İmamoğlu krizi piyasayı sarstı: Ekonomi alarm veriyor

Prof. Karatepe, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından yaşananların Türkiye ekonomisine kısa ve uzun vadeli etkilerini gazetemize değerlendirdi.

İmamoğlu krizi piyasayı sarstı: Ekonomi alarm veriyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 23.03.2025 - 04:00

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve ardından yaşananların ekonomi üzerindeki faturası yavaş yavaş netleşiyor. Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinde yaklaşık 23-25 milyar dolarlık azalma olduğuna dikkat çekilirken, risk primi de yeniden 300 baz puanın üzerine çıktı. Borsa sert düştü. CHP Genel Başkan Yardımcısı, İktisatçı Prof. Dr. Yalçın Karatepe, iktidarın uyguladığı ekonomi programının çöktüğünü, önümüzdeki dönemde enflasyon ve işsizlikte artış olabileceğine işaret etti. Karatepe, artan faizler nedeniyle kredi kartı borcu bulunanların daha da zorlanacağına, yoksullaşmanın artacağına vurgu yaptı.  

Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasından önce Merkez Bankası’nın brüt rezervleri yaklaşık 171.1 milyar dolar, net rezervleri de yaklaşık 74 milyar dolar civarındaydı. İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından yaşanan gelişmeler nedeniyle yükselen dövizi frenleyebilmek için müdahalede bulunuldu. Ne kadar dolar satışı olduğu konusunda Eski Merkez Bankası Başekonomisti, Bilkent Üniversitesi Öğretim üyesi Hakan Kara, “Son 3 günde yaklaşık 23 milyar dolar satılmış görünüyor. (Varsayımlara göre bunun biraz altında veya üstünde gerçekleşebilir.) Kabaca, yarısının çarşamba, kalanının perşembe-cuma satıldığını söyleyebiliriz” değerlendirmesini yaptı. 

CDS ARTTI

Yine yaşanan gelişmeler üzerine CDS primi de 255 baz puandan 328 baz puana çıktı. 

EKONOMİYİ NASIL ETKİLEYECEK ?

CHP Genel Başkan Yardımcısı, İktisatçı Prof. Dr. Yalçın Karatepe, yaşanan gelişmelerin ekonomiye etkilerini gazetemize değerlendirdi. Karatepe’nin açıklamaları şöyle:  

Yabancı zor gelir: En belirgin konu dövize ilginin artması. Yabancı yatırımcı da çıkıyor. Bundan sonra da yabancı yatırımcının gelmesi çok daha zor. İmkansıza yakın.  

Programdan beklenen sonuç: İktidarın şu anda uyguladığı ekonomi politikası, dövizi kontrol ederek enflasyonu düşürmek üzerineydi. Şimdi hem yabancının çıkıyor hem de vatandaşların dövize ilgi gösteriyor olması iktidarın, uyguladığı ekonomik programdan beklediği sonucun ortaya çıkmasını imkansız hale getiriyor.  

Büyümeye olumsuz etki: Faizler yükseliyor. Merkez Bankası politika faizini artırmadı ancak borç verme faiz oranında artışa gitti. Bu büyümeyi olumsuz etkileyecek.   

Pahalı borçlanma: CDS yani borçlanma primlerinde artış oldu. Bundan sonra borçlanma daha pahalı hale gelecek. Bu yaşanan süreç ekonomiyi ciddi anlamda olumsuz etkileyecek.  

25 milyar dolar: Borsa yüzde 10 düşerken, dövizde hareket olmaması dövize müdahele olduğunu gösteriyor. Satış miktarının 25 milyar doları geçtiği tahmin ediliyor. Satışın gelecek hafta da devam edeceği tahminleri var. Merkez Bankası döviz rezervlerini azaltıyor.  

Program çöktü: Zaten net olarak yurtdışından kaynak girişi yoktu. Şimdi çıkış daha belirgin hale geldi. Bundan sonra da yabancı yatırımcıların Türkiye’ye dönüp bakması çok da mümkün görünmüyor. AKP iktidarının kurguladığı dövize dayalı enflasyonla mücadele programının çöktüğü söylenebilir. Ben zaten baştan beri bu politikanın yanlış olduğunu ifade ediyordum.  

Yurttaşı ne bekliyor?: Büyümenin düşmesi zaman içerisinde işsizliğe etki edecek. Faizlerin yükseliyor olması nedeniyle de kredi kartı borcu olan yurttaşları zor günler bekliyor. “Faiz indirimi yapılırsa maliyetler azalır” diye beklenti vardı. Artık faiz indirimi de yakın zamanda pek olanaklı görünmüyor. Tam tersine örtülü faiz artırımına gidiliyor. 

Enflasyon yükselecek: Bu yaşananların enflasyon üzerinde de olumsuz etkisi olacak. Fiyatlar hareketlenecek. Bu yurttaşın daha fazla yoksullaşmasına yol açacak. İş bulmak zorlaşacak. Seçim sandığı gelene kadar da bu böyle devam edecek. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon