Mansur Yavaş 'Bu sözler seçim kaybettirecekse kaybettirsin' diyerek konuştu: 'Kandil silah bırakmadıkça SİHA'lar orayı bombalayacak'
Önceki akşam canlı yayında açıklamalarda bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, iktidar tarafından Millet İttifakı'na yöneltilen 'Öcalan' suçlamalarına yanıt vererek, "Bu hükümet terör örgütü liderlerinin yararlanabileceği pişmanlık yasası teklifi verdi. CHP'nin itirazıyla o maddeyi geri çektiler" ifadelerini kullandı. Öte yandan Yavaş, "Bu sözler seçim kaybettirecekse kaybettirsin" diyerek terörle mücadele için net mesajlar verdi.
cumhuriyet.com.trAnkara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, önceki akşam TV100 canlı yayınında gazeteci Candaş Tolga Işık'ın sorularını yanıtladı.
Yayında iktidar kanadının "Öcalan'ı çıkaracaklar" suçlamalarına yanıt veren Yavaş, "'Öcalan'ı çıkarırsanız siz çıkarırsınız' dedim. Neye dayanarak söylüyorum? Bu hükümet terör örgütü liderlerinin yararlanabileceği pişmanlık yasası teklifi verdi. CHP'nin itirazıyla o maddeyi geri çektiler" ifadelerini kullandı.
"BEBEK KATİLİNİ KİMSE HAPİSTEN ÇIKARAMAZ"
Yavaş, şunları söyledi:
"Bebek Katili'ni hiç kimse hapisten çıkaramaz. 360 oy lazım, bir de kamuoyunu ikna etmeniz lazım. Eli kanlı terörist cezaevinden çıkamaz, kimsenin de gücü yetmez. Bazı HDP'liler kendi tabanından oy almak için propaganda yapıyordur. Buna destek verecek bir Allah'ın kulu da yoktur. Samimi olmak lazım. Asla ve asla çıkamazlar, hiçbir pazarlık yok. Böyle bir şey gelse kim razı olacak? Bunlar sadece iktidarın kullanmasına yarayan argümanlar. Ankara'da benim seçimimde de yaptılar. Bir yerlerle kontrollü olarak bu söylemleri yapıyorlar.
"BU SEÇİM KAYBETTİRECEKSE KAYBETTİRSİN"
"Kandil'den terörist başlarından biri 'Bizim üzerimizden neden siyaset yapıyorsunuz? AK Parti'den kaç kere bizimle görüştüler. En çok bunlarla görüştük, neden şikayet ediyorlar?' diyen de aynı yöneticiler" diye konuşan Yavaş, sözlerine şöyle devam etti:
"Bunların hiçbirine itibar etmemek lazım. Türkiye güçlü bir devlet, asla teröristlerin dediği olmaz. Kandil silah bırakmadığı taktirde o İHA'lar orayı bombalayacak. Bu kadar basit. Asla teröristlerin dediği olmaz. Silah ellerinden düşmediği müddetçe devletin aynı tavrı devam edecektir. Bu sözler seçim kaybettirecekse kaybettirsin. Yalan mı söyleyeceğim? Orada siz cinayet işleyeceksiniz, bu tarafta seyredeceksiniz. Olur mu böyle şey?"
"HDP DE MECLİS’TE OLUP DERDİNİ ANLATMAK İSTİYORDUR"
Önceki gün Yeşil Sol Parti/HDP’nin de bulunduğu emek ve özgürlük ittifakı cumhurbaşkanlığı seçiminde millet ittifakının adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı aldıklarını açıklamıştı.
Işık’ın sorularını yanıtlayan Mansur Yavaş, bu kararı şöyle değerlendirdi:
"HDP’nin açıklamasını okudum, çok net şekilde ‘Tek adam sistemini istemiyoruz, parlamenter sisteme dönülsün’ diyorlar. Doğrusu da budur. Biz 85 milyon insanın problemini çözmeye kararlıyız. Şuanki başkanlık sisteminde meclis tümden yok oldu. HDP de Meclis’te olup derdini anlatmak istiyordur, meşrudur bu şekilde düşünüyorsa. Demirtaş’ın ‘PKK silah bırakmalı’ açıklamasını gördüm. HDP bu şekilde Meclis’e gelip Meclis’in güçlü olmasını isteyip PKK’ya ‘Silah bırakın, ne konuşulacaksa Meclis’te konuşulsun’ diyecektir belki."
Mansur Yavaş'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları şu şekilde...
SEÇİM SONUCUNU NASIL GÖRÜYOR?
* İlk turda farkla olmasa da kazanacağımızı söyleyebilirim. Sadece miting meydanlarına bakıp karar verilmez, şehirlerden, caddelerden geçiyoruz. İnsanların ilgisinden bir mesaj alıyoruz. Ben ilk defa bu seçimde genel başkanımızla gezme fırsatı buldum. Muhafazakar kesimin çok büyük ilgisini gördüm. Genel başkanımızın helalleşme çağrısı ve diğer partilerle ittifak yapması halktaki eskiden yaşanan güvensiz ortamı ortadan kaldırmış. Halk çok sıcak mesajlar veriyor. İlk turda kazanacağımıza inanıyorum.
MERAL AKŞENER'İ NASIL İKNA ETTİ?
* Son anda yaşananlar insanlarda hayal kırıklığı yaşattı. Ben iki tarafı da tanıyan biri olarak araya girilmesi lazım diye düşündüm. Önce 11 başkan olarak gidelim diye düşündük, daha sonra 2'si gitsin derken bir karışıklık oldu. İmamoğlu'yla birlikte randevu alarak evine gittik. "Bu kadar insanın beklentisi geri çevrilemez, mutlaka gelmesiniz" dedik. O da 'oluruz ama Ekrem Bey ve siz bizzat işin içerisinde olursanız, yoksa kendi partimizle seçime gireriz' dedi. Bizde kabul ettik.
"ANKARA HALKINDAN 1 AYLIK İZİN ALDIM"
* 7 buçuk milyon civarında takipçim var Twitter’da orada bile ayırdım çünkü o Twitter’dan belediye faaliyetlerini paylaşıyorum, siyaset yapınca ayrı bir hesap açtım çünkü seçim bittikten sonra görevimize döneceğiz. Ankara'da herkesi kucaklayan bir şekilde çalışmamıza devam edeceğim. 1 aylık izin aldım Ankara halkından. 1 ay boyunca siyaset yapıp vazifeme döneceğim. Tavrim yine aynı olarak, belediyenin internet sitesinden siyaset görmeyecek Ankara halkı. Ankara'da hiç kimse 'siyasi görüşümdem dolayı bana farklı muamele yapılıyor' diyemez. İnsan hayatını öncelik alarak hizmet ediyoruz. Ayrım yapılmasını hiç kendime sindiremiyorum.
"AKŞENER İCRACI VE ETKİLİ OLMAMIZI İSTİYOR"
* Cumhurbaşkanlığı yardımcılığında Akşener, icracı ve etkili olmamızı istiyor. Anketlerde gençler, insnalar başka şeyler bekliyor diye. Yönetim tarzımız Türkiye'de beğenildi ki böyle bir ilgi oldu.
"CUMHURBAŞKANI TARAFSIZ OLMALI"
* Ben cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiğine inanıyorum. Sistemi değiştiremesek de mazbatayı aldıktan sonra herkese eşit davranması gerektiğini düşünüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bunu yapacağına inanıyorum.
"ÇOCUKLARIMA KÖTÜ SÖZ SÖYLETMEDİM"
* Ben daha çocuklarıma kötü söz söyletmedim. Bir Allah’ın kulu çocuklarıma, yakınlarıma ‘Senin baban bunu yaptı’ diyemez, dedirtmem. Yarın bu görevi bırakacağız sivil hayatın içine gireceğiz, aynı itibarın devamını makamı bıraktıktan sonra da istiyorum.
"1 AYLIK BEDAVA ÇALIŞIYORUM"
* Maaş almıyorum, 1 aylık bedava çalışıyorum. Dilekçe verdim Mali Hizmetler Müdürü’ne, bu ayın 15’inde maaş almadım. Biletimizi aldık, progama geldik sonra Ankara'ya tarifeli uçakla döneceğiz. Başka türlü davranmak içime sinmez.
"EN AZ ONLAR KADAR MÜSLÜMANIZ EN AZ ONLAR KADAR VATANSEVERİZ"
* ("Seccade ya da şampanya" tartışması) Bu gözle bakamazsınız, vatandaşı içki içiyor, içmiyor diye ayıramazsın. Kimin neye inandığını bilen bir kişi var, o da Allah. Sizin bunu yargılama hakkınız yok, yargılarsanız şirk koşuyorsunuz. Sayın Genel Başkanımızla konuştuk, bu polemiklere girmeden insanlara vaatlerimizi anlatmaya devam edeceğiz ama diller çok yanlış, bizi incitiyor. En az onlar kadar Müslümanız en az onlar kadar vatanseveriz.
"ÖYLE MAİLLER GELDİ Kİ KENDİMDEN UTANDIM"
* Ankara'da 2 konuda öne çıktık. Sosyal yardımlarla ilgili aç ve açıkta insan bırakmayacak şekilde çalışıyoruz. İhtiyaç sahibi öğrencilere kırtasiye parasına, kantin parasına kadar yardım yapıyoruz. Bütün amacımız çocukların okuması. 220 bin aileye aylık 1'er kilo et parası veriyoruz, bir o kadar aileye 3'er aylık doğalgaz parası ödedik. Öyle mailler geldi ki kendimden utandım, biz bunları niye daha önce göremedik, düşünemedik diye.
* Doğalgaz yardımını yaptığımız zaman ilk gelen mailde "sayın başkanım şimdiye kadar ben hayatımda bir seferlik 200 liralık doğalgaz alabilmiştim. Çocuklarımı ısıtamıyordum. İlk defa hayatımda 500 liralık gaz aldım ve çocuklarımı ısıtabildim" yazıyordu. Bunları görünce insanların ne halde olduğunu görüyorsunuz. Bizden sosyal destek isteyenlerin bilgilerine ulaşabiliyoruz. Birçok talebi reddediyoruz ama bazen öyle şeyler oluyor ki çok sayıda icralık borcu oluyor o zaman reddedemiyorsunuz. Bu bilgilere ulaşmak son derece kolay, buna kaynak var.