Barış Terkoğlu yazdı: Soruları çalanlar devleti çalıyor

Gazetemiz yazarı Barış Terkoğlu, KPSS sorularını sızdırdığı ileri sürülen Yediiklim Yayınevi'yle ilgili olarak "Bu grup için Ankara’da konuşulan bir iddia ise cemaat bağlantısı. FETÖ’nün gidişinden sonra öne çıkan başka grupla ilişkilerinden söz ediliyor" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Gazetemiz yazarı Barış Terkoğlu, bugünkü "Soruları çalanlar devleti çalıyor" başlıklı köşe yazısında, Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) sorularının sızdırıldığı iddiasını kaleme aldı. 

Yediiklim Yayınevi'nin işlerine dikkati çeken Terkoğlu, "Polislik dahil, devlet kadrolarının birçoğuna hazırlıyorlar. Aslında bir yayın grubu. Gözlerin çevrildiği Yediiklim Yayınları bir ayağı. Yargı Yayınevi, Doğru Tercih, Kurultay Yayınları, Benim Hocam öteki işleri" dedi; ardından şunları kaydetti:

"2014 KPSS’nin ardından olanlara baktım. Sınava girenler ayağa kalkmıştı. Habertürk’ten aktarayım: 'İsmail Adıgüzel’in ‘KPSS Tarihin Pusulası’ adlı kitabındaki sorularla, 2014-KPSS tarih sorularının birebir aynı olduğu ortaya çıktı'

İşin ilginci bu durum yayınevi tarafından da kabul ediliyordu: '27 tarih sorusunun içerisinde, 21 sorunun kitapta yer alan sorularla benzeşmesi tamamen tesadüftür.'

Kitabın yazarı İsmail Adıgüzel bile olaya şaşırmıştı:

'Ben bile şok yaşadım soruları görünce. Afalladım açıkçası. Yine de tesadüf olduğuna inanıyorum.'

Kitabı şimdi hangi yayınevi basıyor diye baktım. Bir de ne göreyim? Yediiklim grubundan 'Doğru Tercih' yayınları.

'ANKARA'DA KONUŞULAN BİR İDDİA İSE CEMAAT BAĞLANTISI'

Kısacası aynı sorunu aynı insanlar etrafında tartışıyoruz. Hatta...

Bu grup için Ankara’da konuşulan bir iddia ise cemaat bağlantısı. FETÖ’nün gidişinden sonra öne çıkan bir başka grupla ilişkilerinden söz ediliyor.

Peki devlet durumun farkında mı? Elbette farkında.

Çok değil, beş yıl önce, Polis Akademisi bir çalıştay düzenledi. Çalıştaya kritik noktalarda bulunan savcı, hâkim, bürokrat, akademisyen ve Cumhurbaşkanlığı’ndan 21 isim katıldı. Bitiminde 'Yeni Nesil Terör: FETÖ’nün Analizi' adlı rapor çıktı.

Polis raporunda KPSS’de olanlar da analiz ediliyordu:

“Örgüt tarafından, 2000-2013 yılları arasında KPSS, ÖSS, ALES, Askeri Liseler, YDS sınavları gibi ÖSYM koordinatörlüğünde yapılan tüm sınav soruları çalınmıştır. Elde edilen sorular son derece stratejik olarak kullanılmıştır. Devletin istihdam politikası ve kamuoyu bu soruların nasıl kullanılacağını belirlemiştir.”

Tüyler ürperten bu ifadelerle kalmadı. Polis raporu, 'sorulara sahip olma'nın nedenini de anlatıyor:

“2000-2016 yılları arasında kamuda istihdam edilen devlet memuru sayısı yüzde 48 oranında artmıştır ve istihdam edilen personeldeki artış¸ nüfus artışının (yüzde 16) oldukça üzerindedir.  Personel sayısındaki artış bilhassa dört alanda yapılan sınavlar neticesinde atamaya bağlı olarak gerçekleşmiştir. Eğitim, yükseköğretim, TSK ve Emniyet teşkilatı sınavları FETÖ’nün özel olarak ilgilendiği sınavları oluşturmakla birlikte devlet memurları sayısındaki artışın yüzde 80’ini oluşturmuştur.”

ÖTEKİ CEMAATLER

Polis raporu, akademisyenleri ilgilendiren ALES sınavı dahil, devletin bütün sınavları çaldırdığını anlatıyor. Rapor özünde ise bize şunu söylüyor: Devleti ele geçirmek isteyenler sınavları ele geçirir!

FETÖ bitti demeyin! Polis raporu, sonrasında FETÖ’nün işini devralan cemaatler için de uyarmış:

'Dini örgütlenmelerin bürokraside yapılanmalarının önüne geçilmelidir. FETÖ’den boşalan yerlere göz diken ve devlet içerisinde örgütlenme gayretinde olan başka gruplara kesinlikle göz yumulmamalıdır.'

Elbette böyle olmadı. FETÖ’den sonra öteki cemaatler devletin içinde fink attı!

'Soru çalma işi örgüt işi' fikri yargıda da kabul görmüş olacak ki 'soruları önceden almak' örgüt için delil sayıldı. Sadece Kaynak Holding soruşturmasında, 4 bin 978 kişinin KPSS sorularını alarak kamuya yerleştiği tespit edildi. Bütününde ise 400 bin civarında kişinin soru hırsızlığıyla kadro bulduğu görülüyordu. Kimi sınav birincileri dahil, gözaltına alınanlardan itirafçılar çıktı. Kimi askeri personel, eşlerinin sınav hırsızı çıkmasıyla yakalandı.

Kısacası sınavları isteyenler aslında devleti ele geçiriyor"