Deniz Berktay, Kiev'den bildiriyor: 'Ne İsa’ya ne de Musa’ya yaranabilmek'
Gorbaçov, ülkedeki sorunların açıklıkla çözülmesini istediği için, “açıklık” (glasnost) ve “yeniden yapılanma” (perestroyka) politikalarını benimsedi. Ne var ki bu politikalar, üç yerden direnişle karşılaştı.
Mihail Gorbaçov, 1985’te Sovyetler Birliği Komünist Partisi’nin başına geçerek Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) son lideri oldu. SSCB’yi 1964’ten 1982’ye, 18 yıl boyunca yöneten Leonid Brejnev, 1982’de ölmüş, ardından onun yerine gelen 80 yaşındaki Yuri Andropov SSCB’yi iki yıl yönetip vefat etmişti. Akabinde gelen Konstantin Çernenko ise bir yıl SSCB’yi yönettikten sonra 74 yaşında yaşamını yitirmişti. Yönetici yaş ortalamasının 75 olduğu o şartlarda, 54 yaşındaki Gorbaçov, “genç lider” olarak görülmüştü. Gorbaçov, aynı zamanda, yenileşmeci kesimi temsil ediyordu. SSCB’nin içine girdiği ekonomik sıkıntıları, Sovyet bürokrasisini aşarak halkla doğrudan görüşerek çözme çabasındaydı. ABD ile SSCB arasındaki Soğuk Savaş’ın da Sovyetler’e zarar getirdiği düşüncesindeydi.
Gorbaçov, ülkedeki sorunların açıklıkla çözülmesini istediği için, “açıklık” (glasnost) ve “yeniden yapılanma” (perestroyka) politikalarını benimsedi. Ne var ki bu politikalar, üç yerden direnişle karşılaştı. Bir taraftan, SSCB’yi oluşturan 15 kurucu cumhuriyetten bazılarında ayrılıkçı ve milliyetçi hareketler, bu serbestlik ortamında daha fazla su yüzüne çıktı. Bu sefer Gorbaçov, bunları bastırmak için zora başvurdu (Baltık cumhuriyetleri ve Azerbaycan’da olduğu gibi. Azerbaycan’da 20 Ocak 1990’da Sovyet tankları, göstericileri ezdi. O nedenle bugün hâlâ Bakû’da Gorbaçov’un adı lanetle anılır).
YELTSİN İLE MÜCADELE
İkinci tepki odağı ise Rusya’daki sosyalizm karşıtı çevreler oldu. Sovyet Komünist Partisi içinden yetişen fakat sonradan komünizmle bütün ilişkisini kesen Boris Yeltsin, SSCB’yi oluşturan 15 cumhuriyetten en merkezde bulunan Rusya’nın başına geçmiş ve Gorbaçov’la iktidar mücadelesine girişmişti. Yeltsin, Gorbaçov’u devreden çıkarmak için diğer cumhuriyetlerin liderleriyle gizlice buluşarak SSCB’yi yıkacaktı. Yine Rusya’da bu dönemde güçlenen “çevre cumhuriyetleri beslemeyelim” sloganı, SSCB’nin altını oydu.
Üçüncüsü ise SSCB içinde eski düzeni savunan güçler, Gorbaçov’un ülkeyi yıkıma sürüklediğini düşünerek darbe yaptılar. 19 Ağustos 1991’de yapılan ve üç gün süren darbe başarısız olduysa da bundan sonra Gorbaçov’un ülkeyi yönetecek otoritesi kalmamıştı ve Aralık 1991’de kurucu cumhuriyetlerin SSCB’yi feshetmesiyle Gorbaçov dönemi de sona erecekti. Ayrıca Gorbaçov, Doğu Avrupa’daki Bulgaristan, Polonya, Macaristan gibi ülkelerdeki komünist yönetimlere desteği keserek buralardan Sovyet askerlerini çekti. Ne var ki bu ülkeler, izleyen 20 yılda, NATO üyesi olacak, böylelikle ittifak bugünkü Rusya’yı Doğu Avrupa’da kuşatmış olacaktı.
Günümüzde Gorbaçov, Rusya’da ne komünistler ne milliyetçiler tarafından sevilen diğer eski Sovyet cumhuriyetlerinde de özel sempatiyle anılmayan bir kişidir.
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!