Deprem bölgesinin kör noktası: İskenderun
Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası yaşadığı yıkıma rağmen en az yardımın gidip en az sesini duyuran yerlerin başında İskenderun geliyor. Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Üyesi Fuat Tosyalı'nın kardeşi Fatih Tosyalı'nın belediye başkanı olduğu ilçedeki siyasi baskı, yurttaşların sesini duyurmalarında büyük bir engel oluşturuyor.
Çağdaş BayraktarDeprem haberi ajanslara düştüğünde neredeyse hiç kimse, Cumhuriyet tarihinin en büyük felaketini yaşadığımızın farkında değildi. Öyle ki, Hatayspor Teknik Sorumlusu Volkan Demirel ve Gökhan Zan ses olmasa, depremin Hatay’ı vurduğundan bile kimsenin haberi olmayacaktı. Sonrasında oluşan Hatay farkındalığı, Samandağ ve Defne’nin de duyulmasını sağladı. İşte bu noktada, gelip görüldüğünde daha net ortaya çıkıyor ki İskenderun, deprem sonrasında adeta kör nokta kaldı. Kalmış… Mart ayı resmi verilerine göre İskenderun’da 3 binden fazla yurttaş yaşamını yitirdi, 400’den fazla bina yıkıldı. Yine aynı verilere göre yıkılması gereken bina sayısı en az 3 bin. Hatay’ın ikinci büyük ilçesi İskenderun, depremde bölge bölge yıkılmış. Bazı mahalleler dış görünüşte hayata normal bir seyrinde devam ederken bazı mahallelerde yaşam bitmiş durumda.
“TARAFINI BELLİ ETME, ACINI İÇİNE GÖM”
Cumhuriyet gazetesinden geldiğimi öğrenen yurttaşların büyük kısmı basına yansımayan “deprem sonrası yaşananları”nı anlatıyor. Ancak bunu haberleştirmek için izin istediğimizde adının yazılmasını istemiyorlar. İnanılmaz iddialar duyuyoruz, ancak bir türlü sonuca bağlayıp da haberleştiremiyoruz. Bu kaygıda ana etken siyasi baskı. Bir şeylerin değişebileceğini, bazı unsurlara güçlerinin yeteceğini düşünmüyorlar. Konuya ilişkin sosyal medya hesabından duyarlılık gösteren bir kamu çalışanına, başka bir arkadaşının yaptığı uyarı bunun somut bir göstergesi: “Senden ricam bir kamu görevlisi olarak tarafını belli etme. Acımız büyük, ne kadar haykırsak da ne fayda. Ancak çocuklarını düşün, bu düzen değişmedikçe susmak zorundayız. Acımızı içimize gömelim şimdilik.”
“TOSYALI” ETKİSİ
Hukuki süreç başlatan bazı yurttaşlar da, haber yapılırsa bazı engellemelerle karşılaşacaklarını düşünüyor. Kirişlerinin kesildiği söylenen ancak durumu ağır hasarlıdan hafif hasarlıya dönüştürülen bir apartmanın sakinlerinde bu durum açıkça gözlemleniyor. Keza AKP’de bulunan belediyenin başkanı, Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Üyesi Fuat Tosyalı'nın kardeşi Fatih Tosyalı. Çarşıda gezerken bazı esnaf yurttaşlar, Fuat Tosyalı için “Erdoğan’dan sonra gelen ikinci adam” benzetmesini yapıyorlar. “Abi” Tosyalı’nın ağırlığının İskenderun’da fazla olduğunu da belirterek.
SIVILAŞMA TEHLİKESİ SÜRÜYOR
Burada göze çarpan başka bir durum ise, seçim sonuçlarının farklı olacağını düşünen ve bunu isteyen halkın yaşadığı hayal kırıklığı. Bunu muhalif olduğunu gizlemeyen yurttaşların haber yapma isteğine “Sonuçlar farklı olsaydı ya da seçimden önce gelseydiniz konuşurduk” yanıtından da anlıyoruz.
İskenderun’u diğer deprem bölgelerinden ayıran risk ise “sıvılaşma”. Deniz kenarı olduğu için deprem sonrasında zemin yumuşamış, balçıklaşmış. Sahilde halen düzenli aralıklarla asfalttan su fışkırıyor. Birçok yerde zeminden deniz kumu yükselmiş. Özellikle sahil şeridi için büyük ölçüde “ağır hasarlı” tespiti yapılmış, sonrasında ise en az yarım metre geriye kaydığı ve 20-30 cm çöktüğü gözle görülür bu binalar hakkında rapor az hasarlı olarak “güncellenmiş”. Bu binaların aynı zamanda İskenderun’un en pahalı binaları olarak bilindiğini bilgisini de ekleyelim. Gözümüzle gördüğümüz bu durumun depremin ilk günlerindeki halini de depreme İskenderun’da yakalanan ve sonrasında birçok yardım faaliyetinde bulunan bir öğrenci fotoğraflarıyla gösteriyor. Ayrıca ekliyor: “Burada iş çözmek için iktidardan birilerine ihtiyaç duyuyor insanlar. O yüzden de sorun varsa haber yapılmasından ziyade bu yöntemi tercih ediyorlar.”
SİNEK SORUNU
Bölgede sıcağın da etkisiyle sinek yoğunluğu, bazı bölgelerde en temel sorun. İlçe insanının önemli bir kısmı Arsuz’a ya da şehir dışına gitmiş. Bir zamanlar hınca hınç olan sahil şeridinde şimdi inle cin top oynuyor. Halkın, “devlet” olgusunu hissetmeye ihtiyacı var. Öte yandan iktidarı eleştiren seçmenlerin muhalefeti de yetersiz ve silik bulması da dikkat çeken başka bir ayrıntı. 34 kişinin yaşamını yitirdiği Pişkin Apartmanı’nda yakınları yitiren bir aile bu duruma özellikle dikkat çekiyor. Muhalefetin yeteri kadar ortada olmadığına dikkat çekerken şu tespiti yapıyorlar: “Sahaya yeterince çıkılmadı. Bölge dışından gelecek kişilerin seçim organizasyonu yeterince önemsenmedi. İskenderun’da göz göre göre seçim iktidara verildi.”