Çocukluğunda tanıştığı, birçok kez görme fırsatı bulduğu Atatürk'ü anlattı

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün muhafız subaylarından Daniş Karabelen Paşa'nın kızı 92 yaşındaki Özcan Atamert, çocukluğunda birçok kez görme fırsatı bulduğu Atatürk ile ilgili anılarını anlattı.

AA

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün muhafız subaylarından Daniş Karabelen Paşa'nın kızı 92 yaşındaki Özcan Atamert, Atatürk'le nasıl tanıştıklarını, o günlere dair anılarını ve ölümünün ardından yaşadıklarını anlattı.

Babası Daniş Karabelen Paşa, 1929-1932 yıllarında Atatürk'ün koruması ve muhafız subaylığını yapan Atamert, bu sayede birkaç kez Atatürk'ü yakından görüp tanışma fırsatı yakaladığını söyledi.

1929 yılında İstanbul'da doğan Atamert, ilerleyen yaşına rağmen hala çocukluğundaki o anın heyecanını yaşadığını dile getirdi.

"İLK GÖRDÜĞÜMDE 4 YAŞINDAYDIM"

Atatürk'ü ilk gördüğünde 4 yaşında olduğunu söyleyen Atamert, o anı çok küçük olduğu için hayal gibi anımsadığını ancak ilerleyen yıllarda Büyük Önder ile ilgili diyaloglarını ve anılarını daha net hatırladığını kaydetti.

"'ÖYLE Mİ ÇOCUK' DİYEREK SAÇIMI OKŞADI"

Atamert, o yıllara ait anılarını şöyle aktardı:

"İkinci gördüğümde Atatürk, Fenerbahçe stadyumuna geliyordu, bizim de evimiz stadyuma yakındı. Dedem beni kucağına aldı. Yoğurtçu Parkı tarafında açık bir arabadaydı Atatürk. Araba giderken gençler arabaya tutunmuş ilerliyordu. Bando takımı 10. Yıl Marşı'nı çalıyordu. Üçüncü görüşümde, Fenerbahçe'de Denizcilik ve Kabotaj Bayramı kutlanıyordu. O, Ertuğrul yatıyla geliyordu. Atatürk'e el sallıyorduk. O da bize beyaz mendilini salladı. Bir sonraki görüşümde ise babam bizi bir gün Florya'ya götürmüştü. Florya'da Atatürk'ün genç, ihtiyar demeden herkesle beraber denize girdiğini, yüzdüğünü gördüm. Daha sonra, Atatürk Çelik Palas'ı açmak için Bursa'ya geldiğinde ben 5 buçuk yaşındaydım. Biz Setbaşı'nda oturuyorduk. Ağabeyim gelip, 'Atatürk geliyor' diye seslendi. Biz çocuklar hemen Atatürk'ü görmeye koştuk. Atatürk bize seslendi, 'Nasılsınız çocuklar' diye sordu. Yanımızda babamın teyzesi vardı, Atatürk'ü görmek için elini güneşe siper etmiş bakıyordu. Atatürk de 'O asker selamı veren hanım kim?' diye sordu. Ben de cevap vererek, 'Babam ona büyükanne diyor, biz de büyükanne deriz' dedim. Atatürk bana bakıp, 'Öyle mi çocuk' diyerek saçımı okşadı. Ben de hemen elini tuttum. Atatürk, 'O halde bu büyük hanıma selam verelim' dedi ve büyükannemize 'Akşam şerifleriniz hayırlı olsun' diye söze başlayarak konuştu."

 "ATATÜRK'ÜN MASMAVİ GÖZLERİNE YAKINDAN BAKTIM"

Atatürk'ün büyükannesiyle ve kendisiyle bir süre sohbet ettiğini, daha sonra da yoluna devam ettiğini anlatan Atamert, şunları kaydetti:

"Atatürk'ü bir sonraki görüşüm ise bir Cumhuriyet Bayramı gecesiydi. Bursa'daydık biz de. Bütün çocuklar oradaydık. Birden Harmandalı çalmaya başladı. Atatürk, 'Harmandalı oynayacak kimse yok mu?' diye sordu. Bunu der demez, kardeşim Erdoğan Karabelen çıktı, dizlerini yere vurarak Atatürk'ün karşısında harmandalı oynadı. Atatürk'ün çok hoşuna gitti. Sonra yanına çağırdı bizi. Kardeşime, 'Bak çocuk, büyüdüğünde öğreteceksin ve oynayacaksın bunu' dedi. Atatürk'ün masmavi gözlerine yakından baktım, unutamıyorum. Bu anılar unutulmazdı benim için."

10 Kasım 1938'de Atatürk'ün ölüm haberini anne ve babasının radyo haberlerini dinlerken duyduğunu belirten Atamert, o gün ağladığını ifade etti.

"İNSANLARA DEĞER VEREN ÇOK ZARİF BİR İNSANDI"

Özcan Atamert, "Atatürk'ü 7-8 kere gördüm, elimi tuttu, saçımı okşadı. Atatürk çocukluğumda beni çok etkiledi. Bizim onu görmek için koşmamız, onun bize 'Nasılsınız çocuklar?' diye sorması, unutulmazdı. Çocuklarla hep bir arada olurdu. Çok güzel konuşan, insanlara değer veren çok zarif bir insandı." diye konuştu.

ATATÜRK'E ŞİİR YAZDI

Atatürk için yazdığı 'Atatürk'üm' adlı şiiri paylaşan Atamert, şu dizeleri okudu:

"Türk ulusu özlemle her an seni anıyor,

Her 10 Kasım sabahı gökler bile ağlıyor,

Atamızdın, babamızdın, kurtarıcımız, canımızdın,

Uygarlığa yön verdin, Türk kadınını yücelttin.

Hala bizi gözetliyor, koruyorsun Ardahan Damal dağlarında,

İnanılmaz bir görüntü, huzur veriyor insana...

Bir mucizesin Atam, Anadolu'mun, yurdumun kucağında,

Yurtta sulh, dünyada sulh sözlerinle,

Dünyaya ışık verdin, sevgi verdin, barış verdin.

Sevgi sana tüm kalplerden, saygı sana büyük Ata'm."

Atamert, 4,5 yaşındayken 1935 yılında Türk havacılık tarihinin en önemli isimlerinden Vecihi Hürkuş ile beraber uçma fırsatı yakalamıştı.