Ercüment Akdeniz, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın yol haritasını anlattı: 'Önceliğimiz tek adamdan kurtulmak'

HDP’nin öncülüğünde bir araya gelen siyasi parti ve oluşumlar, önceki gün yaptıkları son toplantıda “Emek ve Özgürlük İttifakı”nın kurulduğunu açıkladı. İttifakın eylül ayında açıklayacağı yol haritasında “demokrasi ve laikliğe güçlü vurgu” yapılacak. “Halk meclislerini Meclis’le birleştiren tam demokratik Anayasa” ve “tek adam yönetiminden kurtuluş” hedeflerinin yer alacağı metin diğer parti, örgüt ve sendikalarla paylaşılacak.

ANKARA / Cumhuriyet

EHP, EMEP, HDP, SMF, TİP ve TÖP temsilcilerinin önceki gün İstanbul’da yaptığı toplantıda “Emek ve Özgürlük İttifakı”nın kuruluş kararı alındı. Bunun yanı sıra ittifakın yol haritası da belirlendi.

İttifakın program ve ilkelerini içerecek olan kapsamlı metin eylül sonunda “halk buluşması”yla kamuoyuna açıklanacak. Yol haritasını Cumhuriyet’e değerlendiren EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, üçüncü seçenek ihtiyacının sadece seçim, sandık bazlı bir zemin olmadığına dikkat çekerek, “İttifakteki partiler, örgütler olarak metne son noktayı koyduk. Türkiye’nin komşu ülkeler dahil halklarla kardeşlik içinde yaşayacağı bir dış politika. Emperyalizme bağımlılık ilişkilerine son verilmesi. Gerçek anlamda laikliğin tesisi güçlü bir vurguyla yer alacak” diye konuştu. Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine karşı güçlendirilmiş parlamenter sistemi önerdiğini anımsatan Akdeniz, “Bizler ise halk egemenliğine dikkat çakiyoruz. Halkın yerelden merkeze kadar örgütlendiği, halk meclislerine dayanan ve bunun Meclis’le birleştiği başka bir yönetim biçimi. Bu tam demokratik Anayasayı da gerektiriyor. Önceliğimiz tek adam yönetiminden kurtulmak” dedi. 

"SERVET VERGİSİ"

Akdeniz, “kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü”, “alevi yurttaşların eşit hak istemi” gibi meselelerin de ortak ilkeler metninde yer alacağına işaret ederek, “Emekçiler Türkiye’de rahat edecekse, kaynaklar halka akacaksa sermaye çevrelerine servet vergisi koymak dahil bazı yaptırımlar gerekiyor. Emekçilerin sırtından çok kazandılar. Bu karanlık tünelden ancak faturanın zengin sınıflara kesilmesiyle çıkılabilir” ifadelerini kullandı. İttifakın genişlemesini istediklerini kaydeden Akdeniz şunları söyledi:

“Sadece 6 parti ve örgütle sınırlı olmayacak, halkın çok daha geniş kesimlerini kapsayacak. Metin açıklanınca yeni bir görüşme trafiği başlayacak. Diğer parti ve örgütlere, sendikalara gidilecek. Sosyalist Güç Birliği de gezilecek oluşumlar arasında. Görüş ve önerileri alacağız. Cumhur ve Millet ittifakları görüşme trafiğinin dışında.”

"ÖBEK ÇALIŞMASI"

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, inanç grupları, kadın hareketleri, Kürt siyasi partileri ve örgütlerinin kendi öbeklerini oluşturup ittifakın parçası olmasına yönelik kapsamlı bir çalışma yürütüldüğünü belirterek, “Kendisini genişletecek, çoklu bir birliktelik olacak. Mücadele birliği, seçim birliği, Türkiye’nin tüm sorunlarına çözüm olma arayışı içinde olma birlikteliği. Her sorununa çözüm içeren bir deklarasyon hazırladık. Bu yönüyle Millet ve Cumhur ittifaklarından ayrılıyoruz” değerlendirmesini yaptı. 

"KIRMIZI ÇİZGİLER ÇEKİLDİ"

TİP Sözcüsü Sera Kadıgil de, mevcut otoriter tek adam rejiminden kurtulmak gerektiğini belirterek, “Bizler bunu acil bir görev olarak önümüze koyuyoruz. Ancak gerçek bir değişim ve köklü bir dönüşüm için sadece AKP’nin kaybetmesi yetmez. Bu nedenle başta eşitlik ve özgürlükler olmak üzere pek çok başlıkta sınırları ve kırmızı çizgileri çok net çekilmiş bir programla halkın karşısına çıkabilmek adına yoğun emek harcandı” dedi. Kadıgil, ittifakın özverili katkılarıyla ortaya heyecan verici bir metin çıktığını kaydederek şu bilgileri verdi:

“Çalışma saatlerinin 7 saate düşürülmesi, elektrik, doğalgaz, su, internet gibi temel ihtiyaçların dar gelirliyle ücretsiz sağlanması, adil vergi sistemi, KYK ve EYT mağdurları, kayyum rejiminin sona erdirilmesi, bağımsız yargının inşası, özgürlüklere ve yaşam tarzlarına yönelik müdahalalerin ortadan kaldırılması, herkes için düşünce, inanç ve vicdan özgürlüğünü kapsayan laikliğin inşası, Dezavantajlı gruplar için etkin politikalar oluşturulmasına kadar pek çok başlıkta ülkenin yüzde 99’unu ilgilendiren bir programla geliyoruz.”

ÜÇÜNCÜ AYRILIK

HDP, ocak ayında kendilerini “demokratik, sol, sosyalist ve devrimci” olarak nitelendiren 8 siyasi ve parti oluşuma görüşme çağrısında bulundu. 18 Ocak’taki ilk toplantı öncesi SOL Parti, “Önümüzdeki seçimlere ilişkin tartışmaya seçim ve milletvekilliği ile başlamayı doğru bulmuyoruz” açıklamasıyla toplantıya katılmayacağını duyurdu. TKP ise ikinci toplantıdan kısa bir süre önce “laiklik, anti emperyalizm ve sınıf ekseni” ilkelerine işaret ederek, toplantıya katılmayacağını açıkladı. Son gerçekleştirilen toplantı öncesi ise Halkevleri görüşmelerden çekildi.