Diyetisyen Aslı Tür: 'Uyumsuz gıda stres yapar'
Pazartesi başlayıp salı bozulan diyetler, her geçen gün değişen beslenme alışkanlıkları ve estetik kaygıyla beden sağlığının tehlikeye girmesi… Peki, sağlıklı bir beden için neler yapılmalı?
Aralıklı oruç, ketojenik beslenme, Akdeniz Diyeti… Kimi için yaşam biçimi kimi için de fazla kilolardan kurtulmanın en kestirme yolu olan beslenme türleri ve diyetler sağlığımızı ne oranda etkiliyor? Beslenmenin de parmak izi gibi kişiye özel mi olması gerekiyor, diyet ürünler düşündüğümüz kadar sağlıklı mı?
Aklımıza takılan soruların yanıtlarını işin uzmanı Diyetisyen Aslı Tür’den dinleyelim.
- Beslenme terapisi nedir?
Bedeninizin verdiği belirtileri ele alan, altta yatan sebepleri araştıran, dengede gözükmeyen kısımlarını teraziye koyan temeller üzerinden çalışan bütünsel bir terapidir. Bedenlerimizi, kişideki belirtileri çözümleyerek dengeye getirmeyi amaçlayan, gıda öncelikli çözümler üreten, biyolojik özerklik ve epigenetik üzerinden çalışarak yemek ve sofrayla olan ilişkimizi iyileştirme yoluyla, gerektiğinde fonksiyonel laboratuvar testlerini de uygulayıp yorumlayarak, diyet ve yaşam tarzı değiştirmeye yönelik bir yaklaşım içerir. Burada amaç kişinin bedensel ve ruhsal sağlığının anahtarını eline alması ve sürdürülebilir olması.
- En basit şekliyle sağlıklı olan her bireyin yeterli beslenebilmesi için neler yapması, nelerden uzak durması gerekiyor?
Bedeni yoksun bırakan diyetlerden çok, “Bu bedeni nasıl hakkıyla beslerim?” yaklaşımı önemli... Gerektiği kadarını alamayan beden farklı hastalıklar geliştirebiliyor. Dolayısıyla onun temel sistemlerini gerektiği gibi işler hale getireceğiz. Bunun en temel adımı da doğasından çok uzaklaşmamış ve olabildiğince az işlenmiş gıdaları sofralarımıza taşımak.
- Yaşadığımız çağda neredeyse tüm hastalıkların nadeni olan stres ve en büyük problemlerin başında gelen doğru ve doğal gıdaya ulaşma arasında nasıl bir bağ var?
Biyolojimize uymayan günümüz “besin”leriyle doldurduğumuz vücutlarımız ciddi stres sinyalleri verir. Örneğin şekere bağımlı yaşayan bedenler, yağ mekanizmalarını devreye sokma esnekliğini unuttuklarından, kan şekeri regülasyonlarını adrenal sistem üzerinden yapmaya başlar. Kadınlarda sıkça rastladığımız bu durum sürekli yüksek seyreden stres hormonu anlamına geliyor. Beden sistemlerimizi dengeye getirdiğimiz bir çalışmayla kortizol yanıtını susturmak, bağırsak onarımı üzerinden de stresi azaltmak mümkün.
- Sizin de çalışmalarınızı yürüttüğünüz bağırsak ve zihin sağlığı arasında nasıl bir bağ var?
Bağırsaklarımız ikinci beynimiz olarak nitelendiriliyor. Aslında mikrobiyatanın zenginliğine bakarsak, birinci beynimiz de diyebiliriz. Zihinsel duygu durumumuzu yöneten kimyasalların yüzde 80’i bağırsakta yapılıyor. Dolayısıyla sağlıklı, geçirgenliği olmayan, dirayetli bir bağırsak sistemi ve çeşitlilik açısından zengin bir mikrobiyata, beyin kimyasallarımız, duygu durumumuz ve zihinsel yeterliliğimiz için güzel bir altyapı oluşturur.
- Artık neredeyse tüm meyve ve sebzelere her an ulaşılabiliyor. Peki, bunları mevsim dışında tüketmenin bedenimize etkisi nedir?
İnsanoğlu döngülerle uyum içinde yaşamaya göre düzenlenmiş. Doğanın mevsimsel döngüleri yaşamın olmazsa olmazı. Kışın bedenimiz metabolizmasından derisine kadar, bulunduğu mevsime uyumlanıyor. Dolayısıyla daha ısıtan, kekremsi, yangılı besinlerden yana... Salatalık, domates gibi serinletici sebzeleri alıp bu biyolojik gereksinim içindeki bedene verdiğinizde, organik yetiştirmiş dahi olsanız bedeni hizalamadığınız bir yerden besleniyorsunuz. Öyle güzel bir coğrafyada yaşıyoruz ki her mevsimin bize sunduğu sebzeler, meyveler, otlar var. Başka bir mevsiminkini yemezsek, eksik kalmayız.
‘GLÜTENSİZ’
NE KADAR SAĞLIKLI?
- Son yıllarda glütensiz beslenme oldukça yaygınlaştı. Peki, kulaktan dolma bilgiler ne oranda doğru?
Yağmurdan kaçarken doluya tutulmayalım. “Glütensiz” diye belirtilen piyasadaki birçok ürün, fazlaca kıvam arttırıcı ve katkı maddesi içeriyor. Süt ürünleri iyi değil, diye düşünüp, bitkisel sütlere yöneliyoruz. Markete gittiğinizde bir badem sütünü alın. İçerik listesinde şeker mi var? Badem oranı yüzde 2-3 civarı mı? Koruyucular, kıvam arttırıcılar mı içeriyor? Bu ürünleri tüketip, buralardan sağlık beklemeyelim.
En Çok Okunan Haberler
- Lütfü Savaş kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildi
- Apocularla ülkücüleri kucaklaştıran adam!
- Hayatını kaybetti!
- Mansur Yavaş'tan TBMM'ye flaş çağrı!
- TÜİK ekim ayı enflasyon verilerini açıkladı
- 'Şerefsizlere mağlup olduk'
- Mardin, Batman ve Halfeti'ye kayyum atandı!
- İşte Belediye Başkanı'nı öldüren saldırganın ifadesi!
- AKP'den kayyum için ilk açıklama
- 'Bilseydim Fenerbahçe'ye gelmezdim'