kiracı olarak evden çıkmak durumunda kaldım. Tablo o kadar acı ki, bizim verdiğimiz maaşların artık yarısı kiraya gidiyor. Tabii şanslıysa. Dörtte üçünün de kiraya gitme ihtimali var. O yüzden kurum olarak çalışanlarımızın maaş düzenlemesinde kira enflasyonunu da dikkate alıyoruz. Özellikle ücret artışları konusunda, kira artışını da dikkate alarak enflasyonun çok üzerinde ücret artışı yaparak bilançomuzu da zor sokarak burada bir tercihte bulunuyoruz. Bu sorunun çözümü kapsamında kurumlar da yeniden lojman sistemine dönmeli” dedi.
“Bulunduğu yerde kalınamıyor”
Yurttaşların alıştığı, sosyal statüsünün bulunduğu yerlerde yaşamaya devam etme şansının kalmadığına dikkat çeken Aran, “Bu çok önemli bir sorun. Şehirlerin dışına çıkma, kiranın önemli bir gider olması, insanların enflasyon beklentilerini de bozan bir durum. Bu dengenin sağlanması için insanların oturabileceği yerdeki bir evin sahibi olması konusunda politika geliştirmemiz gerekiyor” çağrısında bulundu.
“Akıl dışı politikaydı”
2024’ün ekonomik gelişmeleri ve 2025 beklentilerini yorumlayan Aran, “Geçen sene 2024’e ilişkin umutlu olmamın sebebi, akıl dışı olarak nitelendirebileceğim bir politikanın yerine Türkiye’de yeniden fiyat istikrarını sağlamaya yönelik bir politikanın başlamasıydı” dedi. “Ticari hayatta bazı yıllar vardır, işin dönmesi önemlidir, eve ekmek götürmek önemlidir. Kar sıklıkla önemlidir işletmelerin büyümesi verimliliği için ama ülke olarak yanlış bir şeyler yaptıysak ve düzeltmek için yola çıktıysak, düzelene kadar tüm taraflar üzerine düşeni yapıp, bedelini ödeyip, düzeldikten sonra tekrar önümüze bakarız. 2024 böyle bir yıldı” diyen Aran. “Yıl sonu enflasyonunun yüzde 44 olacağını, önümüzdeki yıl sonu için de yüzde 24-26 arasında bir yerde enflasyonun seyredeceğini öngörüyorum. Dolayısıyla düşük değil, arzu ettiğimiz nokta değil ama yüzde 90 ile de karşılaştırılmayacak bir nokta olduğu için desteklenmesi herhangi bir şekilde geriye dönüş olarak algılanmayacak adımların atılmaması gereken bir noktadayız” yorumunda bulundu.
“Bozduk, yerine getirdik”
Erdoğan’ın “faiz sebep, enflasyon sonuç” teorisinin ardından faiz indirimlerine gidilmesinin yüzde 17’lik enflasyonun yüzde 85’e çıkması ve 8 lira olan Dolar kurunun bugünkü seviyeye gelmesi gibi sonuçları olduğunu değerlendiren Aran, “Arada ne oldu denildiğinde, dışarıda gelişmiş bir ülke vatandaşı bunu anlamakta zorlanabilir, ne yaptınız bu dönem içerisinde diyebilir. Bozduk, tekrar yerine getirdik. Ekonomiye dair beklentilerimiz karşılanmadığında, sorunlar yaşandığında nedeninin o bozulan denge noktasına gelemediğimiz bilinmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
KREDİ VE KARTLARINDA ALARM
2024te özellikle kredi kartlarında çok ciddi bir şekilde takibe düşen alacak artışı olduğuna değinen Aran, “10 aylık dönemde sektördeki kredi kartları donuk alacak oranı geçen yıla oranla yüzde 200 arttı. Dolayısıyla çok net bir şekilde kredi kartları başta olmak üzere, bireysel ücretli kesimdeki kredi bozulması görünüyor” dedi. Bireysel tarafta bozulma yaşanırken ticari tarafta bu seviye bir bozulma yaşamadığını ancak bunun da 2025’te sürdürülebilir olmadığını belirten Aran, şunları söyledi:
“Taraflar bir araya gelmeli”
“Gelir dağılımı çok bozuldu. Çok ciddi bir gelir dağılımı adaletsizliği var. Ay sonunu getirememe problemi var. Asgari ücretli kesimin beklentisini anlayabiliyorum. Aynı zamanda işletmesinin devam etmesini isteyen işveren var. İşverenin de rekabet gücü git gide zayıflıyor. Hem ülke ekonomisini, istihdamı düşünen hem de seçmen kaygısı duymanız gereken de masayı bir araya getirmeniz gerekiyor. Kolay bir denklem değil. Tek seferde asgari ücret artış oranı tamam bu olacak denilecek bir şey değil. Mutlaka kamunun imkanlarıyla, ya işveren ya asgari ücretli desteklenerek birinin rekabetçi kalarak devam etmesi, diğer tarafın da vatandaşın artık daha iyi hissedeceği, vergi dilimleri vs, kira, eğitim, sosyal harcamalarla beraber asgari ücret ele alınmalı.”
14. Uluslararası Resort Turizm Kongresi
‘TURİZMDE İLK ÜÇE OYNAYABİLİRİZ!’
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nce (AKTOB) İş Bankası sponsorluğunda düzenlenen “14. Uluslararası Resort Turizm Kongresi” dün yapıldı.
AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, açılışta “Turizmde sadece büyümeyi değil, sürdürülebilir şekilde gelişmeyi hedefliyoruz” derken İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran şu çağrıyı yaptı: “Dünyada ilk üçe oynayan ülke konumuna gelebiliriz. Turizmde beşinci olmak çok kıymetli bir başarı.” Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek ise Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’dan destek isteyerek belediyelerin turizm sektörüne hizmet edebilmesi için kaynaklardan daha fazla pay almaları gerektiğini vurguladı. Ersoy ise hükümetin yaptıklarını anlatarak “Sizden artık bahaneler değil çözüm üretmenizi bekliyoruz” yanıtı verdi.
En Çok Okunan Haberler
- Saadet'te yeni genel başkan belli oldu
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- İstanbul'da aile katliamı
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- 4 kişiyi öldürüp intihar etti!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- CHP'li vekilden Masterchef Sergen'e tepki
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması