Deniz Berktay, Kiev'den bildiriyor: Savaş ve basın
Ukrayna’da basının durumu, savaştan önce de içler acısıydı: Basılı gazetelere ilk ağır darbe, 2008’deki küresel ekonomik krizle birlikte inmiş, pek çok gazete, kepenk kapatmak ya da tamamen elektronik ortama geçmek zorunda kalmıştı.
Akıllı telefonların kullanıma sunulması da ikinci ağır darbe oldu. Savaşın başlamasıysa basılı gazetelere üçüncü bir ölümcül darbe indirdi. Pek çok matbaa, savaş nedeniyle faaliyetlerine ara verdi. Ukrayna’da bölgeler arasında gazete dağıtım sistemi, eskiden de kötüydü bu savaşla birlikte bölgeler arası dağıtım, tamamen son buldu: Kiev’in gazetesini taşrada, taşranın gazetesini Kiev’de bulamıyorsunuz. Kısıtlayıcı tek etken bu değil: Ülke, Rusya’yla savaş halinde ve savaşın getirdiği haber ve yorum kısıtlamaları var (benzer kısıtlamalar hatta daha fazlası Rusya’da mevcut: Rusya’da bu savaşa “savaş” demek yasak. Resmi düzeyde “Ukrayna Özel Operasyonu” adı veriliyor. Rusya’nın taarruzu başlayalı altı ay olacak; birkaç ayda onbinlerce Rus askeri hayatını kaybetti, fakat oradaki resmi söyleme göre, bu bir savaş değil).
FARKLI ÇİZGİLER
Ukrayna’ya ilk geldiğim 2007’de hem toplum, hem de basın, Rusya yanlısı ve Batı yanlısı olarak bölünmüştü. 2014’te Rusya’nın Ukrayna’nın Kırım Yarımadası’nı ele geçirmesi ve Donbas’ta çatışmaların çıkmasından sonra Rus yanlılarının oranı azaldığı gibi Rus yanlısı çizgiyi savunmak da zorlaştı. 24 Şubat’ta Rusya’nın doğrudan taarruzunun başlamasıyla birlikte ise Rusya yanlısı herhangi bir görüşü savunmak tahmin edileceği üzere mümkün değil. Fakat toplumun genel eğilimini yine de gözlemlemek mümkün. Şubat ve mart aylarında Rus Ordusu ilerlerken temel gündem ülkeyi savunmak ve hayatta kalabilmekti. Fakat mart sonlarında Rus ordusunun başarısızlıklarla karşılaşması ve nisan başlarında toplu mezar görüntülerinin yayımlanması Rusya’ya karşı korkuyu azalttığı gibi intikam isteğini de arttırdı. Toplumun önemli bir kısmı, işgal altındaki bütün topraklar geri alınıncaya kadar savaşı savunmaya başladı. Ancak savaşın beklenenden çok uzun sürmesi, başka konuları ön plana taşıdı. Şimdi tartışılan başlıca konu, ülkenin yeniden nasıl ayağa kaldırılacağı. Önümüz kış ve bu savaşta yıkılan altyapının nasıl kurulacağı ve kışın pek çok ilde ısıtmanın nasıl sağlanacağı, belli değil. Savaşla birlikte işsiz kalanların nasıl iş bulacağı gibi gündelik konular, şu anda tartışılan başlıca konular. Savaşın -egemenlikten taviz verilmeden- sona erdirilmesi, toplumun önemli bir kısmının beklentisi artık.
En Çok Okunan Haberler
- Futbolda pis kokular yükseliyor
- Son seçim anketinde çarpıcı sonuç!
- TÜPRAŞ'ta patlama: 12 kişi yaralandı
- 'Erdoğan bize göre tek seçenektir'
- CHP’de çelişen başkanlara uyarı
- Hekimlerin istifaları hızlandı
- 'Erdoğan ömür boyu Cumhurbaşkanı olacak diye...'
- Beyoğlu'ndaki cinsel saldırı dehşetinde yeni gelişme
- Türkiye'de bir sağlık skandalı daha!
- Napoli'den Galatasaray'a Osimhen yanıtı!