SOL Partili Önder İşleyen'den Anayasa açıklaması: 'Rejim iflasını itiraf etti'
SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, “Toplumun ilerici birikimlerini aşarak rejimi kalıcılaştırılmayı başaramadılar. Asıl anlamı Saray rejiminin iflasını açıklamasından başka bir şey değil” diyor.
Sefa UyarCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya dönüşü uçakta yaptığı 50+1 sistemi ile ilgili açıklamaları tartışılmaya devam ediyor. Meclis’teki muhalefet partilerinden konuyla ilgili farklı sesler çıkarken Cumhuriyet, önce yargı krizi ardından yüzde 50+1 ile başlayan yeni anayasa tartışmalarını sol ve sosyalist partilere sordu. SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanlığı seçimi için uygulanan yüzde 50+1 sisteminin tartışmaya açılmasının, “bu rejimin bütün baskı ve hilelerine karşın toplumdan yeterli desteğin alınamadığının ve alınamayacağının bir itirafı olarak görülmesi gerektiğini” söyledi. İşleyen, “Son seçimlerde de muhalefetin büyük yanlışlarıyla birlikte iktidarın, devletin tüm imkânları seferber edilerek her tür manipülasyon ve yalanlarla örülmüş bir seçimde dahi kazanmaları kıl payı olabildi. Bunu da MHP ile HÜDA-PAR’a kadar uzanarak kurdukları gerici ittifak bloku ile yapabildiler. Her tür baskıya karşın toplumun ilerici birikimlerini aşarak rejimi kalıcılaştırılmayı başaramadılar. Şimdi böyle bir tartışmaya açılmış olmasının asıl anlamı Saray rejiminin iflas açıklamasından başka bir şey değil” diye konuştu.
‘YENİ DİZİLİMLER YARATACAK’
Yüzde 50+1 konusunda AKP içinden zaman zaman farklı görüşlerin dile getirildiğinin bilindiğini söyleyen İşleyen, yeni anayasa çerçevesinde şekillenen başlıkların yalnızca iktidarda değil, muhalefet blokunda da farklılıklara yol açacağı görüşünde. “Barajın düşürülmesi kuşkusuz ki ittifaklar konusunda da bir esneme yaratacak” diyen İşleyen, “AKP; ekonomik, sosyal ve siyasi alanlarda çoklu bir krizle karşı karşıya kalan rejimi sürdürebilmek için daha farklı desteklere ihtiyaç duyabilir. Yeni anayasa tartışması bu anlamda muhalefet ve iktidar diziliminde de farklılıklar yaratacak bir zemin olarak düşünülmesi gerekir. Kaldı ki İYİ Parti’nin bugünden verdiği mesajlarda da bunu görmek mümkün” dedi.
‘KAPATILMAYA ÇALIŞILIYOR’
14 Mayıs seçimlerinin ardından yeni bir dönemin başladığına dikkat çeken İşleyen, “faşist siyasal İslamcı rejimin, yukarıdan aşağıya kurumsallaştırma girişimlerinin önümüzdeki dönemde belirli olacağına” işaret ederek şunları kaydetti: “Yeni anayasa tartışmasının da anlamı bu. Rejimden geri dönüş yolları kapatılmaya çalışılıyor. Muhalefet için tıpkı 2010 referandumunda da olduğu üzere kimi yemler ortaya atarak bu faşist rejimi pekiştirecek bir anayasa ile bir üst aşamaya geçmek istiyorlar. AKP ile anayasa tartışması dahi yapılamayacağı açıktır. Tüm muhalefet güçlerinin yapması gereken şey de parlamentonun ve tüm kurumların ortadan kaldırıldığı bu tek adam rejimine dayanan anayasanın ortadan kaldırılması mücadelesini şimdi toplumun gerici esarete karşı büyüyen tepkileriyle, hayatları çalınan gençler başta tüm emekçilerin insanca yaşama özlemleriyle birleşecek mücadeleyi her alanda büyütmektir.”
‘KANDIRILMAYA HAZIRLAR’
2010’daki anayasa değişikliği sürecinde başta “yetmez ama evetçiler” olmak üzere çeşitli grupların iktidara destek olduğunu anımsatan İşleyen, yeni anayasa tartışmalarında da benzer grupların çıkabileceği konusunda uyarıyor. İşleyen, “AKP, 21 yıldır siyasal İslamcı faşizmi inşa süreçleri içinde farklı etaplardan farklı ittifaklara yönelme esnekliğini her zaman gösterdi. 2010’da ve sonrasında bir dönemde hem liberal yetmez ama evetçilerin hem de boykot diyen Kürt hareketinin destekleri alabildi. MHP ile 2015’de başlayan Türk-İslam sentezi ittifakı ile başkanlık rejime geçiş sağlandı. Önümüzdeki süreçte rejimin kalıcılaştırılmasına yönelik eşiği de farklı ittifaklara yönelerek aşmak isteyeceği açık. Bu konuda da tıpkı 2010 referandumunda olduğuna benzer kandırılmaya hazır kesimler şimdiden işaretleri ortaya koyuyor” dedi. İşleyen, “Bugünden bu anayasanın özünde faşist dinci rejiminin kurumsallaştırılmasını hedeflediği gerçeğini gözden kaybetmeden, ileri sürülen kimi maddeler üzerine yoğunlaşarak tartışmak yanılgı taşlarını döşüyor. Buna karşı uyanık olunarak mesele faşist rejimin kalıcılaştırılmasına yönelik bir hamle olarak görülerek esas olarak buradan karşı çıkılmalı” ifadelerini kullandı.
‘AHMAKLIK OLUR’
İşleyen, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay üzerinden de hem iktidara hem muhalefete yeni anayasa eleştirisi yöneltiyor. İktidarın, mevcut anayasayı dahi uygulamadığı dikkat çeken İşleyen, “Parlamentonun da anayasanın da mahkemelerin de biçimsel olarak varlıklarını sürdürse de işlevsel olarak anlamını yitirdiği bir tek adam rejimindeyiz. Bu gerçeklerle birlikte AKP’nin sicili ortadayken birilerinin böyle bir süreçten kimi olumlu şeyler çıkabileceği beklentisine girmesi ahmaklıktan başka bir şey olmaz” diye konuştu.
SÜRECEK...