İmam Hatip Müdürü öğrenci velilerini çağdışı söylemlerle uyardı: ‘Başı açık istemiyorum’
İktidarın eğitimdeki gerici eylemleri hız kesmiyor. Bursa’da bir imam hatip ortaokulu müdürünün öğrenci velileriyle yaptığı toplantıda baskıcı bir yaklaşımla “Herkesin başını kapatması gerek” dediği iddia edildi.
AKP’nin her fırsatta öne çıkardığı Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, gerici meyvelerini vermeye devam ediyor. Bursa’nın Yıldırım ilçesinde bulunan Mahmut Celalettin Ökten İmam Hatip Ortaokulu’nda, okul yönetimi öğrenci velileri ile sınav öncesinde bilgilendirme toplantısı yaptı. Toplantıya ise okul müdürü E. K. K.’nin açıklamaları damga vurdu.
VELİLERİ DE HEDEF ALDI
Veliler tarafından da kayda alınan toplantıda okul müdürü E. K. K.'nin “Bu okulda namaz, başörtüsü, Kuran, oruç tartışılamaz”, “Biz Müslümanların tarafındayız. O yüzden şort giyen öğrenciye de karışırız, başörtüsü takmayan öğrenciye de karışırız” dediği görüldü. Toplantıda öğrencilerinin her haline karıştıklarını söylemekten çekinmeyen Kırbıyık, velilerin “Baskıcı yaklaşım çocukların psikolojisini etkiliyor” eleştirisine de “Çocuğunun çabuk psikolojisi bozulan veliler de bu okula gelmemeli” sözleriyle yanıt verdi.
Mahmut Celalettin Ökten İmam Hatip Ortaokulu’nun sosyal medya hesabındaki paylaşımlarda kız öğrencilerin yüzlerinin emojilerle sansürlendiği görüldü.
EĞİTİM-İŞ SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Yaşananlara tepki gösteren Eğitim-İş Bursa Şubesi, yayımladıkları basın açıklamasında müdür hakkında “Ayrımcılık ve görevi kötüye kullanma” suçlarından suç duyurusunda bulunduklarını ifade etti.
Cumhuriyet’e konuşan Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, “Çocukların eğitim hakkını engelleyen, kendi özel mülkü gibi okuluna gelmemesini söyleyen bu gerici zihniyetin kimlerden cesaret aldığı çok açıktır” dedi. Şube olarak yaptıkları suç duyurusunun yanı sıra velilerin de şikâyetçi olduklarını belirten Toy, sözlerine şöyle devam etti:
“Ancak şu ana kadar velilerin şikâyetlerine bir yanıt gelmedi. Bu olayın da diğer olaylar gibi sümen altı edilmesine, suç işleyen okul müdürünün korunup kollanmasına izin vermeyeceğiz. Eğitim-İş olarak ayrımcılık suçu işleyen, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kanunlarına karşı açıkça kendi kurallarıyla meydan okuyan ve başı açık diye 10 yaşındaki kız çocuklarının istediği devlet okuluna gitmesinin önünde engel olan bu zihniyetle mücadelemiz devam edecektir. Laik Türkiye Cumhuriyeti ve laik eğitim sistemini ne pahasına olursa olsun koruyacağız.”