Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın TBMM açılış konuşması

KONUK YAZAR | Atatürk Araştırmacısı Ahmet Gürel, Cumhuriyet Ege için yazdı...

İZMİR / Cumhuriyet

Mustafa Kemal Paşa’nın, Meclis’in 23 Nisan 1920 günü açılacağını “Nutuk”ta şöyle anlatır: 

“Efendiler, bu türlü olaylara bundan sonra daha geniş ölçüde rastlayacagˆız. Büyük Millet Meclisinin toplanmasını ve açılmasını sagˆlamaya çalıştığımız günlerde, en çok ugˆras¸tıran, Düzce, Hendek, Gerede gibi Bolu bölgelerindeki yerlerden bas¸layıp, Nallıhan, Beypazarı üzerlerinden Ankara'ya yaklas¸acak kadar genis¸leyen gerici ve isyan dalgaları olmus¸tur. Ben bir taraftan bu dalgaların durdurulmasına çalıs¸ırken bir taraftan da Ankara'da toplanmakta olan ve genel durumu daha iyice bilmeyen milletvekillerini dehs¸ete düs¸ürecek olaylar kars¸ısında bırakmamak ve böyle durumların ortaya çıkmasıyla Meclisin toplanmaması gibi ugˆursuz ihtimalleri önlemek çarelerini, düs¸ünüyordum. 

Bunun için Meclisin açılmasında acele ediyordum, nihayet, gelebilmis¸ olan milletvekilleriyle yetinerek Meclisin Nisanın 23. Cuma günü açılmasına karar verdik.” 23 Nisan’dan itibaren bütün sivil ve askeri makamların ve bütün ulusun emir alacağı en yüksek makam; bu Meclis olacaktır.”

Büyük Millet Meclisi, çatısı akan; sıraları okullardan getirtilen; İttihat ve Terakki Kulübü binasında açılacaktır. Meclisin ilk oturumuna, daha önce katılacağı belirlenen 337 milletvekilinden, sadece 115'i katılabilmiştir. Mustafa Kemal Paşa’nın, Meclis’te ilk demeci şöyledir: 

“Olağanüstü yetkiye sahip olarak yeniden seçilen, yüce Meclisimize, işgale uğrayan Hükûmet Merkezinden canını kurtararak gelen 84 milletvekili de katılmıştır.” 

 “Bugün, Meclis’imizin oylarında belirmiş olan millî görevim, yeteneğimin çok üstünde olduğunu görüyorum” diyen Mustafa Kemal, Meclisi Başkanlığına seçildikten sonra yaptığı teşekkür konuşmasında şunlara değinmiştir: 

“Bu görevi; şahsım için bir gaye değil, beraber giriştiğimiz ulvi amaçları elde etmek için milletin bana verdiği bir görev olarak kabul ediyorum.” 

“Bu dakikadan itibaren teklif ediyorum; Derhal memleketin geleceğini üzerinize alınız.” Diyen Meclis Başkanı, Büyük Millet Meclisi’nin görevleri hakkında yaptığı konuşması şöyledir:

“Meclis’in tüm anlamıyla sorumlu olması gerekir. Millet bizi ancak bunun için gönderdi; bizi buraya beş kişinin eline milleti terk edelim, diye göndermemiştir.” 

İstanbul Hükümeti’nin Kutlama Telgrafı

İzmir’in esareti, 1240 gün sonra sona erer. Büyük zafer sonrası, yalnız İzmir’de değil, tüm yurtta coşkuyla kutlanmış ve zaferin baş mimarı Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya birçok kutlama telgrafı gönderilmiştir. Bunların en ilginci ise 2,5 yıl önce, ona idam fermanı çıkartan İstanbul Hükümeti’nin telgrafıdır. “Korkusuz demek yaraşan komutan, Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine’ diye hitap eden İstanbul Hükümeti, telgrafında şunları yazmıştır; 

“Anadolu’muzun ve Türk ili olan şehirler şehri İzmir’imizin kurtarılmasında üstün zafer, Osmanlılığın övünç tarihine pek parlak bir yiğitlik sayfası eklenmiştir. Bu konuda gerek yüce komutan kişiliğinizden, gerek tüm ileri gelenler ve amirler ve subaylar ve erler tarafından gösterilen kahramanlık ve yurtseverlik eserleri dilin seçkiniyle şükredilip ululanır. Gerçekleştirilen zafer kutlanıp kutsanırken, şehitlerimizin temiz ruhlarına Fatihalar sunulur, efendim. 10 Eylül 1922

Gazi’ye yukarıda övgüye layık görenler, O’na birçok makamlar teklif etmiştir. “Tek Adam” olması da teklifler arasındadır. O, BMM açılışında;

“Millet, bizi buraya beş kişinin eline milleti terk edelim” diye göndermemiştir, demiştir. Haydi millet, yarın özgür iradesiyle, Atatürk’ün özlediği bir ülke olmalıyız. Güzel Günlere…

13 Mayıs 2023

Ahmet Gürel

ADD Genel Başkan Başdanışmanı