Ukrayna’nın panikle çekildiği kent: İşte, Avdivka’nın bilançosu
Neredeyse 8 yıldır çatışmaların sürdüğü Avdivka kenti, Ukrayna’nın çekilmesiyle Rus kontrolüne geçti. İki tarafın da ağır kayıplar verdiği Avdivka, savaşın gidişatı için ne ifade ediyor?
İkinci yılını doldurmak üzere olan Ukrayna Savaşı’nın son aylarına damga vuran muharebesi Avdivka’da yaşandı. İki tarafın da yoğun kayıplar verdiği Bahmut muharebesi sonrası, Rus birlikleri Ukrayna taarruzunu beklemek üzere savunmaya geçmişti. Ukrayna’nın Zaporijya bölgesine yaptığı saldırılar sonuçsuz kalınca Ruslar tekrar saldırıya geçti. Bu sefer hedef, çatışmaların düşük yoğunlukta devam ettiği Avdivka oldu.
Rusya’nın Eylül ayında taarruz birliklerini Avdivka’ya kaydırmasıyla çatışmalar şiddetlendi. Savaşın başından aşina olduğumuz zırhlı formasyonlar tekrar Ukrayna saflarına ilerlemeye başladı. Ancak sonuç 2022’dekinden pek farklı olmadı. Mayınlar, SİHA’lar ve topçu ateşi altında Rus zırhlı araçları birer birer etkisiz hale getirildi. Rusya, sadece iki günde 81 zırhlı aracını kaybetti.
BAHMUT 2.0
Manevraların başarısız olmasıyla Ruslar tekrardan üstünlükleri olan yıpratma savaşına döndüler. Wagner CEO’su Prigojin’in ölümü sonrası geriye kalan Wagner askerleri “Fırtına Z” birlikleri adı altında Rus ordusuna katıldı. Bu Fırtına Z birlikleri, Wagnerlerin Bahmut’ta yürüttüğü yıpratma operasyonuna benzer bir şekilde zırhlı araçlarından ziyade piyadeye ağırlık vererek Avdivka’ya gönderildiler.
Bahmut’tan sonra bir kenti daha kaybetmek istemeyen Ukrayna, bölgeye toplamda 24 tugayını konuşlandırdı. Ancak işler Ukrayna için iyi gitmiyordu. Hava savunma sistemlerinin zayıflaması sonrası Rus Hava Kuvvetleri daha cesur saldırılar yürütüyordu. Yüksek tahribat gücüne sahip FAB ve KAB bombaları üstlerine bağladıkları planör sistemi sayesinde 40 kilometre ötesindeki hedefleri doğrudan vuracak şekilde varlık gösterebildi. Rusya, sadece iki günde Avdivka’da 250 tane FAB bombası attı. Ukraynalı askerler, verdikleri zayiatın büyük kısmının hava desteği yüzünden olduğunu söylüyor.
Dahası, Bahmut’a kıyasla Ukrayna’nın envanteri epey tükenmiş durumda. ABD’den askeri yardımların gelmiyor oluşu Ukrayna’yı mühimmat kullanırken birkaç defa düşünmeye sevk ediyor. Birçok Ukrayna topçusu günde ancak birkaç kez atış yapabildiklerini söylüyor. Bu da Rus taarruzlarını kolaylaştırıyor.
UKRAYNA’DA GÖREV DEĞİŞİMİ
Ukrayna için başka büyük bir sorun, Genelkurmay Başkanı Zalujniy ve Cumhurbaşkanı Zelenski arasındaki gerginlikti. Avdivka’daki çatışmalar sürerken ikili arasındaki gerginlik sıklıkla kamuoyuna da yansıdı.
Şubat’ın ikinci haftasının başlamasıyla Rus birliklerinin Avdivka’nın kuzeyinde cephe hattını yarması sonrası Ukrayna’da panik başladı. İddiaya göre Ukrayna ordusu cephe arkasında savunmayı kolaylaştıracak yeni hatlar oluşturamamıştı. Bu sebepten ötürü Ruslar kırdıkları hattın üzerinden hızlıca ilerledi.
Zalujniy’nin görevden alınması da tam bu zamana denk geldi. Onun yerine Bahmut savunmasını yürüten Kara Kuvvetleri Komutanı Oleksandr Sirski getirildi. Sirski, adaylar arasında en deneyimli kişi olmasına karşın, bazı Ukraynalılar tarafından Bahmut’taki “yenilginin mimarı” olarak anılıyordu.
ETRAFI SARILMAK ÜZERE
İşte bu görev değişimi, hatları yarılmış olan Ukrayna’daki kaosu arttırdı. Hızla ilerleyen Rus askerleri kentin doğusuyla batısını birbirinden ayırmak üzereydi. Ruslar eğer hedeflerine ulaşabilseydi 7 bin kadar Ukrayna askerinin etrafı sarılmış olacaktı. Görev başına yeni gelmiş Sirski, elit birliklerden oluşan 3. Taarruz Tugayı’nı (Eski adıyla Azov Taburu) çekilme sırasınca kanatları koruması için Avdivka’ya konuşlandırdı.
Çekilme kararı için fazla beklenmişti. Ruslar, 7 bin askerin etrafını saramasa da çıkış yollarını ateş altına alarak ağır kayıplar verdirdi. Bu, belki de Mariupol’ün etrafını saran ve haftalarca Ukraynalıları teslim alamayan Ruslar için daha iyi bir sonuçtu. Neticede 48 saat içinde hem düşmanlarına ağır kayıp verdirmiş hem de kenti ele geçirmeyi başarmışlardı.
AVDİVKA NE ANLAM İFADE EDİYOR?
ABD'li düşünce kuruluşu Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW) , yoğun kayıplar verilen Avdivka kentinin stratejik önemi olmadığını vurgulasa da kentin Ruslar için başka bir anlamı var. Öncelikle, Avdivka’nın Donetsk’in hemen yanında olması onu önemli kılıyor. Donetsk kenti, yaklaşık 8 yıldır ayrılıkçı Rusların kontrolünde ve Ukrayna tarafından top mermileriyle vuruluyor. Rusya, Avdivka’yı alarak cephe hattını Donetsk’ten biraz daha uzaklaştırmış oldu.
Ukrayna’da hala bir yıpratma savaşı izlemekteyiz. Bu da bize toprağın el değiştirmesinden ziyade tarafların verdiği kayıpları izlemeye itiyor. Ancak tüm savaşlarda olduğu gibi insan gücü kaybı iki ordu tarafından da manipüle ediliyor. Açık kaynak istihbarat grupları genel bir görüntü çıkarsa da gerçek sayıları savaştan sonra dahi öğrenemeyeceğiz.
Yine de ortaya çıkan görüntülere bakılırsa Rusya hala ciddi zayiat veriyor. Rus askeri endüstrisi bu kayıpları karşılamaya çalışırken Rus hükümetinin verdiği ücretler, operasyona katılmayı Ruslar için çekici hale getiriyor. 300 bin kişilik seferberlik de eklendiğinde, Rusya tüm bu kayıplara rağmen ne teçhizat ne de insan gücü konusunda sorun yaşamıyor. En azından şu ana dek.
Ukrayna tarafı ise biraz daha karışık. Batı’dan aldığı yardımlar kesilirken savaşmaya motive kalabalıkların çoğunu kaybetti. Zalujniy, görevden alınmadan önce 500 bin kişilik bir seferberlik daha ilan edilmesini istemiş, bunun ciddi politik sonuçları olacağına düşünen Zelenski tarafından reddedilmişti. Avdivka’dan elde edilen sonuç şu ki Ukrayna Bahmut’takinden daha kötü durumda. Kayıplarının yerine yeni askerleri koymakta zorlandığı gibi ABD’den neredeyse 4-5 aydır hiçbir destek alamayışının bedelini ağır ödüyor. AB’den çıkan yardım paketleri ise askeri destekten ziyade Ukrayna’nın ekonomisini ayakta tutmaya ancak yetiyor.
İşte böyle bir ortamda Rusya’nın elde ettiği zafer Ukrayna’yı daha da yıprattı. Hem onu destekleyen Batı ülkelerinde “yatırımlarının boşa gittiği” algısı yarattı hem de sahadaki Ukraynalıların motivasyonunu düşürdü.
Rusya, şu an için Avdivka etrafındaki kasabalara saldırarak elde ettiği momentumu kullanmaya çalışıyor. Ancak operasyonun sonlanmasıyla hedef değişecektir. Masada iki büyük yol var. Birincisi Zaporijya’da yaz taarruzu sırasında Ukrayna’nın elde ettiği birkaç kasabayı geri alarak sembolik bir zafer ilan etmek. İkincisiyse 2022’de Rusların kaybettiği Kuzey Doğu’daki Kupyansk bölgesine bir taarruz düzenlemek. Ukrayna, insan gücü ve teçhizat sorunlarını çözemezse bu bölgelerde daha ciddi sorunlar yaşayabilir. Hatta Rusya, bu zayıflığı kullanarak manevra amaçlı daha büyük taarruzlar düzenleyebilir. Savaşın sonu, hala ufukta görünmüyor.
En Çok Okunan Haberler
- Hayatını kaybetti!
- Mansur Yavaş'tan TBMM'ye flaş çağrı!
- TÜİK ekim ayı enflasyon verilerini açıkladı
- 'Erken seçim' çağrısı: CHP tarih verdi
- İşte Belediye Başkanı'nı öldüren saldırganın ifadesi!
- Mardin, Batman ve Halfeti'ye kayyum atandı!
- Serdar Ortaç son malını da satışa çıkardı!
- AKP'den kayyum için ilk açıklama
- AKP’li vekilin PKK yöneticisiyle fotoğrafı gündem oldu!
- İşte sıfır faizli kredi veren bankalar…