Muammer Aksoy’u unutmadık

Türkiye’nin en ilerici ve özgürlükçü anayasası olarak bilinen 1961 Anayasası’nın altında imzası olan saygın hukukçu, ödünsüz Kemalist, Aydınlanma savaşçısı Prof. Dr. Muammer Aksoy, katledilişinin 34. yılında unutulmadı.

cumhuriyet.com.tr

Yaşamı boyunca tam bağımsız Türkiye mücadelesi veren Prof. Dr. Aksoy, 1950’lerde Demokrat Parti’nin hukuksuzluklarına karşı çıktı. Aksoy, her fırsatta basın özgürlüğü üzerinde durdu. Sadece eleştirmedi; demokratik ve laik hukuk devletinin gerekliliğini her fırsatta haykırdı ve bunları yaşama geçirmek için de her zaman mücadele içinde oldu. 

1961 Anayasası’nın hazırlanmasında payı olan Aksoy, Meclis’te komisyon sözcüsü olarak görev yaptı. Ulusal Petrol Davası’nda Türkiye’nin ulusal çıkarlarını savundu ve emperyalizme karşı durdu. 

“Tam bağımsızlıktan yoksun bir devlet, siyasal rejim sorunu dahil hiçbir sorunu halk yararına çözüme kavuşturamaz. Sömürgen devletlerin uşağı haline gelir” diyen Aksoy, 12 Mart 1971 Muhtırası’nın ardından tutuklandı, daha sonra tahliye edildi. Bu süreçte görevden uzaklaştırılan Atatürkçü öğretmenlerin ücretsiz şekilde avukatlığını yaptı. 

1977’de CHP’den milletvekili seçilen ve 12 Eylül 1980’deki darbeye kadar bu görevini sürdüren Aksoy, 1980’lerden itibaren devletin “laik” ve “hukuk” niteliklerine saldırıların artması üzerine mücadelesini bu alanda yoğunlaştırdı. 

‘ULUSAL BİRLİĞİN YOLU’

32 yıl boyunca Türk Hukuku Kurumu’nun (THK) başkanlığı üstlenen Aksoy, bir dönem Ankara Barosu’nun başkanlığını da yaptı. “Atatürk laikliği, yalnız uygarlığın, demokrasinin ve özgürlüğün değil, aynı zamanda iç barışın ve ulusal birliğin de yolu ve güvencesidir” diyen Aksoy, 1989’da, gazetemizin yazarı ve hocası Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Bahriye Üçok ve Münci Kapani gibi isimlerle birlikte Atatürkçü Düşünce Derneği’ni (ADD) kurdu. 

ADD’nin kuruluş gerekçesinde, “Atatürk devrim ve ilkelerine karşı açık ya da kapalı saldırıların doruğa ulaştığı, planlı ve sinsi bir çalışma ile devrim ve ilkeleri gelecekte yok etmek çabası içinde olunduğu” vurgulandı. 

Tehditler alan Aksoy, 31 Ocak 1990’da, Ankara Bahçelievler’deki evinin önünde kurşunlanarak öldürüldü. Cenazesine laik ve demokratik Cumhuriyeti savunan yurttaşlar akın etti. Gazetemizin yazarı ve öğrencisi olan Uğur Mumcu, cenazenin en önünde Aksoy’un fotoğrafını taşıdı. 

1990’da Aksoy ile başlayan Atatürkçü aydınlara yönelik cinayetler, Türkiye’yi karanlığa götüren taşları da döşemiş oldu. Aksoy’un katledilmesinin ardındaki sır perdesi aradan geçen 34 yıla karşın aralanamadı. 

ÜÇ KURUMDAN ORTAK TÖREN

Aksoy, bugün, Ankara Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki mezarı başında anılacak. ADD, THK ve Ankara Barosu tarafından düzenlenecek anma, saat 13.00’te olacak. Ardından üç kurum tarafından saat 14.30’da Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde “100. yılında yeniden Atatürk cumhuriyeti” başlıklı söyleşi düzenlenecek. 

Söyleşide ADD Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt, THK Başkanı Nail Gürman ve Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu konuşmacı olacak. Ankara Cumhuriyet Okurları (CUMOK) ve Cumhuriyet Kitapları da Aksoy’u, Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde (CKM) anacak. “Muammer Aksoy’a saygıyla” başlıklı söyleşide siyaset bilimci Mahmut Arslan konuşmacı olacak. Söyleşi, saat 17.00’de başlayacak. Son olarak ADD, saat 18.00’de, ADD Genel Merkezi’nde Prof. Dr. Muammer Aksoy’u Anma ve 2023 Yılın Atatürkçü Ödülü” töreni düzenleyecek.