Temiz taşıma mümkün

Çevre kirliliği ile ilgili sektörel bazda incelemeler yapıldığında bu kirliliğe en fazla yol açan sektörlerden biri olarak lojistik sektörü gösterilirken taşıma modları, altyapısı ve yarattığı trafik dikkate alındığında sektörün çevreye verdiği zarar daha net bir şekilde ortaya çıkıyor.

Lojistiğin, özellikle taşıma kısmı dikkate alındığında “yeşil” kavramı ile tamamen zıt olduğu düşünülse bile son yıllarda yapılan çalışmalar, yasal olarak da alınan bazı karalarla sektörün daha fazla “yeşil” olma yolunda ilerlediği bir gerçek. 

GERİ DÖNÜŞÜM ŞART

Dünyanın pek çok ülkesinde ise taşımalarda yüzde 95’in üzerine varan karayolu kullanılıyor. Hava taşımacılığında, sıkı kurallar uygulanmaya başlamasına rağmen demiryolu, denizyolu ya da karayolunda denetimlerin sıklık derecesi daha az denilebilir. Dizel motorinin çevreye olan etkisi daha fazla olmasına rağmen benzinden daha ucuz olması nedeniyle tercih ediliyor. Bu noktada da taşımaların çoğunu karayoluna bağlı olarak yapan ülkelerde çevre açısından ciddi risk oluşturuyor.

Lojistik faaliyetlerinin çevreye verdiği zararları azaltmak ve çözüm üretmek için etkin sürdürülebilir politika ve uygulamaların geliştirilmesi gerekiyor. Firmalar, geri dönüştürülmüş kâğıt ve plastik malzemeler kullanılması gibi yeşil lojistik uygulamalarıyla çevreye verdikleri zararı azaltmaya çalışıyor. 

RAYLI SİSTEMLERLE YÜK TAŞIMACILIĞI ARTACAK

Raylı sistemler sektörüne yönelik olarak Avrasya bölgesinin tek ve dünyanın en büyük fuarlarından biri olarak bilinen Eurasia Rail, 8-10 Mart 2023 tarihleri arasında, İstanbul Fuar Merkezi’nde 10. kez düzenlenecek.

Fuar Direktörü Semi Benbanaste, son 20 yılda Türkiye’nin ulaştırma ve lojistikteki 100 yıllık altyapı ihtiyacının, 183 milyar dolarlık yatırımlarla giderildiğini belirten Benbanaste, demiryolu atılımının, yeni hedeflerle gelişeceğini söyledi. Benbanaste demiryolları ile ilgili şu bilgileri verdi:

- Yolcu taşımacılığında Türkiye’nin yüksek hızlı tren yatırımları önemli mesafe kat etti. 2003’ten bu yana 8 ilin yüksek hızlı tren hattı ile bağlandı. 2053’te bu rakamın 52’ye çıkması planlanıyor. 

- Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı’na göre, hali hazırda yüzde 1 olan demiryollarının yolcu taşımacılığındaki payı 2053’e kadar yüzde 6.20’ye, 19.5 milyon olan yıllık yolcu trafiğinin 270 milyona ulaşması hedefleniyor.

- Bakanlık, 2023 yılı için 55 milyon ton yük taşınması hedefini, 2053’e kadar 7 kat artırmayı planlıyor; böylece 2053’te 448 milyon yük demiryollarıyla taşınacak, demiryollarının lojistikteki payı yüzde 21.93 ile Avrupa ortalaması üzerine çıkacak.

- 2053’e kadar 6.196 kilometre hızlı tren, 1.474 kilometre konvansiyonel, 622 yüksek hızlı tren ve 262 kilometre çok yüksek hızlı tren hatları olmak üzere toplamda 8.554 kilometrelik hattın tamamlanması ile ulaşılması öngörülüyor. 

KARBON SALINIMI AZALTILIYOR

Lojistikte sürdürülebilir politikalar artıracak yeşil lojistik uygulamalarıyla kentlerde trafik sıkışıklığı, enerji tüketimi ve kirliliğin önemli ölçüde azalmasına katkıda bulunuyor. Ulaşım türleri arasında entegre bir kullanım sağlanarak karbon salınımı ve sera gazı etkisini azaltıyor. Sosyal, ekonomik ve çevresel kaynak kullanımı ve üretimi sağlayan yeşil lojistik uygulamalarının kent planlamada kullanılması; kentsel sistemler arasındaki etkileşim ve ilişkileri sağlıyor.

ÇEVRE DOSTU ULAŞIM SİSTEMİ KAÇINILMAZ

Greenlog Intermodal Kurucu Ortağı Devrim Koray ve Erhan Muco, Türkiye’yi Avrupa’ya bağlamak için intermodal bağlantıları kullanarak daha yeşil ve daha sürdürülebilir taşımacılık çözümleri yaratmak amacıyla 2016 yılında şirketi kurduklarını ve Türkiye’nin güvenilir intermodal taşımacılık şirketlerinden biri haline geldiklerini vurguladı.

Koray ve Muco yeşil lojistik ve bu alandaki yatırımlarıyla ilgili şu bilgileri verdi:

- Yeşil lojistiği destekleyen iki ana intermodal güzergâh üzerinden Türkiye’yi Avrupa’ya bağlıyoruz. Ana rotamız Türkiye -Duisburg -Wolfort olmak üzere tüm Avrupa’ya bu hat üzerinden erişim sağlayabiliyoruz. Diğer rotamız ise Türkiye, İtalya, Yunanistan ve Fransa arasındaki Ro-Ro bağlantıları ile taşımalarımızı çevre dostu olarak gerçekleştiriyoruz.

- Asya koridoru üzerinde ayrıca çalışmalar yapıyoruz.

- Bugün ülkemizde çevre dostu taşıma moduyla bütünleşmiş yeşil lojistik kavramını müşterilerimize daha fazla ulaştırabilmek adına intermodal konteyner filomuzu genişlettik ve şu anda Türkiye ve Avrupa’nın en büyük filolarından birini temsil ediyoruz. Konteyner filomuz 2022 yılı itibarıyla 5 bin adete ulaştı.

- Hizmet faaliyetimiz kapsamında doğrudan müşterilerle ve aynı zamanda Türkiye’de işlerini bize emanet eden diğer birçok lojistik şirketi ile ortaklıklar kurduk.

- Yeşil lojistik idealleri, dünya lojistik arenasında önemli konular haline geliyor.

- Karbon salınımının küresel ısınmaya yol açtığı sürekli değişen dünyada çevre dostu bir ulaşım sistemi kaçınılmazdır. Karbon emisyonlarını sınırlamak ve küresel ısınmayı azaltmak için birlik olmak ve sürdürülebilir bir anlaşmaya varmak dünya liderlerinin ve ulaşım üreticilerinin sorumluluğunda.

Greenlog Intermodal olarak bu önemli sorumluluğun farkında olarak şirket faaliyetlerimize yansıtma yönünde çalışmalarımızı yapıyoruz. Müşterilerimizin de bu konularda daha fazla bilgi sahibi olmalarını sağlıyoruz. Daha yaşanabilir bir gelecek için, yeşil lojistik ve şirketimizin mottosu olan #gogreen ilkesiyle hareket etmeye davet ediyoruz.

- Sektörde demiryolu gelişiminde önde gelen firmalardan biri olarak, müşterilerimizi Türkiye’den Avrupa’ya, daha az seferle, daha fazla yük taşıyabilen ve toplam mil sayısını azaltan trenlerimizi kullanmaya teşvik etmemizin ana nedenlerinden biri olan yeşil lojistiği destekleyen politikaları benimsediğimizin altını çizebiliriz.