Bilal Erdoğan’ın yeni restoranında itibardan tasarruf edilmiş, olmamış!

Lüks AVM’de, lüks tavukçu, midem bayram etsin. Evde de çevirme tavuk alıyorlar da, onlar butunu yerken bana derisi, gerisi kalıyor. Ne var ne yok, getirtir yerim. Lüks AVM dedikleri, Arabistan adeta. Sünnet çocuğu gibi uzun beyaz elbiseli dolu. AVM de büyük, içinde de bugi lazım. Tavukçu, lüks lokantaların olduğu katta değil. Tüh, boşuna heveslenmişim! Tavukçu diye aranıyoruz, orta sınıfa hitap eden alt kattaki yemek bölümünde de değil. E nerede bu? Pazar yerinde, WC’nin yanındaymış! Olmadı ama, itibardan tasarruf edilmiş, bak söylerim babana. Yakışır mı sizin aileye abdesthane yanında tavukçu?

DORUK IZGARA

Görev görevdir, oturduk mecbur. Vitrinde tavuklar dönüyor, nar gibi kızarıyor. Ben severim, ama ya bütün, ya da en az yarım tavuk yemek lazım. Tadım yapacağız, başka şeyler de yemek gerek, şu bu derken çok gelir. Lokum dedikleri soslu tavuk yemekleri var. Yanında pilav ve kızarmış patatesle servis yapıyorlar. Böylece pilava ekstra 32 lira vermemiş oluruz. Tabağı 70 küsur lira. İçindeki soslu tavuk 8-10 lokmalık, iki kaşık pilavı, birkaç uyduruk patatesi ile doyurur mu? Doymanın ötesinde çok da aman aman bir lezzeti yok, çünkü soslarında iş yok. Tavuk kombin yapan rakip şirketinkiler daha lezzetli laf aramızda. Önden çorba içtim, o lezzetliydi ama üç kaşık filan, bu fiyata çok pahalı, muhallebicilerdeki tavuklu çorba gibi değil. Önden mezeler de var. Falafel lezzetliydi. Humus ise kalmamış. Niye kalmamış? Meyve suları var; nar, portakal kalmamış? Pazar yerindeyiz, nar satılıyor karşıda. Öyle kır lokantası gibi, kalmadı olur mu? Yani biraz boş vermişlik var. Tamam canım, kızmayın, meyve suyu yoksa ayran içtim, ayrı düştüm ben de! Gelen gidene baktım, burada yabancı müşteri yok, beğenmemişler anlaşılan, onlar yukarıda. Burada çalışan, mağaza personeli gördüm daha çok, onlar da indirimli yedikleri için geliyor herhalde. Servis elemanları pek genç, stajyer çocuklar gibi. Biraz deneyimsizler, ben lokantada gözümün içine bakan garson severim. Çağırmak için çırpınmaktan nefret ederim. Burada biraz öyle. Yandaki makarna, erişteciye de aynı çocuklar servis yapıyor. Demek orası da bunların. Tavuğun tadını pek alamadım, tatlı istersek tavuk göğsü mü gelecek diye gırgır yapıp kalktık.

İKİ ŞUBESİ VAR

Aynı firmanın Galataport’taki dükkânı sanki daha havalı, yerin altında değil hiç olmazsa. Yani sözün kısası, okçu, atçı, milli spor meraklısı Bilal kardeşime lüks AVM’de böyle sıradan tavukçuyu yakıştıramadım. Babası 50 bin liralık gözlük takıyor, çocuk tavuk pilav satıyor, tamam Unkapanı’nda el arabasında satmıyor ama olsun, ailenin itibarına uymuyor. Ağzımızın tadı yerine gelsin diye bir kahve içtik, markalılardan. Bir de dükkânları görünce dayanamayıp alışveriş de yaptık, yine fatura ağır oldu! Kim demiş para yok diye, herkes alışveriş torbalarıyla dolaşıyordu. Nazar etmeyin, çalışın, sizin de olsun, bak koskoca başkan oğlu, vakıfların başkanı, ailesinin geçimi için esnaf dükkânı çalıştırıyor!