Koza Altın kesişen ruhsatlarının bulunduğu alanlardaki iki farklı projeyi uygulayacak

Akın İpek’in FETÖ’den yargılanması üzerine Hazine’ye devredilerek kayyum atanan Koza Altın, Gümüşhane’deki iki alanda işletmek istediği kompleks cevher madenine onay aldı.

Şeyda Öztürk

Türkiye’nin birçok noktasında şirketler maden arama çalışmalarına devam ediyor. Bunların içinde 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Akın İpek’in FETÖ’den yargılanması üzerine 2015’te Hazine’ye devredilerek kayyum atanan Koza Altın da bulunuyor.

Birçok bölgede altın madeni bulunan şirket, Gümüşhane Kürtün’de işletmek istediği iki farklı kompleks cevher madeni için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na proje tanıtım dosyasıyla başvuruda bulunmuştu. 1923 ve 1842 hektarlık iki farklı ve birbiriyle çakışan ruhsat sahası bulunan şirkete bakanlık, “Çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) gerekli değil” kararı verdi.

Şirket bu onayla birlikte 22.04 ve 19.88 hektarlık iki farklı çayır ve mera alanında maden açacak. Onayın ardından alanlardan altın, gümüş, bakır, kurşun ve çinko çıkaracak. Ayrıca şirketin ruhsat alanının genişliği yıllar içinde yaşanacak genişlemenin işareti olarak kabul ediliyor. Şirket alanlarda gerçekleştirmek istediği projeler için toplamda 740 bin TL harcayacak. Patlatma yapılacak proje kapsamında dinamit ve ANFO tipi patlayıcı kullanılacak. Patlayıcılar, bölgede açılacak 5.2 metrelik deliklere yerleştirilecek. Patlatmanın ardından çıkarılan cevherler Koza Altın bünyesinde yer alan Mastra Altın Madeni’ne nakledilecek. Şirket cevheri buradaki siyanürlü havuzda yıkayacak.

OLUMSUZ KARAR YOK

Hazine’de kalan Koza Altın, Ocak 2023’ten bu yana 37 farklı maden projesi için bakanlığa başvuruda bulundu. 18 farklı proje için onay alan şirket ise şimdiye kadar hiç olumsuz yanıt almadı.

YÖNETMELİK AÇIĞI

ÇED Yönetmeliği’ne göre 25 hektar altında kalan alanlarda daha kolay maden projeleri gerçekleştirilebiliyor. Bunu bilen şirketler maden ruhsatlarının içerisinden belirledikleri 25 hektar ve altı için başvuru yaparak bakanlıktan “ÇED gerekli değildir” kararı alabiliyor. Kolay alınan onayın ardından alanda çalışmalara başlayan şirketler daha kolay genişleme isteyebiliyor. Türkiye’nin birçok noktasında gerçekleştirilen doğa katliamları da küçük küçük başladıktan sonra genişliyor. Kullanılan bu yöntem yaşam savunucuları tarafından “ÇED oyunu” olarak adlandırılıyor.