Özgür Özel 'Buğday Mitingi'nde konuştu: 'Samanı bile ithal eden bir ülke haline geldik'

CHP lideri Özgür Özel, Tekirdağ'da gerçekleşen Buğday Mitingi için Hayrabolu'ya gelerek traktör direksiyonunun başına geçti. Özel'in katıldığı traktör konvoyunda 'Çalışırken Battık' sloganı kullanılması dikkati çekti. Özel açıklamasında, "Ecevit bakardı gözüne, İnönü bakardı gözünün içine. Fiyatı onlar açıklardı. Şimdi gece yarısı tweet atıyorlar. Tweet atarak fiyat verenlerin mazot yüzde 110 artmışken, gübre yüzde yüz 35 artmışken, bütün masraflar ikiye katlamışken, buğdaya yüzde 10 zam verenlere, bunu da tweet atarak söyleyerek yazıklar olsun" ifadelerini kullandı.

cumhuriyet.com.tr

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Tekirdağ'da gerçekleşecek Buğday Mitingi için Hayrabolu'ya gelerek traktör direksiyonunun başına geçti. Özel'in katıldığı traktör konvoyunda 'Çalışırken Battık' sloganı kullanılması dikkati çekti.

Özel'in açıklamalarının satırbaşları şöyle:

"Birlik olursak, yan yana durursanız, bizi kimse yıkamaz, biz kazanırız, biz başarırız dedik. Geldiniz, beraber oldunuz, omuz omuza verdiniz, yan yana durdunuz ve sesinizi bütün Türkiye'ye, bütün dünyaya duyurdunuz. 47 yıl sonra mavi gözlü, Selanik doğumlu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini birinci parti yaptınız. 

Biz demiştik ki 31 Mart'ta güç verin; sizi unutmayacağız. 10 bin lira ile geçinmek zorunda bırakılan emeklinin sesini duyuracağız. Asgari ücretine zam yapılmayan işçinin sesini duyuracağız. Ürünü para etmeyen, desteklemelerini alamayan, hakkını alamayan çiftçilerin sesini duyuracağız dedik. Ve 31 Mart'ta sizin verdiğiniz güçten, destek sonra biz asla bir zafer sarhoşluğuna kapılmadık. Dedik ki bu bir zafer değildir bu sadece bir vazifedir, bir görevdir. Belediye başkanlarımız işlerini iyi yapacaklar, hepsi çok çalışacaklar, biz çok çalışacağız. Ve biz bu ülkede bir kez daha halkın iktidarını, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarını, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Milletin efendisidir' dediği köylülerin iktidarını kuracağız.

Bugünlerde birilerinin köylüye 'Al ananı da git' dediğine bakmayın; Siz şanlı bayrağın yanındaki yazıya bakın; 'Köylü milletin efendisir!'

6 Haziran günüydü hububat alım fiyatları açıklandı. Fiyatları görünce üretici feryat etmeye başladı. Daha önceden kendiside Ziraat Odası Başkanı olan 31 Mart tarihinde kendisine Hayrabolu'nun 5 yıl boyunca hizmet etmek için yetkisini verdiğiniz başkanınız bize seslendi: 'Genel başkan buraya gel sesimizi Türkiye'ye duyur' dedi.

ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMESİNİ ANLATTI

En son geçen hafta sayın Cumhurbaşkanı ile yaptığımız görüşmede şunu söyledim: 'Memleketiniz Rize'deydim. Çaya verilen fiyat 14 lira, maliyetin 3 lira altında. Buğdaya verilen fiyat 9 lira 25 kuruş. Ziraat Odaları'nın hesapladığı maliyetin 2 buçuk lira altında. Yarın fındık gelir, üzüm gelir, diğer ürünler gelir. Ama çiftçiye bu hesap doğru gelmez. Bu hesap tutmaz, bu borçlar ödenmez. Bu iş böyle yapılmaz. Çiftçiye bunu yaparsanız bu memleketin beli doğrulmaz dedim. 

Mutlaka taban fiyatların maliyetlerin çok üzerinde makul bir karla belirlenmesi lazım. Desteklemelerin zamanında belirlenmesi lazım. Buğdayın gerçekten para kazandırması, çocukları okutması, karınları doyurması için 15 lira olması lazım.

Türkiye kişi başı yıllık ekmek tüketiminde 200 kilo ile dünya birincisi. Bu bir gerçeklik. Bunun bir sebebi alışkanlıklarımız ama önemli bir sebebi de yoksulluğumuz. Ekmek fiyatları bu Türkiye'nin en önemli meselelerinden bir tanesi. Bugün buğdayın ekim alanları 1998'de 9.8 milyon hektarken bugün 6.8 hektara geriledi. Yani 25 yıl geriledi nüfusumuz 25 milyon arttı ama buğday tarımı yaptığımız alan 3 milyon hektar azaldı. 3 milyon hektar 5 tane Tekirdağ demek. Oysa nüfus arttı, boğaz arttı, ihtiyaç arttı. 2002 yılında AKP iktidarı geldiğinde 67 milyon nüfusumuz vardı ve o tarihte 20 milyon ton buğday üretiyorduk. Şimdi nüfusumuz 84 milyon, yine 20 milyon ton buğday üretiyoruz. O günden bugüne 48 milyon ton buğday ithal ettik. Türkiye kendi kendine yeten, kendi karnını doyurabilen bir ülkeyken şimdi buğdayı bile samanı bile ithal eden bir ülke haline geldi.

2023 yılında geçen sene 11.7 milyonla Cumhuriyet tarihinin en yüksek buğday ithalatı gerçekleşti. 

"TWEET ATARAK SÖYLEYENLERE YAZIKLAR OLSUN"

Eskiden taban fiyatlarını başbakanlar, tarım bakanları açıklardı. Benim memleketim Manisa'da gelirdi Tarım Bakanı ya da Başbakan, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal Allah hepsine rahmet eylesin. Böyle otobüsün üstüne çıkar, milletin gözünün içine bakardı. Ve bütün taban fiyatını açıklardı. Millet beğenirse kasketi alır havaya atardı. Gazeteler havadaki kasketin fotoğrafını çekerdi, taban fiyat beğenildi, kasketler havada diye. Oradan güle oynaya dağılınırdı. Yok fiyat yeterince iyi değilse alırdı çiftçi kasketini yere çalardı. Bu sefer yerdeki kasketin fotoğrafı çıkardı, fiyat beğenilmedi denirdi. Hafta içi de fiyata ilave düzenleme yapılırdı. Çünkü o günküler devlet adamıydı. Gözünüzün içine bakarlardı. Ecevit bakardı gözüne, İnönü bakardı gözünün içine. Fiyatı onlar açıklardı. Şimdi gece yarısı tweet atıyorlar. Tweet atarak fiyat verenlerin mazot yüzde 110 artmışken, gübre yüzde yüz 35 artmışken, bütün masraflar ikiye katlamışken, buğdaya yüzde 10 zam verenlere, bunu da tweet atarak söyleyerek yazıklar olsun.

“7 TANE ÇEYREK ALTIN KAYIP”

Altın hesabı şaşmaz. Bütün Türkiye’ye ilan ediyorum ki 2005’te 1 ton buğday 9.5 çeyrek altın alıyordu. Bu açıklanan fiyatla bugün 1 ton buğday sadece 2.5 çeyrek altın alabiliyor. Yani 1 ton buğdayı koy önüne 7 tane çeyrek altın kayıp. Her bir Tekirdağlının, Trakyalının 7 çeyrek altınını çaldılar. Alnınızın terini, evladınızın rızkını çalanlara yazıklar olsun. Hakkınızı hep beraber arayacağız."