Esenyurt DEM Parti ilçe eş başkanlarına dava: 15'er yıla kadar hapisleri istendi

DEM Parti Esenyurt İlçe Eş Başkanları Abdullah Arınan ile Rojda Yılmaz hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Arınan ile Yılmaz'ın, "Silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "Terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından ayrı ayrı 6'şar yıldan 15'er yıla kadar hapisleri istendi.

Fahrettin Öztürk

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu'nca hazırlanan iddianamede, PKK/KCK silahlı terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik devam eden çalışmalar kapsamında, 17 Kasım 2024'te Jinnews isimli haber sitesinde yayınlanan "Gülşen Atalmış'ın taziyesi kuruldu" başlıklı haber paylaşıldığı, söz konusu haber metninde, örgüt liderinin lehine sloganlar atıldığının belirtildiği ve haberle paylaşılan görselde terörist Başı Abdullah Öcalan ile terör örgütü mensubu bir kadının resminin yer aldığının anlaşılması üzerine soruşturma başlatıldığı kaydedildi.

İL KONFERANS NOTLARI İDDİANAMEDE

İddianamede, söz konusu etkinliğin Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Esenyurt İlçe Başkanlığı Binası'nda gerçekleştirildiğinin tespit edildiği belirtilerek, operasyon sırasında ele geçirilen dijital materyalde, "İstanbul İl konferansına yönelik Esenyurt İlçe toplantısı" isimli belgede, "...Kongrelerde, yapabilecek donanımlı arkadaşlar yerine kendimize yakın eş ve dost öneriyoruz. Bu da başarıyı engelliyor. Yani kim hangi görevi yapabilir noktasında seçici olmuyoruz. Örgütleme çalışmalarını Halkların Demokratik Kongresi (HDK) yapmalı. DEM Parti ise siyasetini yapmalı. Demokratik Toplum Kongresinin (DTK) ve HDK tam olarak hayatın içerisinde olmalı" şeklinde ibarelerin bulunduğu anlatıldı.

DÖRT AYAKLI PARADİGMA ANLATILDI

Savcılık, bu ibarede geçen DTK'nın (Demokratik Toplum Kongresi), örgüt lideri Abdullah Öcalan'ın, örgütün amacı doğrultusunda tabana yayılmasını sağlamak amacıyla ortaya koyduğu "Kent Meclisleri, Demokratik Siyaset Akademisi, Demokratik Toplum Kongresi ve Kooperatifler Hareketi" şeklindeki dört ayaklı bir paradigmadan oluştuğu, bu paradigmanın üçüncü ayağı olan Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK), sözde kurucu meclis işlevi gören bir yapılanma olduğu ve Kuzey Kürdistan Parlamentosu/Meclisi olarak nitelendirildiği, terör örgütünün hedefi olan demokratik özerklik stratejisini hayata geçirmek için örgüt elebaşı Öcalan'ın talimatları doğrultusunda kurulduğu kaydedildi.

MARJİNAL GRUPLARI ÖRGÜTE DAHİL ETME İDDİASI

İddianamede, Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK) ise örgüt elebaşı Öcalan'ın sol siyasi gruplarla ittifak kurulabileceği yönündeki talimatları doğrultusunda Türkiye'nin batı illerindeki sol örgütlenmelerin ve marjinal grupların siyasi gücü ve kitle potansiyelini PKK/KCK terör örgütüne dahil etmeyi hedeflediği öne sürüldü. HDK'nın da PKK/KCK ile benzer faaliyetler yürüttüğü iddia edildi.

"ÖCALAN'IN TALİMATIYLA HAREKET ETTİLER"

Hazırlanan iddianamede Abdullah Arınan ile Rojda Yılmaz'ın; örgütün elebaşı olan Abdullah Öcalan'ın talimatı doğrultusunda KCK'nın dört ayaklı paradigmaları olarak kurulduğu belirtilen Demokratik Toplum Kongresi ve Halkların Demokratik Kongresi tarafından gerçekleştirilen kampanya faaliyetleri ve kitlesel eylemlerin, PKK/KCK terör örgütünün kitlesel eylem takvimi ve kampanya faaliyetleriyle birebir örtüşen yapıların hayatın içerisinde olması gerektiğini savundukları, Öcalan'ın talimatları doğrultusunda Esenyurt'ta bu yapılarla birlikte hareket ettikleri, eş başkanlıklarını yaptıkları parti binasında silahlı terör örgütüne yönelik yapılan operasyonlarda öldürülen teröristi anma etkinliğini organize ettikleri ve yine parti binasında çıkan materyallerle de örgüt ile organik bağ içerisinde bulundukları anlatıldı.

"HİYERARŞİK YAPI İÇİNDE YER ALIYORLAR"

Arınan ile Yılmaz'ın çok sayıda yasadışı gösteriye katıldıklarının kaydedildiği iddianamede, eylemlerinin salt bir siyasi faaliyet olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, bir bütün olarak değerlendirildiğinde PKK/KCK silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapılanması içerisinde bilerek ve isteyerek yer aldıkları ve örgüt hiyerarşisi içerisinde hareket ettikleri öne sürüldü.

15'ER YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENDİ

Savcılık, Abdullah Arınan ile Rojda Yılmaz'ın, "Silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "Terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından ayrı ayrı 6'şar yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti.