Hayatını kaybeden Pakistan eski Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref kimdir?
Genelkurmay başkanıyken düzenlediği bir darbe ile iktidarı ele geçirdi. Ulusun lideri olarak yükselen kariyeri, vatana ihanet davası ile devam etti. Pakistan eski Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref, 5 Şubat'ta Dubai'de yaşama veda etti.
Pakistan eski Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref, Dubai'deki bir hastanede hayatını kaybetti. Müşerref, 1999'da bir askeri darbeyle iktidara gelmiş ve kendisini cumhurbaşkanı ilan ettiği 2001 yılından 2008'e kadar Pakistan'ı yönetmişti. 2008 yılında iktidardan uzaklaştırılan ve Dubai'ye yerleşen eski cumhurbaşkanının ölümü sonrası, Pakistan ordusu bir taziye mesajı yayınladı.
Bürokrat kökenli bir aileden gelen Müşerref'in, diplomat olan babasının görevi sebebiyle çocukluğunu Ankara'da geçirdiği biliniyor. Peki, Pakistan tarihinin en çalkantılı yıllarına damgasını vuran Müşerref'in hayatına dair başka neler biliniyor?
ÇOCUKLUĞU TÜRKİYE'DE GEÇTİ
Müşerref , 11 Ağustos 1943'te İngiliz himayesindeki Hindistan'ın Delhi kentinde dünyaya geldi. Ailesi, İslam peygamberi Muhammed'in soyundan geldiğini iddia ediyordu. Hem annesinin hem de babasının ailesinde çok sayıda devlet görevlisi vardı.
Pakistan kurulduğunda Müşerref dört yaşındaydı. Ailesi, bağımsızlıktan birkaç gün önce, Ağustos 1947'de Pakistan'a yerleşti. Müşerref ailesi, Dışişleri Bakanlığında çalışan baba Syed'in görevi sebebiyle 1949'da Ankara'ya taşındı. Pervez Müşerref burada Türkçe konuşmayı öğrendi ve 1956'da babasının görevinin bitişiyle birlikte Türkiye'den ayrıldı.
ORDUDAKİ LAKABI: KOVBOY
1961'de, 18 yaşındayken Pakistan Askeri Akademisi'ne girdi. İlk savaş deneyimini, Pakistan ve Hindistan arasında yaşanan İkinci Keşmir Savaşı'nda edindi. 1965'te, savaşın bitiminden kısa bir süre sonra seçkin Özel Hizmet Grubuna (SSG) katıldı. 1974'te yarbaylığa, 1978'de ise albaylığa terfi eden Müşerref, 1980'lerde kurmay subay oldu. Ordudayken, Batı kültürüne ve kıyafetlerine olan ilgisi nedeniyle "Kovboy" lakabıyla anıldı. Müşerref, 1989'da Tuğgeneral, 1993'te ise Tümgeneral oldu.
Ordu içerisinde çeşitli vesilelerle kendisine akıl hocalığı yapan ve 2007 yılında, Müşerref'in de parmağı olduğundan kuşkulanılan bir suikast sonucu öldürülen Pakistan eski Başbakanı Benazir Butto'ya yakın bir figür olarak bilinmekteydi. 1993-95 yılları arasında Butto heyetinin bir parçası olarak pek çok kez ABD'yi ziyaret etti.
TALİBAN'A DESTEĞİN MİMARI
Afgan hükümetinin çöküşünden sonra, Kuzey İttifakı hükümetine karşı yeni kurulan radikal İslamcı Taliban örgütünü destekleme politikasını geliştirmede Pakistan Ordusu ve istihbarat servisi ISI'ya destek verdi. Böylelikle, Pakistan'ın Taliban'a desteğini teşvik ederek Afgan iç savaşında aktif bir rol oynadı. 1995 yılında Butto tarafından korgeneral yapıldı.
Müşerref, 1998'de Başbakan Navaz Şerif tarafından dört yıldızlı generalliğe terfi ettirildiğinde ulusal üne kavuştu ve silahlı kuvvetlerin başına geçti. 1999'da Hindistan ve Pakistan'ı savaşa sürükleyen Kargil Sızması'na önderlik etti. Şerif, aylarca süren mücadelelerin ardından giderek güçlenen ve kendi pozisyonunu tehdit eden Müşerref'i görevden almaya çalıştı, ancak başarısız oldu. Pakistan Ordusu da buna misilleme olarak 1999'da darbe yaptı ve Müşerref 2001'de Pakistan cumhurbaşkanı oldu.
TARTIŞMALI ZAFERLER
Cumhurbaşkanlığı süresince tartışmalı zaferlere imza atan Müşerref, muhafazakarlık ve sosyalizm sentezi bir siyaset benimsiyordu; sendikaları yasaklarken ekonomide liberalizmi savundu.
Müşerref'in cumhurbaşkanlığı döneminde ekonomik eşitsizlik hızla arttı ve Müşerref hükümeti sık sık insan haklarını ihlal etmekle suçlandı. Başkanlığı süresince bir dizi suikast girişiminden sağ kurtuldu. 2008'de hükümet içindeki pozisyonu zayıflayan Müşerref, görevden alınmamak için istifasını sunarak Londra'ya göç etti.
2013'te genel seçimlere katılmak için Pakistan'a geri döndü, ancak yüksek mahkemenin Benazir Butto suikastına karıştığı iddiasıyla kendisi hakkında tutuklama emri çıkarması üzerine diskalifiye edildi.
VATANSEVERLİKTEN VATAN HAİNLİĞİNE
2013'te yeniden başkan seçilen ezeli rakibi Navaz Şerif, olağanüstü hal yönetimi uyguladığı ve anayasayı askıya aldığı için Müşerref'e karşı vatana ihanet davası açtı. Dubai'ye kaçan Müşerref, gıyabında vatana ihanet suçlamasıyla ölüm cezasına çarptırıldı, ancak ölüm cezası daha sonra Lahor Yüksek Mahkemesi tarafından iptal edildi.
Uzun süreli bir amiloidoz vakasından musdarip olan Müşerref, 5 Şubat 2023'te Dubai'deki Amerikan Hastanesinde öldü.
En Çok Okunan Haberler
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- 2 kişiyi öldüren Servet Bozkurt yakalandı!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı