Protestolar Fransız siyasetinde nasıl bir etki yarattı?
Nahel adlı Cezayir asıllı Fransız gencin geçen hafta Nanterre'de polisin açtığı ateş sonucu hayatını kaybetmesi Fransa genelinde şiddet dalgasını tetikledi. Fransız siyaseti olaylar karşısında adeta iki kampa bölündü. Peki, hangi siyasi parti, nerede durdu?
Fransa Başbakanı Elisabeth Borne, 27 Haziran'da patlak veren şiddet olaylarının ardından 3 Temmuz'da Parlamento'da siyasi grupların temsilcileriyle bir araya geldi.
MACRON VE İKTİDAR CEPHESİ
Nahel'i vuran polis memurunun videosu yayınlanır yayınlanmaz sol gruplar, "polis reformu" taleplerini dile getirmeye başladı. Özellikle iç güvenlik yasasının, polis memurlarının meşru müdafaasını düzenleyen "435-1. maddesinin yürürlükten kaldırılması" talep edildi.
Öte yandan, ayaklanmanın başlamasıyla çoğu sağ parti olağanüstü hal ilan edilmesi için yürütme üzerinde baskı kurdu.
Ancak Macron hükümeti, olağanüstü hâl fikrine sıcak bakmayarak, bunun yerine "gerilim altındaki kentlerde polis ve jandarma sayısını arttırmayı" tercih etti.
Emmanuel Macron
İçişleri Bakanı Gérald Darmanin, pazartesi günü yaptığı açıklamada "düzenin yeniden tesis edildiğini" söyledi.
SOL CEPHE: JEAN-LUC MELENCHON VE NUPES
Son günlerde yaşanan ayaklanmalar, sol koalisyon Nupes içerisindeki fikir ayrılıklarını da gün yüzüne çıkardı.
"Şiddeti teşvik ediyor ve kabul ediyor izlenimi veremeyiz" diyen Sosyalist Parti (PS) lideri Olivier Faure ve ona destek veren Fransız Komünist Partisi (PCF) lideri Fabien Roussel ile radikal sol lider Jean-Luc Mélenchon'un derin bir anlaşmazlık içinde olduğu görüldü.
Melenchon’un partisi La France Insoumis (Boyun Eğmeyen Fransa), şiddet olaylarının başlamasından bu yana en azından başlangıçta protestocuların yarattığı şiddet dalgasını "kınamak istemedikleri" ve "adalet" çağrısında bulunmakla yetindikleri için diğer partiler tarafından sert bir şekilde eleştirildi.
Jean-Luc Mélenchon
Ancak Melenchon’un partisi, gelinen son noktada tutumunu değiştirmiş görünüyor. Pazar günü L'Haÿ-les-Roses belediye başkanının evine yapılan saldırının ardından Mélenchon "şiddeti kesinlikle reddettiğini" ifade etti.
Çoğunluk, bunun geç kalınmış bir tepki olduğunu ileri sürdü.
ERIC CIOTTI VE LES REPUBLICAINS
Ayaklanmaların başlamasından itibaren sağ kanat çok agresif bir tutum sergiledi.
"Cumhuriyet hiçbir koşul altında boyun eğmez. Olayların patlak verdiği her yerde gecikmeksizin olağanüstü hâl ilan edilmesi çağrısında bulunuyorum" diyen Cumhuriyetçilerin (Les Republicains - LR) lideri Eric Ciotti, bu yönde bir talepte bulundu.
Ciotti, hükümetin eyleminden ziyade isyancıların tutumunu eleştirdi ve radikal sol lider Mélenchon'un "Cumhuriyet için bir tehlike" olduğunu söyledi.
Eric Ciotti
Aynı partiden (LR) milletvekili Olivier Marleix ise "Suç işleyen çocukların ebeveynlerine verilen aile ödeneklerinin geri çekilmesini" talep etti.
MARINE LE PEN VE RN
Aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi (RN) lideri Marine Le Pen olaylar karşısında oldukça ketum davrandı.
Parti, geçen perşembe gününe kadar, Eric Zemmour ve diğer sağ partiler tarafından talep edilen olağanüstü hâl konusunda düşük bir profil sergilemeyi tercih etmişti ki Cuma günü, olayların büyümesi üzerine, "kısmi sokağa çıkma yasağı" ve "ancak durumun daha da kötüleşmesi halinde olağanüstü hâl" çağrısında bulunmayı tercih etti.
Marine Le Pen
HALK NE DÜŞÜNÜYOR?
Ünlü Fransız anket şirketi Ifop'un, Le Figaro gazetesi için yaptığı bir ankete göre, Fransızların yüzde 39'u Le Pen’in tutumundan memnun.
Macron için bu sayı yüzde 33, Eric Ciotti için yüzde 24 ve Jean-Luc Mélenchon için ise yüzde 20.
En Çok Okunan Haberler
- Kılıçdaroğlu'na 'Meral Akşener' yanıtı
- 'Hadi gelin kapatın!'
- Tarihi geçmiş ürün satan zincir market şubesine mühür
- Yeni dönem başlıyor: Taksi, otobüs, dolmuş...
- Ulaşım durma noktasına geldi!
- Bir sonraki ve en büyük ekonomik patlama...
- İl başkanı hayatını kaybetti!
- Kayyum belediyeyi kapattı!
- Kayserispor'dan Fenerbahçe açıklaması!
- Niğde'deki korkunç cinayetin arkasından yasak aşk çıktı!